Zokora Hakkında herşey!

Trabzonspor'un Fildişi Sahilili oyuncusu Didier Zokora hakkında bilmediğiniz her şey burada... İşte Zokora hakkındaki Herşey!

Boş zamanlarında neler yaparsın?

Boş zamanlarımı genelde ailemle birlikte geçiririm. Nişanlım ve erkek kardeşim Trabzon'da benimle birlikte. Ayrıca zaman kalırsa Go Kart yarışı yaparım. Çok seviyorum. Birde sinemaya giderim.

Hayatının en güzel günü hangisiydi?

Dünya Kupası'na katıldığımı gördüğüm gündü. 0 dönem kupaya katılabilmek için Kamerun'la çekişiyorduk, kendi sahamızda oynadığımız maçı kaybettik ve şansımızı son maça bıraktık. Son maçta biz kazandık, Kamerun kaybetti ve kupaya gitmeye biz hak kazandık.

Gizli yeteneklerin var mı?

Bulunduğum pozisyon itibariyle yapmam gereken işler var. Gizli yeteneklerim arasında çalım ve gol atmak var ama ben bölgemi korumaya çalışıyorum.

Seni en çok ne güldürür?

Tanrı bana çok güzel bir hayat verdi. Sağlıklıyım ve çevremde sevdiğim insanlar var. Bu nedenle her zaman mutlu bir insanım.

Şeni en çok ne kızdırır?

İnsanların bana saygı duymaması. Ben hayatımdaki herkese saygı duyuyorum.

En hoşlanmadığın yönün?

Her seyahatim öncesi havalimanında bir şeyler unutuyorum. Son olarak yılbaşında ABD'ye giderken orada giyeceğim kıyafetimi unuttum.

En beğendiğin sözcük ya da cümle?

Aşk.

En yetenekli futbolcu?

Messi. Ayrıca İniesta'yı izlemekten büyük keyif alıyorum.

En şakacı futbolcu?

Eboue.

En çalışkan futbolcu?

Kolo Toure.

En tembel futbolcu?

Salomon Kalou. Her çalışma için kendisini zorluyorum. Bu kadar yetenekli olup da bu kadar çalışmayı sevmeyen biri olamaz herhalde.

En cömert futbolcu?

Afrika uzun zaman kaldığım için oradaki bir insana yardımda bulunmanın ne kadar önemli olduğunu biliyorum. Erken yaşta ayrılanlar bunu unutuyorlar.

En cimri futbolcu?

Bunlardan biri de Drogba. Cimrilik konusunda onu söyleyeceğim. Biraz Avrupa mantalitesine kaymış.

En iyi şarkı söyleyen futbolcu?

Eboue.

En kötü söyleyen futbolcu?

Zokora. Ben daha çok dans etmeyi severim.

En doğrucu futbolcu?

Sol Bamba.

En kibar futbolcu?

Kendimi söylemek istiyorum.

En sevdiğin yemek?

Yemek seçmem aslında. Türk mutfağını da severim. Ama En çok bol baharatlı Afrika yemeklerini severim.

En sevdiğin Film / TV Dizi?

Ben en çok belgesel izlemeyi severim. Çünkü gerçeklikten ibaret. İlla film ismi vermem gerekirse Titanic.

En beğendiğin kitap?

The Secret. Hayata dair birçok şey anlatıyor.

En sevdiğin giyim tarzı?

İnsan kendine yakışanı giyerse tarzı o olur. Marka seçmem.

En beğendiğin mekân?

Sevilla yakınlarındaki Marbea'da Porto Banus adlı mekân.

En çok gitmek istediğin yer?

Miami.

En beğendiğin araba?

Ford Focus'la başladı araba maceram, sonrasında akla gelebilecek her türlü arabayı kullandım. Ancak Bentley GT Continental adlı araba bindiğim en güzel arabaydı.

Gelmiş geçmiş en iyi futbolcu?

Birçok isim söylenebilir. Pele'den bahsediliyor. Cruyff var. Beckenbauer hep söylenir. Ama benim en iyi oyuncu Maradona'dır.

En iyi golcü?

Brezilyalı Ronaldo.

En iyi kaleci?

Buffon.

En iyi olduğun maç?

2006 yılında Dünya Kupası'nda Hollanda'ya karşı oynadığım maç.

En kötü olduğun maç?

Tottenham'dayken Aston Villaya karşı oynadığım maçı söyleyebilirim. Hocam hiç istememe rağmen beni sağ bek olarak oynattı. Karşımda Ashley Young vardı. Çok iyi oynayarak mahvetti beni. Devre bitmeden oyundan çıktım.

Unutamadığın gol?

Genk'de oynadığım dönemde attığım bir gol.

Unutamadığın maç?

Afrika Kupası'nda Kamerun'a karşı oynadığım maçı söyleyebilirim. Afrika Kupası'ndaki maçlar inanılmaz tutkulu olur. Yenersek yarı finale kalacaktık. Maçın normal ve uzatmaları berabere bitmişti. Ben penaltı atmak istemiyordum ama ilk 9 penaltıda eşitlik bozulmadı. Sıra bana gelmişti. Vuruşu gole çevirdim. Sonrasında maçı kazandık.

Gelişmesi gerektiğine inandığın yönün?

Hem insan hem de oyuncu olarak gelişmek zorundasınız. Futbol anlamında ofansif yönümü geliştirmem gerekiyor.

En çok üzüldüğün maç?

Trabzonspor'da Fenerbahçe'ye karşı farklı kaybettiğimiz maçtı. Çok iyi hazırlanmıştık ama kaybettik.

En çok saygı duyduğun rakip oyuncu?

Malili Frederic Kanoute. Çok saygı duyduğum bir futbolcu.

Kariyerine büyük katkı sağlayan kişi?

33 yaşındayım. Vücuduma baktığımda 3 sene daha futbol oynayabileceğimi düşünüyorum. Verimli olarak futbol oynamamı sağlayan etken mutlu olmam. Nişanlım tanıştığımız günden bu yana beni hep mutlu etti. Bu şekilde kariyerime katkı sağlıyor.

En beğendiğin Stadyum?

Wembley Stadyumu.

Hatırladığın ilk futbol maçı?

Afrika Şampiyonlar Ligi'ni hep Tunus'un Esperance takımı kazanırdı. Ben o dönem Asec Abidjan genç takımındaydım. 0 takım finale kadar yükseldi. Hoca sürpriz bir kararla finalde genç takımla mücadele edeceğini söyledi. Genç takımda benimle birlikte Toure ve şuan ünlü olan birçok oyuncu vardı. Finali 3-1 kazandık. İnanılmaz bir zaferdi.

Kulüpte en iyi dost olduğun kişi?

Herkesle aram çok iyidir. Dil nedeniyle genelde yabancılarla aram daha iyi.

Kulüp için söyleyebileceğin ilk şey?

Benim kulübüm. İstanbul takımlarına başkaldırmış ülkenin 4 büyük kulübünden bir tanesi. Burada kupalar kazanmak ve genç oyunculara tecrübelerimi aktarmak istiyorum.