İYİ Parti lideri Meral Akşener, vatandaşın ekonomik sıkıntılarına dikkat çekerken AK Parti'nin 2023 hedeflerini hatırlattı. "2023 hayal oldu" diyen Akşener, "Sayın Erdoğan biz senin masallarını çok dinledik. Sen bunları vizyon olarak değil, iktidarda kalmak için söylemişsin. Düpedüz yalan söylemişsin. Bu masallardan bıktık, usandık. Getir sandığı kararı milletimiz versin" ifadelerini kullandı.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu. Bursa'da infaz koruma memurlarına yönelik saldırıyı değerlendirerek başlayan Akşener, "EYP olduğunu öğrendik. 1 şehidimiz var ve 4 yaralımız var. Şehidimize Allah'tan rahmet diliyorum. Ailesine baş sağlığı diliyorum" dedi.
Akşener, "Türk ocaklarımız Balıkesir için İstiklal Madalyası başvurusu yapmıştı. Ben de İstiklal Madalyası'nın Balıkesir'e çok yakışacağını düşünüyorum. Bu güzel adıma desteğimizi ifade ediyor, gerekli adımın atılmasına davet ediyorum" dedi.
"BUGÜN, YARIN NASIL OLACAK?"
"Enflasyon son 20 yılın zirvesini gördü" diyerek sözlerini sürdüren Akşener, "Türkiye ekonomi modeli tüy dikti. Hal böyle olunca bay krizin hisseli harikalar kumpanyasına inanan kalmadı. Baktı olmuyor, geleceği işaret etmeye başladı. Yakında kahve falı da bakmaya başlarsa hiç şaşırmayın" diye konuştu.
"Milletimiz taneyle domates alıyor" diyen Akşener, "Bay kriz '2053'te ulaştırma muhteşem olacak' diyor. Milletimiz temel gıdaya erişemiyor, bay kriz '2071 olağanüstü olacak' diyor. Muhterem bugün, yarın ne olacak? Masal anlatmayı bırak" dedi.
"2023 HEDEFLERİ HAYAL OLDU"
Akşener 2023 hedeflerini hatırlatarak şunları söyledi:
"2023 için neler vaat ediyordun? Mesela kişibaşı milli gelir 25 bin dolar, ihracat 500 milyar dolara ulaşacaktı. İşsizlik yüzde 5'lere düşecekti, Edirne'den Kars'a yüksek hızlı tren hatları inşa edilmiş olacaktı. GAP, DAP, KOP gibi projeler tamamlanmış olacaktı. Türkiye dünyanın tahıl merkezine dönüşecekti. Bölgenin en ileri demokrasisi olacaktı. 2023 hayal oldu.
'Anayasa'yı değiştireceğim' demişti değiştirdi. Kendini başkan, ucube sistemi getirdi. Saray yapacağım dememişti ama gerçekleştirdi. Millet çile çekerken 500 milyon dolarlık uçakla gezeceğim dememişti hamd olsun onu da gerçekleştirdi.
2023'e 8 ay kala milletimiz ekmek ve yağ kuyruğunda bekliyor. Tahıl ambarı yapacağı dediği Türkiye buğday ithal ettiği için belediyeler ekmek karnesi dağıtıyor. Türkiye'nin nakliyecileri haftalarca bekliyor. Anayasa vaat ettikleri Türkiye'de çeteler siyasetçileri, gazetecileri dövüyor, evler basılıyor.
Sayın Erdoğan biz senin masallarını çok dinledik. Sen bunları vizyon olarak değil, iktidarda kalmak için söylemişsin. Düpedüz yalan söylemişsin. Bu masallardan bıktık, usandık. Getir sandığı kararı milletimiz versin."
KAŞIKÇI DAVASI
İYİ Parti lideri Akşener, "Rodos'a 40 bin asker yığıp gözünü İzmir'e diken Mussoli'nin elçisi Ankara'yı ziyaret eder. Gazi yarın sabah gelsin cevabımı vereyim der. Ertesi gün Mareşal üniformasını giyen Atatürk, 'O 40 bin askeriyle İzmir'i alamaz ama ben 4 bin askerimle Roma'ya girerim' der. Mussoli'ni açıklamasını der ki, 'Ben Asya'ya ayak basmaktan bahsettim, Türkiye Avrupalı'dır' der. İşte devlet yönetimi budur" derken sözlerini şöyle sürdürdü:
"İhracatla büyüyeceğiz demişlerdi Kaşıkçı davasını ihraç ettiler. Bay kriz Kaşıkçı davasını kaça sattınız? Türkiye'de işlenmiş bir cinayetin davasını, devletin egemenlik hakkını kaça devrettiniz? Geçmişini bilmeyen bugünü de yarını da koruyamaz. Dünyada para bolken 20 yıl iktidar oldular ama bir türlü devlet insanı olamadılar. Beceriksizliklerini faiz lobilerine, dış güçlere havale ettiler. Kendilerinden başka herkes suçlu. Herkes terörist, hain, nankör oldu, mutlaka suçlu oldu. Ama AK Parti ak kaşık kaldı. 20 yıl sonunda suçlayacak kimseleri kalmadı. İlk sandıkta kim suçlu, kim suçsuz göreceğiz."
BURSA ZİYARETİ
İYİ Parti lideri Meral Akşener, Bursa'da vatandaşlarla yaptığı görüşmelere ilişkin bilgi verirken şunları söyledi:
"Bir çiftçimiz 'Yenişehir 50 bin nüfuslu bir ilçe. Bu dükkan gibi 50 dükkan kapalı. Bu dükkan memleketin en eski peynircisiydi. Bir ton suyu 500 liraya satıyorlar, ben her gün 2 ton su kullanıyorum. Yazın 5 ay her gün bu parayı veriyorum. Bizi Amerikan şirketlerine, mısır firmalarına esir ettiler' diyor. Mesela bir başka esnaf, 'İşler iyi demek isterdim ama kötü. Cevizin kilosu 120 lira' diyor. Emekli bir öğretmen 'Türkiye kendi kendine yeten bir tarım ülkesidir' diye anlatırdık. Öğrencilerimiz 'Şimdi neden bu durumdayız' diyorlar. Rusya'dan buğday, Kanada'dan nohut, Brezilya'dan hayvan ithal ediyoruz ama daha vahimi savaş halindeki Ukrayna'dan çiçek yağı ithal etmek için neler yaşadık. Nasıl anlatacaksın bay kriz."
"ARTIK SUSACAKSINIZ, GENÇLERİN SESİNİ DUYACAKSINIZ"
Akşener gençlerin sorunlarına değinerek şu ifadeleri kullandı:
"Gençlerimizin durumu da iyi değil. Gençler kendilerine dair acı bir değersizlik hissiyle, öngörememe haliyle umutsuzluk iklimiyle mücadele ediyorlar. Gösterdikleri çaba da özveri de yok sayılıyor. Dertleri, endişeleri dinmiyor. Dinlenmiyorlar, sesleri duyulmuyor. Herkesin onlar hakkında atıp tutmaya bayıldığı ortamda mikrofon onların eline geçmiyor.
Soruları ben soruyorum, onlar konuşuyor. Onlar anlatıyor ben dinliyorum. İYİ Parti olarak çözümlerimizi hazırlıyoruz, kürsüden onların sesini duyuyoruz. Gençleri dinlemeye tenezzül edemeyenleri, başka coğrafyalarda gelecek hayali kurduranlara sesleniyorum; artık susacaksınız, çenenizi kapatacaksınız.
Bir gencimiz '5 yıl sonra nerede olacağımı değil, 5 yıl sonraya nasıl varacağımı düşünüyorum. Biz Türkiye'de yaşamaktan yorulmuş bir genç haline geldik' diyor.
Başka bir gencimiz 'Bu hükümet gençlere bir gençlik borçlu. Türkiye'de öğrenci olmak bir survivor gibi. Gençler eğer imkanı varsa yurt dışına çıkmalı diyorlar ama böyle bir ekonomik durumda böyle bir açıklama çok absürt. Bir gencin yurt dışına en yakın olduğu nokta, havalimanında dış hatlar tabelasının önünde çekileceği fotoğraf' diyor.
Bu gençlerimize aromalı kahve ve tropik ziyaretler dışında başka tavsiyen var mı?
Başka gencimiz 'Ailede, üniversitede, siyasette özne olamıyoruz. Gençler kendisini değersiz hissediyor' diyor.
Gaziantepli bir gencimiz 'Kar yağdığında bir arkadaşımız, bir hafta dışarı çıkıp para harcamayacağız' dediğini duydum' diyor.
19 yaşındaki bir genç, 'Önüme bakabilmem için önce kafamı karnımdan kaldırmam gerekiyor' diyor.
Sevgili gençler onlar duymasa da biz duyuyor, dinliyoruz. Onlar umursamasa da biz önemsiyoruz. Sizin ortak dertleriniz var, sizi bölemiyor, birbirinizin karşısına dikemiyor. İfade özgürlüğü, işsizlik her birinizin derdi."
16 NİSAN REFERANDUMU
16 Nisan 2017'de yapılan Anayasa değişikliğini hatırlatan Akşener, "Adalet milletin saygınlığını, gelişimini esas alır. Devletin merhametli elidir. Adalet devlet yönetimindeki egemen unsurdur. Demokratik bir hukuk devletinde adalet anlayışı insanların hedeflerini gerçekleştirebilmeleri için engelleri kaldırır, fırsatların önünü açar. Peki bir devlet adaleti nasıl sağlar? Önce adalete inancı korur. Bireyin, kamunun sesini duyurarak sağlar. Size bir soru; devletin ve milletin özgürlüğü deyince aklımıza ilk ne geliyor; Cumhuriyetimiz" dedi.
Akşener, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyetimizin kuruluş yıllarında hükümeti adaleti iyi dağıtmakla görevlendirmiştir. Milleti yormadan, hızla ve güvenle adaleti dağıtmak olduğunu söylemiştir. Adalet düzeyimizi tüm uygar toplumların düzeyine çıkarmayı zorunlu kılmıştır" ifadelerini kullandı.
İYİ Parti lideri sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bay kriz ve arkadaşlarının beğenmediği o cumhuriyetimiz adaleti sosyal devlet içerisinde sağladı. Okulda, meslekle sağladı. Bir köyde doğan çocuk ile şehirde doğan çocuğun fırsatlarını eşitleyerek sağladı. Cumhuriyetimiz bize hakkın, kuvvetten üstün olduğunu gösterdi.
Bugün memleketimizde adalet var, hukuk var mı? Bugün hayır diye cevap veriyoruz. Bugün hükümetin olmadığını görüyoruz. Hükümet yoksa ne var? Kendisini kanundan ve milletten üstün gören bir tek adam var. Vatan toprağını kupon arazi olarak gören kabile reisi var.
Ankara hükümetinin, Damat Ferit'e karşı eleştirdiği ne varsa bugün yaşanıyor. Bunun ardında AK Parti iktidarı eliyle müdafaa-i Erdoğan anlayışına dönmemizde yatıyor. Bay kriz ve arkadaşları her konuda olduğu gibi adaleti kendilerine göre eğip büktüler.
Ülkemizde adaletin yok oluşunun yıldönümüydü. 16 Nisan 2017'de ülkemizi ucube sisteme hapseden değişikliğin yıl dönümüydü. Bizi hakaret ederek eleştiriyor, ama sıradan bir vatandaş Cumhurbaşkanına hakaret etmiş oluyor. Bu sistemin gözü 20 yaşındaki Alp'i bile görmüyor. Adalet sistemi 15 dakika sonra sildiği tweeti tespit edebiliyor, pudra şekercilere dokunamıyor. Twitter'da gündem olmadan kadın katillerine dokunamıyor, saray müdürlerine, danışmanlara dokunamıyor. Bu milletin hakkı hepinize haram, zehir, zıkkım olsun."
EMEKLİLERİN SORUNLARI
Kürsüde emeklilerin sorunlarını aktaran Akşener, "En düşük emekli maaşı asgari ücret olmalı. Bayram ikramiyesi 2500 lira olmalı diyorsunuz ama gözleri ışıltılı abiler 1100 lira diyor. 2500 lira emekli maaşı alan nasıl geçinir, nasıl kendisine bakar. Emeklilerle, EYT'lilerde olduğu gibi bu gruplarla ilgili çözümlerimizi hazırladık" dedi.
Akşener, "İdareyi ve iradeyi tek bir kişiye emanet eden partili cumhurbaşkanlığı sistemi, Türkiye'de adaleti ve hakkaniyeti sona erdirmiştir. Yargıçlardan daha çok yargı dağıtan bir cumhurbakşanı, üstünün hukukunu savunan bir cumhurbaşkanı ülkemize demokrasi ve adalet getirmez. AK Parti iktidarı her alanda haksız, adaletsiz uygulamalar yapıyor. Devletin çivisi çıkarılmış durumda" ifadelerini kullandı.