Kovid salgını ile tarımın değerini anlamaya başlayan Dünya, bugün ise Rusya-Ukrayna savaşının da etkisi ile adeta “enerji ile yatıp kalkıyor.” Dünya da silahlı olanların gölgesinde daha çok enerji savaşları yapılıyor.
Böyle bir sürecin er veya geç yaşanabileceğini sektörün fakirleri arasında yer alan Türkiye adına Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı döneminde Berat Albayrak tespit etti.
“Kapısından içire girdiğimde ülkenin enerji arz güvenliğini muhakkak suretle garanti altına almak zorundaydık” diyerek, öz kaynaklarla sürdürülebilir ve yenilenebilir bir enerji politikasını da Türkiye’nin gündemine sokma çabalarını başlattı.
“BURASI ÇOK ÖNEMLİ” adlı kitabının kapağında, tehlikeyi de temsil eden renklerden olan kırmızı ile “Enerjiden Ekonomi Tam Bağımsız Türkiye” yazdırması Berat Albayrak’ın o günlerden bugünleri görmesinden başka bir şey değildi.
Kitabın “Enerji politikalarında Yerlileştirme” başlıklı kısmında bakanlığı dönemindeki yaptıklarını dile getirirken, “Yenilenebilir enerji alanındaki yaklaşımımız bunun en güzel örneğidir” demekle kalmayarak, enerjiyi üretecek santrallerde kullanılacak teçhizatı bile üretmemiz gerektiğine dikkat çekmiştir.
“Yenilenebilir enerji kaynaklarının ‘yerli ve milli’ olarak nitelendirilmesi için elektriği üreten teknoloji ve ekipmanı da yerlileştirmemiz, bir ölçüde ülkenizde üretmeniz gerekiyor.”
Ezberi Bozan Proje: YEKA (Yenilenebilir Enerji Kaynakları)
Türkiye'nin yerli ve milli kaynaklarını öncelikleyen sürece başlatan ve sürecin "tek tek nakış gibi işlenearek" bugünlere gelmesine öncülük eden Berat Albayrak; yenilenebilir enerji konusuna geniş bir pencereden bakıp, bunu sadece “temiz enerji” olarak görmeden detaylı projeleri hayata geçirmek için de çaba sarf ederken hedefini şöyle belirlemişti:
“Enerjinin geleceğine yön verebilecek kapasiteye ulaşma hedefimiz çerçevesinde çok özel bir noktada konumlandırdık. Evet, yenilenebilir enerji için gelişen teknolojileri, çevreci özellikleri ile ‘yarının enerji kaynağı’ tanımı doğru olur.”
Tamamen yerli, rüzgâr, güneş, biyokütle gibi kaynakların genel enerji içindeki payını arttırmak için gösterdiği olağanüstü çaba, hiç şüphesiz enerjide dışa bağımlılığın ortadan kalkmaması için karşısına özellikle dolaylı engellerle dikilenlere karşı verdiği mücadele kadar yormadı Berat Albayrak’ı.
Soğuk savaş döneminin en etkili silahı olan ekonomide bağımsızlık için, emperyalizmin enerji kozunu kullandığı fark edip, buna karşı YEKA’yı harekete geçiren Berat Albayrak’ın önüne sadece dış güçlerin senaryoları değil, halâ bunların etkisinde bulunan bürokrasinin hantal yapısı ile siyasi kimliklerini kullanan yerli siyaset canbazları da dikilmişlerdi.
Bu noktada oyunu konulan kurallara göre oynama yerine, mevcut mevzuattaki engelleri yasalarla kaldırarak Türkiye’nin enerjide kendi kendine yeter hale gelme hedefinin önünü açması Berat Albayrak’ın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı vazifesinde Türkiye’ye yaptığı en büyük iyiliktir.
YEŞİL MUTABAKAT
YEŞİL SANAYİ
YEŞİL KİTAP
Küresel iklim değişikliğinin yaratmaya başladığı çevresel sorunların çözümü için Dünyanın YEŞİL MUTAKABAT’da birleşmesi, özellikle imalat da YEŞİL SANAYİ’nin bu konuda üzerine yük binmesi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı sıfatıyla Berat Albayrak’ın da konuya duyarlılığını arttırdı. Bu kapsamda YEŞİL KİTAP ile yapılmaya çalışanları ve yapılanları özellikle enerji açısından ilk günden beri kamuoyu ile paylaştı.
Son yıllarda artan çevre baskıları ve paralelindeki uluslararası uyum kriterleri Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı ile üst noktaya ulaştı. Sınırda karbon vergisi veya düzenlemesinin öncelikle enerjiye yüksek bağımlılığı olan sektörlere uygulanacak olması Bakan Albayrak’ın insan ve sürdürülebilirlik odaklı bir toplum modeli için yerli ve milli yenilenebilir enerji kaynaklarına önceliğini arttırdı.
Berat Albayrak’ın “Burası Çok Önemli” diyerek paylaştığı gerçekler, Türkiye’nin tarımı ve sanayisi gelişirken bunların ihtiyaç duyacağı enerjiyi de dışa bağımlı kalmaktan olabildiği kadar kurtarıp, yerli kaynakların verimli, ithalatın ise sağlam temeller üzerine oturtması bu alanda uzun yıllar yaşanan ihmalkârlığı ortadan kaldırmaktı.
Teknolojik ürünlere “MADE in TÜRKİYE” damgasını vurmak için de Berat Albayrak’ın, özellikle en ileri ve yenilenebilir enerji teknolojilerini sadece Türkiye’de değil, bunu ihraç ederek başka ülkelerde de kullandırma hedefi de ileri adımlardan birini oluşturma hedefine yöneliktir.
Berat Albayrak’ın başlattığı YEKA hareketi 2021 sonu itibariyle Türkiye’nin 73 ilinde biyokütle denilen tarımsal atıklardan yılda 2 bin 102 Megawat enerji üretilir hale gelmiştir. Bunun kısa zamanda katlanarak artması yolunda çalışmalar ve gelişmeler de hızla devam ediyor.