Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli önemli açıklamalarda bulundu.
Canikli, "Fetullahçı Terör Örgütü'yle (FETÖ) ilgili mücadelenin kararlılıkla sürdürülmesi gerektiği Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından bir kez daha ortaya konulmuştur. Bu mücadele gerçekleştirilirken haksızlığa ve adaletsizliğe meydan, fırsat verilmemesi, bu konuda gösterilen gereken hassasiyetin sürdürülmesi ve bu şekilde mağduriyetlere fırsat verilmemesi yine Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından ifade edilmiş ve ayrıntılı bir şekilde FETÖ'yle mücadele konusunda bakanlıklarımızın yaptığı çalışmalar ve gelinen nokta, alınan mesafe değerlendirilmiş ve irdelenmiştir." dedi.
Canikli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleşen Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Toplantıda, G20 Liderler Zirvesi'yle ilgili değerlendirme ve görüşmelerin yapıldığını belirten Canikli, iç ve dış güvenlikle ilgili konuların tüm yönleriyle değerlendirildiğini ifade etti.
Canikli, Çin'deki G20 Zirvesi'nde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımıyla Türkiye'nin temsil edildiğini ve kendisiyle geniş bir heyetin toplantılara iştirak ettiğini anımsatarak, Erdoğan'ın zirve süresince yoğun ve kapsamlı görüşmelerde bulunduğunu ve zirveye katılan hemen hemen tüm ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarıyla birebir ikili görüşmeler yaptığını kaydetti.
Görüşmeler sırasında, İtalya, Fransa, Almanya ve Türkiye'nin katılımıyla dörtlü zirve gerçekleştirildiğini dile getiren Canikli, Erdoğan'ın ABD, Rusya, Çin, Kanada, Güney Afrika, Avustralya, Almanya ve Hindistan hükümet ve devlet başkanlarıyla birebir görüşmelerde bulunduğunu bildirdi.
- "Ülkelerden beklentimiz kendilerine çok açık ifade edilmiştir"
Canikli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu görüşmelerde özellikle terör, Suriye meselesi ve Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı 15 Temmuz darbe teşebbüsü ile ilgili ayrıntılı bilgilendirmeler gerçekleştirilmiş ve bu ülkelerden beklentimiz kendilerine çok açık bir şekilde ifade edilmiştir. Çünkü özellikle 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili Batı ülkelerinde ve genel olarak uluslararası alanda farklı bir algı oluşturma çabaları farklı çevreler tarafından yoğun bir şekilde yürütülmektedir. Bu açıdan olan bitenin bütün boyutlarıyla, bütün gerçekliğiyle anlatılması, aktarılması son derece önemlidir. Özellikle Suriye konusu, mülteciler, göç meselesi ve Suriye'de yaşananlar, Türkiye'nin de dahil olduğu bu son gelişmeler, bütün bunlar bu ülke yetkililerine Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından aktarılmıştır."
- "AB hedefimizde herhangi bir değişikliğin olmadığı ifade edilmiştir"
Görüşmelerde, Türkiye'nin temel uluslararası politik tercihlerinde herhangi bir sapmanın olmadığı, bu yönde Türkiye'nin 15-20 yıl önce hangi noktadaysa bugün de aynı noktada durduğunun da aktarıldığını dile getiren Canikli, "Demokratik değerler, hukukun üstünlüğü, evrensel değerler, Avrupa Birliği (AB) hedefine uyum, bağlılık bir kez daha bu çerçevede ilgililere vurgulanmış, teyit edilmiş ve Avrupa Birliği hedefimizde herhangi bir değişikliğin olmadığı ifade edilmiştir." dedi.
Canikli ayrıca, şunları kaydetti:
"Cumhurbaşkanımız, hükümetimizin ekonomiyle ilgili olarak aldığı ve özellikle üretimi, ihracatı, istihdamı teşvik edecek, bölgesel dengesizlikleri ortadan kaldıracak adımlarla ilgili takdirlerini ifade etmişler ve bu çalışmaların devam etmesi noktasındaki talimatını da iletmişlerdir. Özellikle altyapı, üstyapı yaptırımlarının devamı ve vatandaşa doğrudan dokunacak, onları doğrudan ilgilendirecek sağlık, eğitim yatırımları başta olmak bunlarla ilgili bu çalışmaların devamı noktasında Sayın Cumhurbaşkanımızın bir kez daha talimatları Bakanlar Kurulu'na iletilmiştir. Özellikle altyapı, üstyapı yaptırımlarının devamı ve vatandaşa doğrudan dokunacak, onları doğrudan ilgilendirecek sağlık, eğitim yatırımları başta olmak üzere bunlarla ilgili bu çalışmaların devamı noktasında Sayın Cumhurbaşkanımızın bir kez daha talimatları Bakanlar Kurulu'na iletilmiştir.
Fetullahçı Terör Örgütü'yle ilgili mücadelenin kararlılıkla sürdürülmesi gerektiği Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından bir kez daha ortaya konulmuştur. Bu mücadele gerçekleştirilirken haksızlığa ve adaletsizliğe meydan, fırsat verilmemesi, bu konuda gösterilen gereken hassasiyetin sürdürülmesi ve bu şekilde mağduriyetlere fırsat verilmemesi yine Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından ifade edilmiş ve ayrıntılı şekilde FETÖ'yle mücadele konusunda bakanlıklarımızın yaptığı çalışmalar ve gelinen nokta, alınan mesafe değerlendirilmiş ve irdelenmiştir."
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, "15 Ağustos-7 Eylül tarihleri arasında bölücü terör örgütüyle mücadele çerçevesinde 13,1 ton amonyum nitrat ele geçirilmiş, 339 adet patlayıcı yapımında kullanılan tüp ele geçirilmiş ve 129 el yapımı patlayıcı bulunarak imha edilmiştir." dedi.
Toplantıda diğer terör örgütleriyle ilgili olarak mücadele konusunda gelinen nokta ve atılan adımların ayrıntılı şekilde değerlendirildiğini belirten Canikli, özellikle bölücü terör örgütüyle mücadelede de kuvvetli kararlılığın bir kez daha teyit edildiğini aktardı.
Canikli, bölücü terör örgütüyle mücadele çerçevesinde, 15 Ağustos-7 Eylül tarihleri arasında 12 farklı noktada orta ölçekte operasyonların gerçekleştirildiğini ve hala devam ettiğini vurgulayarak, bu çerçevede söz konusu tarihlerde Kars, Bingöl, Tunceli, Diyarbakır, Mardin, Şırnak, Hakkari ve Ağrı'nın çeşitli bölgelerindeki operasyonların yapıldığı bilgisini paylaştı.
Son derece başarılı sonuçların elde edildiğini, bölücü terör örgütünün buradaki yuvalanmaları ve mesken tutmalarının, buralardan yola çıkarak Türkiye içlerine yönelik operasyon gerçekleştirmelerinin hemen hemen ortadan kaldırıldığına dikkati çeken Canikli, şöyle devam etti:
"Bu bölgelerden bazıları uzun yıllardan beri operasyon yapılmayan bölgelerdir. Şu an itibarıyla Türkiye içerisinde operasyon yapılmayan hemen hemen hiçbir bölge kalmamıştır. Bunların bir kısmı tamamlanmış, bir kısmıyla ilgili operasyonlar ve çalışmalar devam etmektedir. Bu mücadele çerçevesinde kamuoyuyla paylaşılmayan datayları paylaşmak istiyorum.
15 Ağustos-7 Eylül tarihleri arasında bölücü terör örgütüyle mücadele çerçevesinde 13,1 ton amonyum nitrat ele geçirilmiş, 339 adet patlayıcı yapımında kullanılan tüp ele geçirilmiş ve 129 el yapımı patlayıcı bulunarak imha edilmiştir. Yine aynı faaliyet kapsamında bugüne kadar güvenlik güçlerimizin ve istihbarat birimlerimizin yaptığı çalışmalar neticesinde 229 tane önemli olay engellenmiştir. Bu olayların 155 tanesi patlayıcıların engellenmesi, 39 tanesi bombalı araç patlatma teşebbüsünün engellenmesi, 19 tane canlı bomba hadisesinin engellenmesi ve 24 olay da eylem yapma hazırlığındaki örgüt mensuplarının ele geçirilmesi şeklinde ortaya çıkmıştır."
Canikli, kamuoyuna maalesef üzücü sonuçlarıyla ortaya çıkan hadiselerin yansıdığını ama gerçekleşenden çok daha fazlasının güvenlik güçlerinin aldığı tedbir ve yaptığı çalışmalarla önceden engellediğinin altını çizdi.
- "Harekatın temel amacı ülkenin sınır güvenliğinin sağlanmak"
Canikli, 24 Ağustos'ta saat 04.00'te Suriye içerisinde başlayan Fırat Kalkanı Harekatı'na işaret ederek, harekatın temel amacının ülkenin sınır güvenliğinin sağlanması olduğunu söyledi.
Bu durumun uluslararası hukukun Türkiye'ye verdiği hakkın kullanılması çerçevesinde yürütüldüğünü ifade eden Canikli, son 1-1,5 ayda Suriye topraklarından Türkiye'ye yönelik olarak bir top atışı, 27 havan atışı ve iki roket atışının gerçekleştirildiğini, 21 vatandaşın hayatını kaybettiğini anımsattı.
Fırat Kalkanı Harekatı'nın temel amacının, Türkiye topraklarına yönelik saldırıların engellenmesi ve hudut güvenliğinin sağlanması olduğunu ifade eden Canikli, şöyle devam etti:
"2015 ve 2016 yıllarında sınırlarımızdan 62 değişik ülkeden, bin 449 yabancı savaşçı Türkiye-Suriye hududunda yakalanmıştır. Bütün bunlar böyle bir operasyonun yapılmasını zaruri hale getirmiş ve Türkiye de uluslararası hukuktan doğan bu hakkını kullanarak, sınır güvenliğini sağlamak amacıyla bu operasyonu başlatmıştır.
Aynı zamanda DEAŞ terör örgütü ve diğer terör örgütlerine yönelik bu harekat başlatılmıştır. Birleşmiş Milletler kararları, DEAŞ ile mücadele konusunda ilgili ülkelere sorumluluk da yüklemektedir. Bu çerçevede koalisyon harekatına katkı sağlamadır. Temel amaç olmamakla birlikte temel hedef, sınır güvenliğinin sağlanması ve başta DEAŞ olmak üzere terör örgütleriyle mücadele ama bunun yanında; Suriyeli göçmenlerin kendi topraklarına ve ülkelerine dönmelerini sağlamak amacıyla uygun ortam oluşturmaktır."
- "Önümüzdeki pazartesi gününe kadar su verilecek"
Canikli, şu anda Türkiye'de uzun yıllardan beri konaklayan Cerablus orijinli Suriyelilerin, bu bölgeye dönmeye başladıklarına değinerek, "Şu anda bunlarla ilgili tespitler yapılıyor. Suriye ile ilgili sıkıntılar başlamadan önce o bölgede yaşayan insanların ve şu anda Türkiye'de ikamet eden Suriyelilerin bu bölgeye göçü ya da yerleştirilmesi noktasında teşvik ediyoruz. Bu yerleşim olduktan sonra bir müddet onlar desteklenmeye devam edilecek. Orada sistem tamamen oturana kadar devam edecek. Bununla ilgili gerekli altyapı ve ihtiyaçların giderilmesi çalışmaları da devam ediyor. Cerablus'a önümüzdeki pazartesi gününe kadar su verilecek, cumartesi gününe kadar da enerji ihtiyaçları karşılanmış olacak." diye konuştu.
Harekat yapılırken Türkiye'nin gözettiği hususlara da değinen ve bunun başında sivillerin korunmasının geldiğinin altını çizen Canikli, bunun için gereken her türlü hassasiyetin gösterildiğini vurguladı.
Canikli, "Zaman zaman içeride ve dışarıda kamuoyuna yansıyan o bilgiler, kesinlikle doğru değildir ama ona rağmen bu tür iddiaları da ciddiyetle araştırıyoruz. Yani sivillere yönelik olarak bu çalışmalar sırasında herhangi bir zarar gelme ihtimalini engellemek için her türlü tedbiri alıyoruz." dedi.
Suriye devletinin toprak bütünlüğünün korunmasına riayet edildiğini dile getiren Canikli, bunun önceliklerinin arasında bulunduğunu ve son derece önemli olduğunu kaydetti.