12 Eylül'deki kongreye, AK Parti'nin 14 yıllık tarihinde görev almış bütün isimler davet ediliyor. 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de davetliler listesinde.
AK Parti'de 12 Eylül'de yapılacak kongre için son hazırlıklar yapılırken, o kongrenin konseptine ilişkin bilgileri belli olmaya başladı.
Büyük hazırlığın yapıldığı ve çok büyük sürprizlerin gerçekleşeceği kongre, AK Parti'nin 14 yıllık geçmişi boyunca görev almış tüm isimleri bir araya getirecek. Kuruculardan, MYK, MKYK ve parti kadrolarında görev almış isimlere kadar herkese davetiye giderken, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de davetli listesinde yer aldı. Gül, kongreye katılırsa Cumhurbaşkanı olduğu tarihten sonra ilk kez bir parti organizasyonuna katılmış olacak.
1 Kasım seçimlerinde yeniden tek başına iktidar elde etme yolunda en önemli sınav kongre olarak görülürken, kongrede Türkiye verilecek mesaja büyük önem veriliyor. Bu çerçevede öne çıkan ilk mesaj "birlik ve beraberlik vurgusu" oldu. Türkiye'nin PKK terör örgütü tarafından Çözüm Süreci'nin sabote edilmesi ile yeni bir sürece girdiği ve toplumda bölünme endişesinin yüksek olduğu değerlendirmeleri yapılırken, topluma bu mesajın verilmesi gerektiği üzerinde duruldu.
Bu çerçevede 12 Eylül'de AK Parti, Türkiye'ye birlik ve beraberlik mesajını, kendi içinde ortaya çıkardığı birlik ve beraberlik fotoğrafı ile verecek. Birlik ve beraberlik mesajı için, AK Parti'nin 14 yıllık tarihi boyunca görev almış tüm önemli isimler, kurucular, MYK ve MKYK üyeleri, vekiller kongreye davet edilecek. Merakla beklenen davetli listesinde eski cumhurbaşkanlarında Abdullah Gül'ün de olduğu öğrenildi. Gül'e davetin ulaşmış olabileceği ya da bu günlerde ulaşacağı ifade ediliyor.
'BİRLİK VE BERABERLİK'
AK Parti'de 12 Eylül kongresinde üzerinde durulacak konsept birlik ve beraberlik olurken, bu seçim döneminde polemik ve kavgalardan uzak durulacağı, seçmene Türkiye'nin içindeki durumun en doğru şekilde anlatılacağı ifade edildi.
HDP'nin "Kürt kimliği" üzerinden inşa ettiği söylem ve Çözüm Süreci'nin sabote edilmesi sonrası Türkiye'nin duygusal koğuş ve bölünmeye gidecek bir süreçle karşı karşıya kaldığı ifade edilecek, "Sen-ben yok biz varız" denilecek. Türkiye'nin tüm renklerini kadro zenginliği sağlanacağı, bu çerçevede listelerde bir dizi yeniliğin yapılacağı kaydedildi.