Bakan Işık: "Ne zaman bir şeyler yapmak istesek..."

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, yerli arabanın talimatının ilk defa Cumhuriyetten önce 1894 yılında verildiği ancak o gün yapılamadığını belirterek, "1961 yılına gelindiğinde Türkiye devrim otomobilini yaptı. Ama devrim otomobilini yapan Tür

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, yerli arabanın talimatının ilk defa Cumhuriyetten önce 1894 yılında verildiği ancak o gün yapılamadığını belirterek, "1961 yılına gelindiğinde Türkiye devrim otomobilini yaptı. Ama devrim otomobilini yapan Türkiye'de yine birileri çıktı. "Türk aklı otomobil yapamaz" dediler, bu otomobilin seri üretime geçmesini engellediler. O dönemde açlıkla savaşan Güney Kore'nin bugün kaç tane otomobilde dünya markası var diye düşünürseniz Türkiye o yerli otomobili sabote edenlerden dolayı neler kaybettiğini çok daha net değerlendirirsiniz" dedi.

İnceleme ve ziyaretler için bugün havayolu ile Trabzon'a gelen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Arsin Organize Sanayi Bölgesi'nde düzenlenen "Yatırım Adası ve Endüstri Bölgesi" projesinin toplantısına katıldı. Toplantıya Bakan Işık'ın yanı sıra Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, AK Parti MKYK üyesi ve Trabzon Milletvekili Süleyman Soylu, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, TTSO Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu, AK Parti Trabzon İl Başkanı Haydar Revi, Arsin Belediye Başkanı Erdem Şen, OSB Yönetim Kurulu Başkanı Koray Turan ve iş adamları katıldı.

Toplantıda bir konuşma yapan Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, 151 trilyonluk su ve altyapı çalışması yaptıklarını, 658 trilyonluk işe başlayacaklarını söyledi.

Başkan Gümrükçüoğlu, "Trabzon, 2014 mahalli seçimleriyle büyükşehir olmuştur. Trabzon'un büyükşehir olmasının ardından faaliyetlerine başlayan Trabzon İçmesuyu ve Kanalizasyon İdaresi'nin (TİSKİ) önünde 342 onaylı projesi vardır ve bu projelerin toplam tutarı 658 trilyondur. TİSKİ'nin 2014-2015 proje harcaması 151 trilyondur. Yolda, betonda asfaltta engebeli bir bölge olan Trabzon'umuzda bu sene itibariyle 324 bin ton asfalt gerçekleştirilmiş ve yine 20 trilyonluk beton yol yatırımı gerçekleştirilmiş olacaktır. Her yıl 100 trilyonluk asfalt ve beton yatırımını Trabzon'umuza kazandıracağımızı ifade ediyorum. İnanıyorum ki beş yılın sonunda hiçbir mahallemiz "benim yolum yapılmadı, benim suyuma bakılmadı" demeyecektir. Bunu en başta aziz milletimizin, onların ortaya koyacağı istikrarın sayesinde yapacağız. Hükümetimizin istikrar içinde yapacağı çalışmalarla vereceği desteklerle bunları yapacağız. Gün bunun günüdür, seçim bunun seçimidir" dedi.

Trabzon Valisi Abdil Celil Öz ise, Arsin Organize Sanayi Bölgesi'nin 5 bin kişiye istihdam sağladığını belirterek, "Arsin Organize Sanayi Bölgesi 500 milyon dolarlık ihracat kapasitesine sahip. Yatırım Adası projesi inşallah ilimizin havaalanı, liman ve yatırım adası aynı zaman lojistik aktarma merkeziyle beraber şehrimizin ekonomisine, gelişmesine yön verecek önemli bir projedir. Bu projede de bugüne kadar olduğu gibi hükümetimizin, Sayın Bakanımızın, milletvekillerimizin ve halkımızın birlikteliğiyle bu güzel projeleri de başaracağız" ifadelerini kullandı.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Trabzon'un Türkiye'de farklı bir şehir olduğunu ifade ederek, "Bende bir Trabzonlu damadıyım. Trabzon şuanda AK Parti iktidarıyla son 13 yılda çok büyük bir atılım yaptı. Büyük mesafe aldı. 13 yılık sürede yaklaşık 15 milyar TL yatırım almış. Adeta Trabzon bölgesinin şaha kalkan illerinin başında geliyor. Trabzon'da büyük bir azim var. Trabzon'da büyük bir kararlılık var. Üretime ve yatırıma yönelik arzu v istek var. Problem bu arzu ve isteği karşılayacak alanımız yok, mekanımız yok. Var olan organize sanayi bölgesi. Bir tanesi Türkiye'nin en güzel organize sanayi bölgelerinden bir tanesi" şeklinde konuştu.

"TRABZON'DA KEŞKE YATIRIM ADASINA İHTİYACIMIZ KALMASAYDI, DÜZ OVALARIMIZ OLSAYDI"

"Doğalgaz konusunda Türkiye'deki 23 tane organize sanayi bölgemizde ilk etapta doğalgaz getirmenin gayreti içerisindeyiz" diyen Bakan Işık, "Doğalgaz yok diye organize sanayi bölgelerine yatırımcı gelmekte zorlanıyor. Yatırımcı gelmeyince doğalgaz tüketimi oluşmadığı için doğalgaz gelmiyor. Bunu kırmamız gerekiyordu. Eski Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile oturduk yoğun bir çalışma yaptık. 23 sanayi bölgesine doğalgaz getirme ile ilgili bir projeyi şuanda Bakanlar kuruluna getirme noktasına geldik. Trabzon'da keşke yatırım adasına ihtiyacımız kalmasaydı. Düz ovalarımız olsaydı. Yeteri kadar sanayi alanımız olsaydı. Böyle bir alan yok. Böyle bir alanı oluşturmak zorundayız" diye konuştu.

Türkiye'nin 13 yılda önemli bir sıçrama yaptığını vurgulayan Bakan Işık, şöyle konuştu:

"IMF'nin 3 kuruşuna muhtaç olan bir Türkiye bugün bütün dünyadaki garibanım, yoksulun elini tutan bir ülke haline geldi. Bu Türkiye'nin daha düne kadar bir milyar dolar veririm ama benim için şuraya da gideceksin şunu da yapacaksın denilen ülke artık kendi iradesiyle kendi politikasını üreten bir ülke haline geldi. 1955 yılında başlayan düşük orta gelir tuzağını orta yüksek gelir seviyesine çıkarmayı başardı. Artık dünyada ilkleri gerçekleştiren bir ülke olması konumuna geldiği gören bazı çevreler Türkiye'de bir yerden düğmeye bastılar ve o gün bugündür Türkiye maalesef enerjisini bazı gereksiz işlere harcamak durumunda kalıyor. Bu ülkede ne zaman bir mili hamle olsun, milli şahlanış olsun mutlaka birileri devreye giriyor ce bunu kırmak için elinden geleni yapıyor. Bunu yaparken hep sureti haktan görünmeye çalışıyor."

Yerli otomobil çalışmasını kimsenin boğmasına izin vermeyeceklerini dile getiren Bakan Işık, şunları söyledi:

"Son yerli otomobil tartışması. İnanın tam bir turnusol görevi gördü. Bu ülke kendi otomobili üretemez mi. Bu ülkenin birikimi bir otomobil yapmaya yetmez mi? Çok rahatlıkla yeter. Peki bugüne kadar niye yapamadı. İşte o sureti haktan görünüp her milli olayı sabote etmeyi kendine görev bilen mihraklar yüzünden yapamadı. Yerli arabanın talimatı ilk defa Cumhuriyetten önce 1894 yılında verilmiş. O gün yapılamadı. 1961 yılına gelindiğinde Türkiye devrim otomobilini yaptı. Ama devrim otomobilini yapan Türkiye'de yine birileri çıktı Türk aklı otomobil yapamaz diye bu otomobilin seri üretime geçmesini engelledi. O dönemde açlıkla savaşan Güney Kore'nin bugün kaç tane otomobilde dünya markası var diye düşünürseniz Türkiye o yerli otomobili sabote edenlerden dolayı neler kaybettiğini çok daha net değerlendirirsiniz. Türkiye ne zaman yapmak istersen birileri devreye giriyor ve maalesef devşirme basını da kullanarak bu projeleri engellemeye çalışıyor. Dün bir gazetede gördüm yerli otomobil gereksizmiş. Bu kafayla giderseniz daha çok uzun yıllar yerli otomobil hasreti çeker. Bizimde dünya yollarında bir otomobil olsa. Amerika'ya gittiğimizde otomobilimizi görsek gururlansak Türkiye'de kendi aracımıza binsek dünyanın her yerinde bizim aracımız satılsa bundan dolayı ülkenin her insanı bundan hem iftihar etse hem de orada ortaya çıkan katma değerden üretimden pay alsa kötü mü olur? Biz bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Bu yerli otomobil çalışmasını kimsenin boğmasına izin vermeyeceğiz. Burası en büyük desteğimiz halkımızdır. Birkaç yıl sonra Türkiye'nin bu noktada çok güçlü bir markası olacak. Dünyanın her yerinde satılan bir markayı ellere inşallah birlikte ortaya çıkaracağız. Allah'ın izniyle biz ne yaptığımızı iyi biliyoruz. Kim ne derse desin bir Türk markasıyla bütün mülkiyet hakları Türkiye'ye ait olan ve en az üretiminin yüzde 85'inin Türkiye'de yapıldığı teknolojinin Türkiye'de geliştirildiği bir yerli otomobili Allah'ın izniyle yapacağız."

"ESKİDEN OLDUĞU GİBİ KANDİL RASTGELE BOMBALANMIYOR"

Türkiye'nin istikrarsızlaştırılması ile ilgili terör dair her kartın açıldığını belirten Bakan Işık, sözlerine şöyle devam etti:

"Şu günlerde terörle çok mücadele ediyoruz. Hain örgüt ve örgütler Türkiye'nin istikrarını hedef alan pek çok eylem yapıyorlar. Ama ilk defa 35-40 yıllık süreçte Türkiye nitelikli insan kaynağını kendi ürettiğini teknoloji ile buluşturdu. Ve terör örgütüne art arda darbe vurmaya devam ediyor. Eskiden olduğu gibi Kandil rastgele bombalanmıyor. Göktürk-2 uydusunu biz yaptık. Göktürk-2 uydusu 2 buçuk günde bir Kandil'in üzerinden geçiyor. O 2 buçuk günde orada herhangi bir fiziki farklılaşma tespit ettiğinde bilgisayar yazılım ile onun ne olduğunu bakılıyor. Ondan sonra nokta atışıyla F16 uçaklarımız oraları yerle bir ediyor. Bu teknoloji bizde olmasaydı Allah aşkına soruyorum. Bu uyduyu satın aldığımız ülke Kandil'in üzerinden geçerken görüntüyü karartsaydı ne yapabilirdik. İnsansız hava araçlarını kendimiz yapmasaydık, başkasının İHA'larıyla oradaki terörist hareketlenmeyi tespit edebilir miydik. Artık terör örgütünün bir tek yolu var. Diz çökecek, silahı bırakacak. Bundan sonra ben Türkiye Cumhuriyetin gücünü kabul ettim diyecek. O sözü söyleyene kadar bu mücadele devam edecek. Bu mücadeleyi devam ettirmenin yolu başkasının teknoloji ile bunu yapmamak kendi teknolojinizle bunu yapmaktır. Allah'a şükür Türkiye bu konuma geldi. Bu konuma geldiği için Türkiye'den büyük bir rahatsızlık var. Bu konuma geldiği için Türkiye'nin istikrarsızlaştırılması ile ilgili terör dair her kart açıldı. Terör örgütleri kendi aralarında işbirliği yapıyor. Ama başaramayacaklar. Yerli otomobili, yerli uçağımıza şimdi yerli uçak gemimizi yapıyoruz. Kendi yerli tankımızı yapıyoruz. Helikopterlerimiz şuanda terörle mücadelede fiilen görev yapıyorlar. Kendi İHA'larımıza, kendi füzelerimizi bununla da yetinmiyoruz yüzde 100 kendimizin geliştirdiği son füzeleri Amerikan F35 savaş uçaklarına takılan Amerika dışında ilk silah oluyor. Bunları biz yapıyoruz."

Bakan Işık'a konuşmasının ardından Arsin Belediye Başkanı Erdem Şen tarafından Arsin Halk eğitim kursiyerleri tarafından yapılan Allah lafzının yazılı olduğu bir tablo hediye edildi. Bakan ışık, daha sonra Gümüşhane'ye hareket etti.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri