Bakan'dan uzun menzilli füze açıklaması

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, uzun menzilli hava savunma füzesi projesinde teknoloji transferi, Türkiye'de ortak üretim, en kısa zamanda teslim ve uygun fiyat olmak üzere 'Dört başı mamur' bir teklifin oluşmasını beklediklerini söyledi.Bakan Yılmaz,

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, uzun menzilli hava savunma füzesi projesinde teknoloji transferi, Türkiye'de ortak üretim, en kısa zamanda teslim ve uygun fiyat olmak üzere 'Dört başı mamur' bir teklifin oluşmasını beklediklerini söyledi.

Bakan Yılmaz, AK Parti'nin Bayraklı ilçe kongresine katılmak üzere geldiği kentte, İzmir Valisi Mustafa Toprak'ı makamında ziyaret etti. Bakan Yılmaz, İzmir'in, Osmanlı döneminden bu yana Türkiye'nin batıya açılan yüzü olduğunu, mevcut durumundan çok daha iyi bir konuma gelmesi için çaba gösterdiklerini söyledi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme eski Bakanı Binali Yıldırım'ın İzmir için vaat ettiği 35 projenin adım adım gerçekleştirildiğini söyleyen Bakan Yılmaz, Türkiye ile birlikte İzmir'in yaşam standardını yükseltme hedefine İzmirliler'in de katılımını beklediklerini ifade etti. 

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Valilik ziyareti sırasında, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Altay milli tankı ve uzun menzilli hava savunma füzeleriyle ilgili üretim sürecine ne zaman geçileceği yönündeki soruya yanıt veren Bakan Yılmaz, Altay tankının 2017 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine girmesini hedeflediklerini, prototipler üzerinde test çalışmalarının devam ettiğini belirtti. Ocak ayında yapılacak Savunma Sanayi İcra Komitesi toplantısında seri üretime ne zaman geçileceği konusunda bir karar alınacağını, 2017 hedefine uygun bir karar alınacağını düşündüğünü söyledi. Uzun menzilli füzeler için Çinli firmayla görüşmeler devam ederken ikinci ve üçüncü teklifleri sunan firmalara da bu tekliflerin geçerlilik sürelerini uzatmaları yönünde talepte bulunduklarını anlatan Bakan Yılmaz, şöyle konuştu:

"Muhtemelen henüz görüşmeler tamamlanmadı. Bir daha süre uzatımı isteyeceğiz. Ocak ayında yapacağımız Savunma Sanayi İcra Komitesi toplantısında bunun da çerçevesini somut bir hale getiririz." 

Bakan Yılmaz, füze konusundaki karar üzerinde en etkili hususun teknolojik paylaşım olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:

"Bağımsız bir Türkiye istiyorsak, savunma sanayisinde kendine yeterli bir Türkiye olması lazım. Savunma sanayisinde bağımsız olmayan bir ülkenin bağımsız olduğu söylenemez. Biz diyoruz ki birincisi teknoloji paylaşımı, ikincisi ortak üretim. Ortak üretim dediğimiz Türkiye'deki sanayinin katılımı. 3.5 milyar dolarlık bir projenin bir kısmı Türkiye'de üretilsin istiyoruz. Ama teknolojik transfere imkan veren bölümlerin Türkiye'de üretilmesini istiyoruz. Yoksa teknolojik transferi gerektirmeyen, fason üretimlerin Türkiye'de yapılması değil. Teknoloji transferi bir, Türkiye'de ortak üretim iki, en kısa zamanda teslim üç, bir de fiyatın makul olmasıyla dört başı mamur bir teklifin olmasını bekliyoruz. Bu ana kadar bunlar oldu mu? Türkiye için en iyi neticeyi almak için görüşmelerimiz devam ediyor."

EGE'DE DÜŞEN UÇAK KONUSU

Ege Denizi'nde 1996 yılında Türk savaş uçağının düşmesiyle şehit olan ve cenazesi bulunamayan Pilot Yüzbaşı Nail Erdoğan ile ilgili soru önergesine verilen yanıtta, bu uçağın Yunan jetleri tarafından düşürüldüğünün belirtildiğini ifade eden bir gazetecinin, şehit pilotun ailesinin Yunanistan'a dava açmaya hazırlandığını, bu süreçte Milli Savunma Bakanlığı'nın bir girişiminin olup olmayacağını sorduğu Bakan Yılmaz, "Bu bizim dışımızdaki bir süreç" dedi. 

Pilotun cenazesinin bulunabilmesi için ailenin isteği üzerine geniş bir alanda arama yapıldığını ancak, ize rastlanamadığını hatırlatan Yılmaz, "Basından takip ediyorum. Ailenin avukatı tarafından bir çalışma devam ediyor. Bu konu bizim bakanlığımız ve Silahlı Kuvvetlerimiz'in gündemi dışındadır" dedi.

"TAHŞİYECİLER GRUBU SORUSU"

Yılmaz, bir gazetecinin Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Tahşiyeciler Grubu'nun suçsuz yere hapsedildiğini söylediğini ancak, konuyla ilgili davanın henüz devam ettiğini belirterek, bu açıklamanın yargıya müdahale olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği yönündeki sorusu üzerine şöyle konuştu:

"Burada her olay bizim dışımızda. Yargı ile olan hususlar bizim dışımızda. Birisi 'Ben mağdur oldum' diyor. Kitabevinin sahibi, bu kitabeviyle ilgili olanlar, 'Ben mağdur oldum' diyor. Bu mağduriyet doğru mudur- değil midir? Bir şikayet dilekçesi verir, savcılık gerekli kovuşturmayı başlatır. Savcılık iddiayı ciddi görürse dava açar. Ciddi gördü ki birilerini ifadeye çağırdı. Dolayısıyla bir önceki davanın devam ediyor olma durumu veya mağdur olduğunu iddia eden kimsenin gerçekten mağdur olup olmadığı hususu da yargı tarafından kararlaştırılır. Hükümet olarak yargının sağlıklı işlemesini kolaylaştırmamız lazım. Dışarıdan herhangi bir müdahale olmaması lazım. İnşallah kısa bir zamanda her husus açıklığa, netliğe kavuşur dişe düşünüyorum."

Ziyarette Vali Mustafa Toprak da İzmir'de devam eden alt yapı ve ulaştırma projeleri hakkında bilgi verdi. Bakan Yılmaz, partisinin Bayraklı İlçe Kongresi'ne katılmak üzere Valilikten ayrıldı.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri