Ergenekon Davası'nda savcının hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istediği eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ avukatı aracılığıyla açıklama yaptı.
Başbuğ, ''Mütalaada açıkça görüleceği gibi, terör örgütü yöneticiliği suçlaması aynen durmaktadır. Buradan geri adım atılması söz konusu değildir. Sadece yapılan, Yargıtay İçtihatları göz önünde tutularak; terör örgütü yöneticiliği suçlamasından dolayı Türk Ceza Kanunun 314/1 maddesi gereğince ceza verilmesi istenilmemiştir'' dedi.
Ergenekon davasının tutuklu sanığı eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, savcıların mütaasına ilişkin ilk açıklamasını yaptı. Yazılı açıklamada mütalaanın şu bölümü hatırlatıldı.
"Cumhuriyetin Savcıları, Mahkemeye sunmuş oldukları mütalaada Türkiye Cumhuriyeti’nin 26'ncı Genelkurmay Başkanı’nı şu şekilde suçlamaktadırlar. (Mütalaa, Sh.1529 ve 2038): “Sanık Mehmet İlker Başbuğ’un iddianamede belirtildiği ve mütalaanın ilgili bölümlerinde anlatıldığı şekilde; Ergenekon Terör Örgütünün yöneticilerinden olduğu ve Ergenekon Terör Örgütünün amaçları doğrultusunda askeri bir darbe ortamı oluşturmak amacıyla; Belirtilen internet siteleri ve bu siteleri meşrulaştırmak amacıyla düzenlenen andıç vasıtasıyla, kara propaganda ve dezenformasyon faaliyetlerini icra ve organize ederek, Örgütün amaçları doğrultusunda yapmış olduğu basın açıklamaları ve değişik faaliyetlerle devam eden Ergenekon Terör Örgütüne yönelik soruşturmaları ve kovuşturmaları etkilemek amacıyla alenen sözlü veya yazılı beyanda bulunarak, Devlet yöneticilerini baskı altına almak, devlet otoritesini zaafa uğratmak ve bu hususta gerektiğinde kamu düzenini bozup ülkede kaos ve düzensizlik ortamı oluşturmak ve halkı devlet yöneticilerine karşı kışkırtmak ve anarşi ortamı oluşturarak Ergenekon Terör Örgütünün nihai hedefi olan cebir ve şiddet yöntemleri ile Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme suçunu işlediği anlaşılmaktadır.
Türk Ceza Kanunun 312.1 maddesine göre cezalandırılması"
Başbuğ bu hatırlatmanın ardından açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Türk Ordusunun Komutanına yöneltilen bu suçlama, Genelkurmay Başkanlığı Karargahında onun emrinde görev yapmış olan orgeneral rütbesinden albay rütbesine kadar 14 silah arkadaşı için de ileri sürülmüş ve bu kişiler hakkında da Türk Ceza Kanunun 312.1 maddesine göre ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenilmiştir.
"KALDIRILMASAYDI İDAM CEZASI İSTENECEKTİ"
Türkiye’de idam cezası kaldırılmamış olsa idi Cumhuriyetin savcıları, hiç tereddüt etmeden, yukarıdaki ciddi suçlamaları(!) göz önünde bulundurarak; Türk Ordusunun Komutanı ile onun 14 silah arkadaşı için de idam cezasını isteyeceklerdi.
"YÖNETİCİLİK SUÇLAMASI AYNEN DURUYOR"
Mütalaada açıkça görüleceği gibi, terör örgütü yöneticiliği suçlaması aynen durmaktadır. Buradan geri adım atılması söz konusu değildir. Sadece yapılan, Yargıtay İçtihatları göz önünde tutularak; terör örgütü yöneticiliği suçlamasından dolayı Türk Ceza Kanunun 314/1 maddesi gereğince ceza verilmesi istenilmemiştir.