Sekiz yıl önce görev yaptığı Derik’te alçakça bir bombalı saldırı sonucu şehit edilen Muhammet Fatih Safitürk’ü nasıl bilirdiniz?
5 yıl boyunca süren ve her mahkemesine katılan biri olarak ben size anlatayım
Halkın önünde el pençe duran Mardin Derik ilçesine atandığında çarşıda çaylarını içtiği esnafa “Başınıza kaymamak değil yanınıza misafir geldim” diyen biriydi Muhammet Fatih Safitürk
Hendek operasyonlarında PKK lı teröristlere meydan okuyarak “Derik halkını huzurunu bozdurmam ilçeye hendek kazanın alnını karışlarım” diyen biriydi Muhammet Fatih Safitürk
Çadır Kentte yaşayan göçmenlere gelen yardım paralarını hiç etmek isteyen çeteye karşı “Toplanan paranın bir kuruşuna elini sürenin canını fena yakarım. Yardımlar yerine ulaşacak” diyen biriydi Muhammet Fatih Safitürk
Müdürlerine “Kadınlar üretecek Derik’te her yer zeytin bahçesi olacak çocuklar yatağa asla aç girmeyecek oyuncakları alınacak” emrini veren biriydi Muhammet Fatih Safitürk
Kısaca o bir vatan evladıydı
Devletine bağlı gururlu ve onurlu bürokrattı
İyi bir eş güzel bir babaydı
Yokluktan gelmiş ama hayatı boyunca hiç isyan etmemişti
Fanatik bir Trabzonspor taraftarıydı..
En büyük hayali Derik’te Kızıltepe’de Mardin’de ki çocukları Akyazı stadına getirip Trabzonspor maçını izletmekti
Çok şükür ki o vasiyeti gerçekleştirmek bize nasip oldu
Halkın içinde vatandaşın yanında mütevazi ve samimiydi
Görev yaptığı yerin sorunlarına hakimdi
Sorun değil çözüm için vardı
Çok çalışıyordu
Bir taraftan Derik ilçesini hem terörden temizleyecek hem de iş-aş-ekmek sıkıntısını çözecekti
Hainler buna izin vermedi
Alçakça şerefsizce bir planı devreye sokarak
10 Kasım 2016 tarihinde masasının altına konulan bomba düzenin patlatılması sonucu önce ağır yaralandı sonra Gaziantep’te kaldırıldığı hastanede hakkın rahmetine kavuştu
O artık şehit kaymakamdı..
Herkes şoktaydı..
Derik’te derin bir sessizlik ve büyük bir karabulut vardı
Genç bir fidan toprağından vatanından çok sevdiği mesleğinden koparılmıştı
Arkasında gözü yaşlı bir aile yetim bir evlat bıraktı..
Oysa henüz 4 yaşında olan oğlu ona doyamamış koklayamamıştı..
Evladını kendi elleriyle yıkayan ve cenazesini kıldıran hacı baba da çok dayanamadı acısına o da oğlunun arkasından hakka yürüdü
Asım amca ile mahkeme kapılarında ne çok dertleşmiş ve sohbet etmiştik
Hepimiz katileri arıyorduk
5 yıl süren 28 duruşma!
Dava bitmişti..
İçerde sadece tek bir kişi tutuklu kalmıştı..
Oysa bu hainliği alçaklığı şerefsizliği yapanların sayısı asla bir olamazdı
Bombayı getiren onu yerleştiren dışarda ve içerde nöbet tutan bombayı patlatan nerden baksan hepsi zaten en az beş kişi
Yardım ve yataklık yapanları da sayarsak 10 kişi.
Bir yolunu bulan bir şekilde mahkemede “aklandı”
Ama vicdanlarda asla aklanamayacaklar
Bu dünyada veremedikleri hesabı elbet mahşerde kat ve kat verecekler
Salağa yatıp benim haberim yoktu ben görmedim ben duymadım diyerek üç maymunu oynayanlar sizde zerre Allak korkusu yok
Kaymakamı şehit ederken “aslan kesildiniz” ama sonra “g….t korkusundan köşe bucak” kaçtınız
Hala kaçıyorsunuz
Mahkeme salonunda her defasında bizi tehdit ederek “Derik’e giremezsiniz sonunun kaymakam gibi olur” diyecek kadar soysuzlaşanlar aha buradan yine sesleniyorum
Sizin tehditlerinize sizin oyunlarınıza gelen namussuzdur şerefsizdir
Bu hesap burada kapanmadı bilesiniz
Ne Derik size kalacak ne de bu vatanın tek bir karış toprağı..