BDP Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, BDP Diyarbakır İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, sanatçı İbrahim Tatlıses'e yönelik suikast girişiminin BDP ile ilişkilendirilmeye çalışılarak, haksız ve hiçbir şekilde dayanağı olmayan ciddi bir manipülasyonla kamuoyunun yönlendirildiğini ileri sürdü.
Basında bilgi kirliliği ve asılsız iddiaların yer aldığını savunan Beştaş, yapılan haberlerin kamuoyunda ciddi bir öngörü ve yargı yarattığını savundu.
Dosyada partilerine ve tutuklu bulunan Parti Meclisi (PM) üyeleri Ruşen Mahmutoğlu'na yönelik herhangi bir ifade ve iddianın yer almadığını dile getiren Beştaş, ''Şu anda PM üyemiz Mahmutoğlu ile birlikte Nihat Şimşek isimli bir kişi de tutuklandı. Şimşek'in fotoğrafının altında BDP'li avukat diye bir yayın yapıldı. O fotoğraf kesinlikle Ruşen Mahmutoğlu'na ait değildir'' dedi.
Dosyada gizlilik kararı bulunmasına rağmen bazı bilgileri kamuoyu ile paylaşacağını ifade eden Beştaş, şunları söyledi:
''Tutuklama iddiasının 3 dayanağı var: Birincisi, Ruşen Mahmutoğlu'nun bir ankesörlü telefondan aranmasıdır. Abdullah Uçmak, 16 Mart 2011 günü saat 16.30'da yakalanıyor. Sözde evine en yakın ankesörlü telefondan saat 15.26 ve 15.27'de Ruşen Mahmutoğlu'nun telefonuna çağrı bırakılıyor. Yine aynı gün saat 15.42.56'da Ruşen Mahmutoğlu'nun email adresine bir mail atıldığı iddiası var.
Ama bunu hazırlayanlar, bu kirli senaryonun uygulayıcıları bir hata yapmışlar. Dosyada aynı saniyede email'in okunduğunu iddia ediyorlar. Bir başka iddia ise Abdullah Uçmak'ın evinde bulunan bir ilaç kupürünün üzerinde Ruşen Mahmutoğlu'nun email adresi olduğu. Bunlar basına, sanki aralarında bir iletişim var, görüşmüşler, telefon iletişimleri var ve bu email adresi karşılıklı bir diyaloğa dönüşmüş şeklinde yansıdı.''
PM üyesi Mahmutoğlu'nun 2010'dan bu yana teknik ve fiziki takip altında olduğunu öne süren Beştaş, ''Partimiz haksız bir şekilde ağır ithamlarla karşı karşıya bırakılmıştır. PM üyemiz Ruşen Mahmutoğlu, Tatlıses olayı sebebiyle tutuklanmamıştır. Kendisinin tutuklanma gerekçesi TCK'nın 'Örgüt üyeliği' maddesini içeren 314/2'ye muhalefettir. Hiçbir şekilde bir insanı öldürmeye tam teşebbüs, iş birliği veya ilintilendirilebilecek tek bir iddia dosyada yok'' diye konuştu.
Mahmutoğlu'na ifade alma işlemi sırasında parti çalışmaları ve KCK yapılanması içerisinde olduğuna ilişkin sorular yöneltildiğini kaydeden Beştaş, ''Ama basın, Tatlıses olayıyla ilgili tutuklanmış şeklinde yayına devam etmiştir. Burada çok kirli ve ucuz politikalar var. Kirli bir senaryoya kurban edilmek isteniyor'' dedi.
AK Parti'nin, bir sanatçıya yapılan suikast girişimini kullanarak BDP'ye karşı siyaset yapmaya çalıştığını ileri süren Beştaş, gazeteci Ahmet Şık'ın basılmamış kitabının toplatılması ve kopyalarının imha edilmesi kararıyla, Ruşen Mahmutoğlu'na yapılanlar arasında zihniyet olarak bir fark olmadığını iddia etti.
Beştaş, Tatlıses'in AK Parti'ye aday adaylığı başvurusuyla ilgili ise ''Herkes istediği partiden aday olabilir. Tatlıses'in de diğer aday adaylarından hiçbir farkı yoktur'' şeklinde konuştu.