Hükümlü olarak Tekirdağ cezaevi’nde kalan ünlü kabadayı Alaattin Çakıcı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a tehdit ve hakaret iddiasıyla ilgili ifade vermek üzere Tekirdağ Adliyesine getirildi. Çakıcı, suçlama dilekçesinin UYAP sisteminde bulunmadığı için ifade veremedi.
Tekirdağ Cezaevinden cezaevi aracıyla adliyeye getirilen Çakıcı, geniş güvenlik önlemleriyle adliyenin arka kapısından giriş yaptı. Hakaret içerikli yazılan mektuplar gerekçesiyle ifadesine başvurulan Çakıcı, adliyede yaklaşık 1 saat kaldı. Ancak adliyede yapılan kontrollerde Çakıcı’nın suçlandığı dilekçenin UYAP sisteminde olmadığı anlaşıldı. Suçlama dilekçesinin UYAP sisteminde olmayışı nedeniyle Çakıcı’nın savunması alınamadı.
Alaattin Çakıcı, "Ben tüm söylediğim sözlerin arkasındayım, sonunda ölüm olsa bile mahkemenize saygılarımla arz ederim" dedi.
Alaatin Çakıcı’nın avukatlarından Sadettin Köse ise, "Hakaret içerikli mektup geldikten sonra ayrıntılı savunmalarımızı yapacağız" ifadelerini kaydetti.,
Alaattin Çakıcı’nın avukatı Mehmet Sinan İnce, yaptığı yazılı açıklamada, Çakıcı’nın haksızlıklara boyun eğmediğini belirterek, "Müvekkilim Alaattin Çakıcı, yandaş, candaş olmadı. Dirsek temasına geçip hazır olda durmadı. Siyasi otoriteye karşı itiraz eden duruşunu kararlılıkla muhafaza etti. Toplumun vicdanı oldu. Hiçbir haksızlığa boyun eğmedi. Yasal haklarının kullandırılmayışı da bu gerekçeyledir. Bu keyfine göre, kişiye göre hukuk, hangi noktada olduğumuzun hazin bir göstergesidir. Alaattin Çakıcı Türkiye için çok önemlidir ve değerlidir" açıklamasında bulundu.
Çakıcı’yı adliyeden ayrılışı esnasında sevenleri alkışlarla uğurladı.
Alaattin Çakıcı’nın kaleme aldığı iddia edilen mektuplarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Rizeli Yezid ifadelerini kullandığı öğrenildi.,
Mahkeme salonunda konuşma anları için bir sonraki sayfayı tıklayın
Savcı: Geçenlerde ifade kayda düşmüş savcı bey ile alınan ifade yani doğru bir şey değil aslında
A.Çakıcı :biliyorsunuz dünyada 1975 senesinde Amerikalılar Kremlin’i uydudan izliyorlardı.
Savcı: Talimat Ankara’dan geldi
A.Çakıcı : Evet Efendim.
Savcı : bilginiz var değil mi suçlandığınız konu ile ilgili
A.Çakıcı : Efendim sayın savcım
Savcı: avukatınız var susma hakkınız var ifade vermeme hakkınız var
A.Çakıcı:yok hayır
Savcı: yok o haklarınız var yani avukatınız size söylemiştir ifade verecek misiniz şimdi
A.Çakıcı: tabiki vereceğim şimdi
Savcı: cumhurbaşkanına hakaret suçundan şüpheli olarak ifadesi savunması alınması isteniyor Ankaradan gelen talimat böyle.Ayağa kalkmanıza gerek yok
A.Çakıcı: Olsun.Öncelikle aziz Türk milletimizin ve hukuk camiasının başı sağolsun.Şehit sayın savcımızın memleketi neresi olursa olsun sayın savcıya değil Türkiye Cumhuriyeti devletine o kurşun sıkılmıştır.Buyrun efendim lütfen istediğiniz soruyu sorabilirsiniz
Savcı:14.10.2014 tarihli dilekçede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret niteliği taşıyan ifade ile ilgili gereğinin yapılması için gönderilmiş. Yazdığınız nerde o evrak çıkmamış mı
Avukat: onlar birbirine bağlantılı zaten daha öncekilere
Savcı: oturun siz oturun
A.Çakıcı: yok ben rahatım sayın savcım
Savcı: tamam o zaman.Listede gözüküyor mu ?
Avukat: şimdi bakın sayın savcım
Savcı: 14.10.2014 tarihli dilekçe onu çıkartalım.
A.Çakıcı bana tebliğ edilen dilekçeye karşı vermiş olduğum cevap sayın savcım.UYAP üzerinden
Avukat: bu var değil mi orada Kırıkkale cumhuriyet başsavcısının yazısı
A.Çakıcı:Sayın savcım
Savcı:evet
A.Çakıcı:ben Ankara 44.Asliye Askeri Ceza mahkemesinde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığı makamı Türkiye Cumhuriyetinin namusudur.ben makama asla bir laf söylemem ama Rizeli Tayyip Erdoğan’ın kişiliğini sevmek zorunda değilim ve ben 44. Asliye de şöyle bir cümle kullandım Tayyip Erdoğan için benim için sözün bittiği yerdir.Hala o lafımın arkasındayım.
Avukat: bu duruşma esnasında konuşuldu sanıyorum değil mi Alaattin Bey annenizle ilgili değil mi
A.Çakıcı:başbakana tehdit ve hakaret.Ben orda şöyle bir cümle kullandım.Diyordu ki biz Türkiyede dokunulmayanlara dokunduk yani kastettikleri Türk Silahlı Kuvvetleri.Yani Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu da şey değil ki cumhurbaşkanı değil başbakan da değil.Onun oğluna nasıl dokunulmaz.Dünya da bu ülkede 1970 de.Sayın savcım 1970li yılların sonunda Demirel’in burnu kırıldı 90lı yılların sonuna doğru Macaristan da kumarbaz Mesut Yılmazın burnu kırıldı Tayyip Erdoğan dünyayı dolaşıyor onun burnu kırılmaz diye bir kaide yok onunla ilgili söylediğim bütün sözlerimin arkasındayım.Sayın savcım dünyada büyük bir kaos yaşanıyor ortadoğuda ve bütün dünyada diyor ki dünya beşten iyidir.bugüne kadar izledim .Ben Türkiye Cumhuriyeti Türk oğlu Türk vatandaşıyım.bugüne kadar izledim diyor ki dünya beşten büyük değildir.bugüne kadar siyonizme sürekli vurgu yaptı ama birgün mason localarına vurgu yapmadı çünkü onu bu ülkede onu masonlar iktidara getirdi.dünyanın en tehlikeli adamlarından birisi palavracı olan Recep Tayyip Erdoğandır öbürü ciddi aklı başında Vladimir Putin dünya savaşına 3. Dünya savaşına neden olacak iki liderdir.Emevilerden günümüze kadar Osmanlıdan günümüze kadar Türk ve Müslüman düşmanlığı vardır.Bu da doğrudur.Asil Türk Milleti kimselerin sömürgesi değildir.Şu an Recep Tayyip Erdoğan’ın kendine değil şahsı ile ilgili değil makamı ile ilgili söylüyorum.Türkiye Cumhuriyetinin yüzde eli bir oyuyla seçilmiş meşru cumhurbaşkanıdır. Cumhurbaşkanlığı yetkilerini çıkıp AKP adına sokaklarda konuşuyor.sayın Davutoğlu bilim adamıdır.Yoksa Tayyip Erdoğanın bürokratı mıdır efendim.Efendim bütün suçların söylediğim bütün sözlerin arkasındayım.diyip kapatıyorum.Ben Rizeli Tayyip Erdoğan’a Yezid dedim doğrudur Yeziddir.Efendim söylediğim bütün sözlerin arkasındayım.
Savcı:şimdi Alaattin bey şu şekilde suçunuz şu şekilde 14.10.2014 tarihinde dilekçe göndermişsiniz isminizi yazarak.Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret taşıyan cümleler varmış dilekçede bunu Osman Kaçar Adalet Bakanlığı ceza işlerine bildirmiş ve daha sonra bununla ilgili Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı dosyayı Ankara’ya göndermiş ordan yani o dilekçe var eklememişler sistemden.
A.Çakıcı:efendim ben buraya geldiğim sürece sürekli Tayyip Erdoğan ile muhatap olmak zorundayım.Ben Tayyip Erdoğan ile ilgili söyleyeceklerim için sözün bittiği yer olduğunu Ankara 44.Asliye Ceza Mahkemesinde.Ben hapishanede Türkiye Cumhuriyetinin bütün cezaevlerini bana dolaştırdılar.Eğer Tayyip Erdoğan şu anda bütün yetkiler elinde Türkiye’nin istediği hapishanesinde pkklılar var dhkpcliler var devlet düşmanları Allah adına insanları katleden sözde Müslümanlar da var onları kullanabilir kiralık katil olarak.Hapishanede yatıyorum beni isterse İmralıya gönderebilir şeref duyarım isterse Van’a gönderir şeref duyarım isterse Diyarbakıra gönderir şeref duyarım ben Türk Oğlu Türküm batıdaki Kürt kökenli veyahut Arap kökenli batıya geliyor da ben Türk oğlu Türküm O toprakların her zerresinde Türk insanının kanı akmış ta ki ne zamandan beri 1071 den beri biliyor musunuz? Kürtler Türklerden çok evvel Mezepotamya ya geliyor Hint Avrupa Aryen kolundandır Persler Kürtler.Hindistan’ın Ganj bölgesinden çıkmış Kuzey Irak’a geliyorlar.Anadoluya onları Alpaslan sokuyor.Şadıllı aşireti yani Selahattin Eyyubi’nin dedelerinin aşireti orada uzun yıllar kalıyor.Şadıllı aşiretinin bir bölümü Alpaslan ile hareket etmiyor bir bölümü de anlıyor musun Alpaslan ile birlikte hareket ediyor.2000 kişilik bir kuvvet ile beraber Romen Diyojen ordularını yeniyor ve oradan Kuzey Irak’a iniyor.yani diyolar ki Kürtler biz Türklerden daha evvel Anadoluya geldik.Hayır onlar Türklerden önce kuzey Mezepotamya’ya geldi.Hala bu ülkede Şadıllı aşireti vardır.ama bir bölümü Selahattin Eyyubi’nin akrabası olduğunu biliyor bir bölümü bilmiyor.
Savcı:şimdi Alaattin Bey şimdi o dilekçe çıkmamış yani sizin bu suçlandığınız olay 14.10.20014 dilekçe var onun için.
A.Çakıcı:Efendim dün devlete kurşun sıkıldı.Eşkıya başı ile Zerdüşt Peygamberi ile görüşülüyor.Türkiye kaos içerisinde dünya beşten büyük diyor yoksa anlıyor musun onu iktidara getiren batılı devletler ve mason locaları dikkat edin bugüne kadar söylediğiyle ırkçılğa vurgu yapıyor bir gün olsun mason localarına vurgu yapmadı çünkü kendisi masondur.Ve şöyle bağlıyorum işi söylediğim bütün sözlerin arkasındayım başka söyleyecek bişeyim yok tekrar aziz Türk milletimizin Hukuk camiamızın başı sağolsun.
Savcı: avukat bey sonra tekrardan mı şey yapalım
Avukat2: Alaattin Beye bu hakkını hatırlatalım bence kendisi değerlendirsin.
Savcı: Biz yani suçlandığınız dilekçe yok bizde
A.Çakıcı:şimdi Tayyip Erdoğan benim babamı öldürmemiş ki.Ama her hapishanede mutlaka karşıma birini çıkardı hastanede hapishanede orada burada.Ben kimseye biad etmem.Kimseye biad etmem çünkü Kadr-i Mutlak ezeldir ebeddir, eşi benzeri yoktur Tayyip Erdoğan adam olmuş olsaydı Allah’ın bütün sıfatlarını taşıyor diyen milletvekilini dövüp o meclisten atmalıydı.yani onun için Adana da almış olduğum raporda diyor ki yüzde altmış yedide diyor altmış yedi oranında yatamaz rapor burda üç tane rapor.Bakın efendim şu bölümde.Ben bu raporun arkasına da sığınmıyorum.şurda efendim bakın.on iki hastalığım var derdi veren rabbim dermanı da içine koyar iman etmişse insan.Bak burda da efendim anama gönderildim ben anneme gönderildim 4 saat 45 dakikamı benim yediler.şeye yetişeceğiz diye uçağa.Gözümü açtım baktım ki Tekirdağ F tipi cezaevinin orda bütün eşyalarım orada.Tezgaha getirdiler beni buranın yıllık nem oranı yüzde yüz kırk kışın buyrun efendim yüzde seksen doksan şu aylarda nem oranı ama ben hastalıkların altına sığınacak kadar imansız bir adam değilim çünkü sebebi şu hayır ve şer Cenab-ı Allah’dan şükretmeyen insanı rabbim bu dünyada rezil eder.Kanser bile bende olsa Allah’a hamd olsun çünkü ona bağlı.Yani Tekirdağ Cezaevinden de gitmek arzum yok ama onlar beni istiyorsa Zerdüşt peygamberin yanına gönderir Diyarbakıra gönderirir.şerefimle giderim.Geçmişi ile övünen geleceğe karamsar bakar efendim.
Avukat2:abi dilekçe eki UYAP da görünmüyormuş daha sonra da ifade için tekrar gelebiliriz yazılı savunma da yapabiliriz.
Savcı: şu an gözükmüyor biz sizi daha soraki bir gün de tekrar çağıracağız.
A.Çakıcı: tamam.
Savcı: şimdi şöyle yapalım.bağlayalım biz.
A.Çakıcı: bütün sözlerimin arkasındayım
Savcı: talimat ekinde şüphelinin suçlandığı 14.10.2014 tarihli dilekçe olmadığı UYAP da yapılan kontrolde anlaşıldı.bu nedenle suçlama ile ilgi şüphelinin savunması alınamadı.
A.Çakıcı: bütün söylediğim sözlerimin arkasındayım.
Savcı: onu bir dahakine yazacağız olur mu yani şimdi suçlama ne bilmiyoruz
A.Çakıcı: siz bilirsiniz sayın savcım
Savcı: ama şunu da ekleyebiliriz şüpheli ben tüm söylediğim sözlerin arkasındayım
A.Çakıcı: sonunda ölüm bile olsa
Savcı: söylediğim bütün sözlerin arkasındayım sonunda ölüm bile olsa
A.Çakıcı :mahkemenize saygılarım ile arz ederim.
Savcı: mahkemenize saygılarımla arz ederim.tamam biz tekrar sizi çağıracağız yazı gelince
Avukat:o zaman savunmaya katılıyorum olmuyor.Sadrettin bey bir beyanınız var mı
Savcı: hakaret içerikli mektup geldikten sonra ayrıntılı savunmalarımızı tekrar sunacağız
Avukat:meslektaşımın beyanlarına katılıyorum bende
Savcı:görüş günleriniz nedir?
A.Çakıcı:Perşembe
Savcı: o zaman biz sizi diğer günler çağıralım
avukat: o zaman şimdi zapt altına alalım gün şimdi mi belirleniyor.
Savcı: yok yazı geldikten sonra ama Perşembe günü dışında çağıralım.
Avukat: sayın savcım öğleden soraki bir vakitte çağıralım
Savcı: saat kaçta idi görüşmeniz
A.Çakıcı : Öğleden evvel
Savcı:Perşembe günü dışında çağıracağız sizi
Avukat: sayın savcım öğleden sonraki bir vakitte çağıralım
Savcı:yok yok sabahtan çağırmayacağız.ama Perşembe günü öğleden sonra müsait oluyor değil mi
A.Çakıcı : her zaman efendim
Savcı: tamam o ara çağırırız
Avukat: Perşembe günü öğleden sonra
A.Çakıcı :olur
Savcı: hafyata dilekçe yazı gelince Perşembe öğleden sonra üç gibi