Diyarbakır'ın Kulp İlçesi Sindi Boğaz'ında geçen yıl Uzman Çavuş Serkan İpek'in şehit olduğu, Uzman Çavuş Kenan Çevik'in de yaralandığı olayda 4 korucu, PKK'lı sanarak askerlere ateş ettikleri iddiasıyla yargılanıyor.
Tutuksuz yargılanan korucular, komutanlarının kendilerine verdiği emri yerine getirdiklerini iddia ederek, "Köye teröristler gelmiş, köyden kim çıkarsa vurun diye bize ateş etme emri verdi. Biz çıkan kişilere dur ihtarı çektik ancak, durmayınca biz de ateş ettik. Sonradan vurulan kişilerin asker olduğunu anladık" dedi.
Diyarbakır’ın Kulp İlçesi Sindi Boğazı’nda 17 Ocak 2010 günü bir grup PKK’lı teröristi takip sırasında açılan ateşte, uzman çavuş Serkan İpek şehit olurken, Uzman Çavuş Kenan Çevik de yaralandı. Olayın ardından Kulp Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma ve balistik incelemenin ardından, Kulp’ta görev yapan birbirleriyle akraba korucular Yusuf Erasalan, Ubeydullah Erasalan, Kemal Erasalan ve Sibhetullah Erasalan hakkında, ’Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak’ suçlamasıyla 3 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
’KOMUTAN, KİM ÇIKARSA ATEŞ EDİN DEDİ’
Diyarbakır 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuksuz yargılanan geçici köy korucuları Yusuf Erasalan, Ubeydullah Erasalan, Kemal Erasalan ve Sibhetullah Erasalan, benzer ifadeler vererek, olay günü üsteğmen olan komutanlarının emrini yerine getirdiklerini iddia etti. Sanık koruculardan Kemal Erasalan şunları söyledi:
"Üsteğmen köye teröristler geldiğini söyledi. Köye teröristler gelmiş, köyden kim çıkarsa vurun diye bize ateş etme emri verdi. Biz askerlerin önünden gidiyorduk. Biz Bahadır Üsteğmen’in emri doğrultusunda terörist diye ateş ettik. Biz çıkan kişilere dur ihtarı çektik ancak, durmayınca biz de ateş ettik. Ancak, sonradan vurulan kişilerin asker olduğunu anladık."
TANIK ASTSUBAY: DUR İHTARI ÇEKİLMEDİ
Mahkemede tanık olarak ifade veren ve olay sırasında saldırıya uğrayan timle birlikte olan Astsubay Fırat Besli, ateş edilen grupta olduğunu ve kendilerine dur ihtarı çekilmeden ateş edildiğini söyledi. Astsubay Besli, kendilerinin ateş açmadığını ve sonradan arkadan bulunan bir askerin korkudan havaya iki el ateş açtığını öğrendiğini ve karşılarında korucuların olduğunu bildiklerini söyledi.
Kulp Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 4 geçici köy korucusu hakkında hazırlanan iddianamede, korucuların bir grup teröristin Sindi Mezrası’na gittiği yönünde istihbarat almaları üzerine Kulp Asayiş Bölük Komutanlığı ile koordineli bir şekilde pusu faaliyeti icra ettikleri belirtildi. İddianamede, korucuların pusu kurdukları noktada çakın çatışmada Uzman Çavuş Serkan İpek’in şehit olduğu, Kenan Çevik’in hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı belirtilerek şöyle denildi:
İDDİANAME: KOMUTAN ASKERLERİN GELDİĞİ KORUCULARA BİLDİRDİ
"Olayın akabinde tarafların PKK terör örgütü üyeleri ile değil, asker ile çatıştığının anlaşıldığı, olayın gece geç saatlerde meydana geldiği, şüphelilerin savunmalarında gelen grubun asker olduğunu bilmediklerini, o taraftan terörist gelecek yönünde istihbarat aldıklarını, gelen gruba bir kaç kez dur ihtarında bulunduklarını, cevap alamayınca ateş ettiklerini beyan ederek suçlamaları reddettikleri görüldü. Olayın öncesinde Kulp Jandarma Asayiş Bölük Komutanı Bahadır Şahin’in bir tim askerin, Hamzalı Köyü istikametinden, geçici köy korucularının pusu kurduğu istikamete doğru geldiğini, şüpheli Kemal Erasalan’a talimat verdiği ve talimatı diğer şüphelilere bildirmesini istediği, yaralı Jandarma Uzman çavuş Kenan Çevik ise şüphelilerin beyanının tersi yönünde ifade vererek ikaz ve dur ihtarının olmadığı ve bir anda eteş edildiğini belirtti."