Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Selma Irmak, öz yönetim talebinin devleti inkar etmek anlamına gelmediğini ve meşru bir talep iddia etti. Irmak, siyasi operasyonların sürmesi durumunda belediyelerin önünde hendek kazacaklarını dile getirdi.
Çatışma ortamı ve operasyonlara ilişkin Diyarbakır'da faaliyet yürüten 87 sivil toplum kuruluşunun yaptığı ortak basın açıklamasında konuşan DTK Eşbaşkanı Selma Irmak, son günlerde yaşananlar ve öz yönetim taleplerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Irmak, Türkiye'nin demokrasi teminatı kurumları olarak ülkede artık savaş ve güvenlik yöntemleri ile binlerce defa denenmiş katliam, soykırım ve gözaltı yöntemleri ile sorunların çözümünü ve Kürt sorununun ortadan kaldırılmasını ya da egale edilmesini kabul etmeyeceklerini kaydetti.
Kangrenleşen bir sorunun çözümünün sebebi olamayacağını anlatan Irmak, "Sebep zaten şiddettir, inkar ve imhadır. Savaşı başlatan neden budur. Savaşı başlatan nedenin yöntem olarak kullanılması sorunu çözmeyecek derinleştirecektir. Şimdi buradan demokratik toplum kongresi ve bileşenleri olarak bir kez daha Türkiye Cumhuriyeti devletine, AKP hükümetine, bu ülkenin Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sesleniyoruz. Bu ülkede sizin de belirttiğiniz gibi rejim değişikliği artık ihtiyaçtır. Bu elbise bu bedene dar geliyor. Bu elbise bu bedene ait değildir" dedi.
Ulus devlet çerçevesinde yürütülen sistemin, Türkiye'nin ihtiyaçlarına cevap vermediğini kaydeden Irmak, şu ifadelerde bulundu:
"Bu anlamda diyoruz ki üniter yapı ve idari yapılanmada bir reforma ihtiyaç vardır. Evet, başkanlık sistemi kuşkusuz bir yöntemdir. Bu ülkenin daha demokratik bir yönetime kavuşması için öneridir. Bu öneri de tartışılabilir kuşkusuz. Başkanlık sistemi de demokratik teamülleri uyguladığı, yerinden yönetimi güçlendirdiği ölçüde değerlendirmeye elbetteki tabidir. Kürt halkının başka bir önerisi vardır. Türk tipi başkanlık sistemine karşı yani daha fazla merkezi daha fazla tekçi şiddeti baskıyı ve diktatöryal yönetimi esas alan başkanlık sistemine karşı yerinden yönetimi bir öneri olarak sunmaktadır. Demokratik bir talep olarak ortaya koymaktadır."
"BU AK PARTİ'NİN PROGRAMINDA MEVCUTTUR"
Pek çok yerde öz yönetim taleplerinin ortaya konulduğunu ve bunun devleti inkar etme anlamına gelmediğini anlatan Irmak, şunları söyledi:
"Devlet kurumlarını, bayrağı, ulusal birliği reddetmek anlamına gelmemektedir. Sadece bütün dünyada uygulanagelen demokratik bir yönetimi talep etmek anlamına gelmektedir. Öz yönetim talebi Kürdistan'a özgü, sadece Kürdistan'ı kapsayan bir talep değildir. Biz 2007'den beri kendi kendini yönetme ve bölgeler esaslı bir yönetim şeklinin esas alınmasını öneriyoruz. Bu AK Parti'nin 2007 programında da mevcuttur."
"HENDEK KAZIP GÖZALTILARA ENGEL OLACAĞIZ"
Bu talebin meşru bir zeminde kalması, katliamların önünün kesilmesi ve gözaltı silsilesinin derhal durması için inisiyatif aldıklarına dikkat çeken Irmak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hiç kimse halkın meşru talebini başka bir yöne çekmeye kalkışmasın. Bu anlamda siyasi soykırım operasyonlarına da derhal son verilmesini istiyoruz. 2009 KCK operasyonlarında binlerce arkadaşımız gözaltına alındı ve yıllarca cezaevinde kaldı. Bu konuda halkımızın daha duyarlı olmasını bekliyoruz. Belediye başkanları, il ve ilçe yöneticileri ile meclis üyesi arkadaşlarımızın gözaltına alınmasına müsaade etmemeliyiz. Gözaltılara devam ederlerse belediyelerin önüne hendek kazacağız, gözaltılara engel olacağız."
Demokratik Bölgeler Partisi'nin (DBP) bir bildiri yayınladığını anımsatan Irmak, "Katliamlara karşı bir gün hayatı durduruyoruz. Bu bir gün hayatı durdurma çağrısına bütün halkımızın katılım sağlamasını bekliyoruz" dedi.