Düğünlerde neler oluyor?

Düğün davetiyesi alınca havalara uçan belki olmuştur ama ben görmedim. Bütçeni bu ay zar zor denkleştirmişken eline tutuşturulan kim bilir kaçıncı davetiyedir bu.

Düğün davetiyesi alınca havalara uçan belki olmuştur ama ben görmedim. Bütçeni bu ay zar zor denkleştirmişken eline tutuşturulan kim bilir kaçıncı davetiyedir bu.

Düğün “birlikteliği meşrulaştırmak” için icat edilmiş olsa da kurulacak aileye parasal destek sağlamak asıl amaç gibidir. “Biz onlara beş sene önce 100 lira takmıştık, 5 yıllık enflasyon verilerine göre şimdi onların bize 673 lira 65 kuruş takması lazım…”

Düğünlerde takıp takıştırdıklarının kaydını tutanlar ve kendi çocuklarını evlendirirken umduğunu bulamayınca davacı olanlar var. Kayseri’de hassas bir vatandaş, düğününde çeyrek altın taktığı kişinin kendi düğününe gelip takı takmaması üzerine icra takibinde bulunarak altının bedelini geri aldı. Kocaeli’de “Ben sana yarım taktım, sen bana niye çeyrek taktın?' diye çıkan kavganın sonucunu yazmasak iyi olur.

Takı konusu bir hayli renkli. Samsun’da gelin ve damat 20 gün önce tanışmışlar. Düğünde gelin damada tokat atıp arbede çıkarmış, sonra da takılarla birlikte kayıplara karışmış. Antalya’da boşandığı adam nafakayı bir türlü ödemeyince Semra Hanım mahkemeye başvurmuş. Eski kocasının yeni düğünündeki takıların haczedilmesi için karar çıkarttırmış. Fakat düğün baskınından alabildiği para 103 lira 95 kuruş. Ne hikmetse takı töreni biter bitmez takılar çalınıyor. Artık Semra Hanım’ın bir sonraki düğünü beklemesi gerekecek.

Parasal yönü de olmakla birlikte düğünler insanların eğlenebildiği güzide etkinliklerdir. Öyle ki halaybaşı bizden olsun diye ortalığı birbirine katanlar var. Hırsızlık için gittiği düğünde kurtlarını dökmeden işe başlamayanlar var. Düğünde çıkan kavgada sandalyeler havada uçuşurken halaya sonuna kadar devam edenleri gördük. "En çok siz oynadınız, gardaş. Biraz da bizim oyun havaları çalınsın." diye tartışma başlatıp tekme yumruk birbirine girenler var…

Kabul edelim ki düğünler insanların sosyalleşmesine de olanak sağlıyor. Erkek tarafının misafiri niye bizim tarafa oturdu tartışmasından şiddet içerikli samimiyet çıkabiliyor. Kavgalar da bir tür sosyal etkinlik sayılır. Erzurum’da kız ve erkek tarafı “düğün salonuna erkek alınmayacak” diye karar almış. Fakat düğünün başladığı sıralarda birkaç erkek salona girmeye çalışınca ilkin yumruklar konuşmuş, ardından düğün iptal edilmiş. Gaziantep’te düğün esnasında gelin ile damat bilinmeyen bir nedenle birbirlerine vurmaya başlayınca ortalık savaş alanına dönüyor. O esnada kameralar damadın annesini mutlu mutlu sırıtırken görüntülüyor…

Düğünler geleneklerin yaşatılmasıdır aynı zamanda.

Gelini baba evinden alma sırasında uygulanan ‘kapı tutma” geleneği hâlâ yaşıyor. Denizli’de damat tarafının verdiği parayı beğenmeyen kız tarafı, küçük çocukları için de para istemiş. Bu para da da az bulununca iki taraf arasında başlayan sözlü tartışma kavgaya dönüşmüş. Bunun da sonrasını yazıp keyifleri kaçırmasak iyi olur…

Yeni kuşak, geleneksel düğünlere sıcak bakmamaya başladı. Aile ve yakın arkadaşlar arasında samimi, keyifli, neşeli, küçük bütçeli bir düğün düşünenler çok. Kimsenin kimseye altın veya eşya dayatmadığı, yeni bir yuvanın ortak akılla kurulduğu evlilikler arzulanıyor. Öte yandan eski kuşaklar, bugünlere yatırım olsun diye taktıkları takıların, yapacakları geleneksel düğünler sayesinde geri dönmesini bekliyor...

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri