Erdoğan şunları söyledi:
Sendikalar ideolojik saplantıların artçısı değik hak ve özgürlüğün öncüsü olmak zorundadırlar... memur Sen bunu başaran örgütlerden olmuştur. Değişimin gerisinde kalan sendikaların ve işverenlerin geleceği olmadığı görülmelidir.
Sadece eylemle grevle mücadele olmaz. Mücadele sadece sınıf mücadelesi ile değil yeni yaklaşımla ortaya konmalıdır. Sendikalar ve STK'lar anti demokratik süreçlerin öncüsü değil karşılıklı diyaloüun öncüsü olmalıdır... Değerli arkadaşlar bizler ve sendika başkanları birer emanetçidirler. Ellerindeki imkanlar sizin imkanlarındadır. Her zaman elele vermek süretiyle hak ve özgürlükler konusunda yaşam mücadelesinde devamlılığı sağlayabilmektir. İleri demokrasiye destek veren sendikalara teşekkür ediyor başarılarının artarak devamını diliyorum. 12 Eylül'deki anayasa değişikliği toplumun genelini ilgilendiren düzenlemeler getirdi. Özellikle çalışanlar için devrim niteliğindeydi. Memura toıplu sözleşme ve bu şartların emekliye yansıtılması gündeme geldi.
Bütün düzenlemlerde görüşleriniz alınacak ve yasalara azami olarak yansıtılacaktır. Bizim iktidar olarak hiçbir çekincemiz ve kompleksimiz yok. En hayatı mekanizların 1 Mayıs'ı biz bayram yaptık. Sosyal demokratlar neden ilan edemediler... Neden bunlar Taksim'in yolunu açamadılar. Bu noktada rahat hareket edebildik. Bunlar bu işlerin kadrini kıymetini bilmiyorlar mı? Onlar ideolojinin deli gömleğini giymiş zihniyetlerdir. onlar çevredeki herkesi dükkanları kırıp döktükleri zaman rahat eden insanlardır...
Benim memurumun işçinin alınterinden kesip 13,5 katrilonla faiz ödüyor. Dedim ki Ali kardeşim bu para nerede? Kağıt üstünde... Dedik ki devlet işçisine memuruna borçlu kalamaz dedik ödedik. Konut Edindirme Yardımı'nı da biz gündeme getirdik. Tamamına ulaşmak mümkün değil. Ulus'ta Emlak Bankası'nın arşivlerindeki kayıtlarından çıkardık...
Memur maaşlarına yüzde 200-300 oranında artırdık... Maaşların gücünü artırdık. Birçok Avrupa Birliği ülkesi krizle boğuştu biz en hızlı büyüyen ülke olduk...
İşsizlik oranı daha da düşecek. Hizmet sektörü devreye girdiği için daha da düşecek. İnşaallah çok daha fazlasını başaracağız. Bu ülke her şeyin en iyisine en güzeline layık. 8,5 yıl önce bu ülke 12 saat sonrasını göremiyordu. Bugün 12 yılı planlayan bir Türkiye ve güçlü iktidar var. Birileri görmeye bilir görmek istemeyebilir. Türkiye bugün ekonomisi ile son derece sağlıklı ilerliyor. Her zamankinden daha fazla geleceğe umutla bakıyor. Biz çıraklığı kalfalığı geride bıraktık ustalık dönemine giriyoruz...
Avrupa'da parlemneto'da verdiğim cevapların burada hazmedilemediğini gördüm. Biz 74 milyonun onurunu temsil ediyoruz ve aynı şuurla devam edeceğiz. Türkiye'nin onuru birilerinin çıkar hesaplarına kurban edilemeyecek kadar önemlidir. Diklenmeden dik durmanın ne demek olduğunu çok iyi biliriz. Türkiye el ğençe divan duracak ezik bir devlet değildir... Ezik bir millet değildir. Hiçbir zaman da olmayacak. Türkiye öyle Brüksel'den izlenerek üzerinde yanlış değerlendirme yapılacak yer değildir. Üç tane gazete okuyan Türkiye uzmanıyım diye karşımıza çıkamaz ve bizi de yargılayamaz...
Ben onları bizzat çağırdım ve Türkiye'nin ne kadar yol kattettiğini görsünler istedim. Rahatız biz inanç ve ifade özgürlüğünün nereden nereye geldiğini görmelerini istedik. Eksiklerimiz yok mu var! Ama bunların giderilmesi de olağandır. Türkiye'de kendi ülkesine Fransız kalanlar var. 8,5 yıldır partilere Sivas'ın ötesinme geçmelerini tavsiye ediyoruz. Nihayet geçiyorlar ama daha önce gitmedikleri için de dönüşümü bilmiyorlar...
Bu millete kötülük edenleri aday listelerinde görüyorsunuz. Türkiye geriye değil daima ileriye gidecek. Türkiye hukuk dışı örgütlenmenin siyasete yön verdiği bir ülke olmayacak. Buradan geriye gidiş olmayacak... 12 Eylül yeniden büyük Türkiye için dönüm noktası oldu. Güçlü Türkiye için 12 haziran da milat olacak...
Sözleşmelerle ilgili kadro yolunu açmış olacağız... Bakanlar Kurulu kararıyla bunu çıkaracağız...