Faili meçhul dinleme

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosu'nda görevli Savcı İbrahim Baytekin'in yürüttüğü soruşturma kapsamında alınan mekan mühürleme ve gözaltı kararlarını İstanbul Emniyeti'nin uygulamama nedeni belli oldu. Savcının 15 Ocak günü

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosu'nda görevli Savcı İbrahim Baytekin'in yürüttüğü soruşturma kapsamında alınan mekan mühürleme ve gözaltı kararlarını İstanbul Emniyeti'nin uygulamama nedeni belli oldu. Savcının 15 Ocak günü İstanbul Emniyeti Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne verdiği talimatların hukuksuz olduğunu ileri süren Emniyet, savcıya direnerek yapılmasını istenen işlemleri uygulamamıştı. Savcı, hukuksuz talimata direnen Emniyet yetkilileri hakkında başsavcılığa başvurmuştu. Aynı tavrı Emniyet de sergileyerek savcı hakkında suç duyurusunda bulundu.

DOSYA YOK HÜKMÜNDE

Savcılık ile Emniyet arasındaki soruşturma krizinin ayrıntılarına Yeni Şafak ulaştı. İhale yolsuzluğu iddiasıyla aralarında üst düzey bürokratların da bulunduğu 35 kişi hakkında soruşturma yürüten savcı Baytekin'in Emniyet'e gönderdiği dosyada yer alan teknik takip tutanaklarında, takibi gerçekleştiren polislerin imza ve sicil numaralarının bulunmadığı ortaya çıktı. Dosyayı inceleyen Emniyet yetkilileri yaptıkları araştırmada, dosyada yer alan takip tutanaklarını şu anda şubede görevli polislerin düzenlemediği sonucuna vardı. Evraklarda imza ve sicil numarası olmadığı için takiplerin kim tarafından gerçekleştirildiği ise bulunamadı. Dosyanın hukuken 'yok hükmünde' sayılması gerektiği için, İstanbul Emniyeti de sözkonusu operasyonu gerçekleştirmedi.

YASAL SORUMLULUĞU VAR

Usûle göre, Emniyet tarafından yapılan teknik ve fiziki takiplere ilişkin düzenlenen tutanaklarda, takibi yapan ve tutanağı hazırlayan polis memurlarının imzasının olması gerekiyor. Ancak savcının 15 Ocak'ta operasyona dönüştürmek istediği soruşturmanın dosyasında yer alan hiçbir takip evrakında imza ve sicil numarası yok. Savcının talimatının adli olmasının yanında aynı zamanda 'idari' de olduğunu belirten Hukukçular Derneği Başkan Yardımcısı Adem Yıldırım, hukuka aykırı olan ve konusu suç teşkil eden hiçbir emrin yerine getirilemeyeceğini hatırlattı. Yıldırım, 'Kolluk bu işlemi de haklı olarak yerine getirmemiştir. Zaten yerine getirselerdi yasal olarak sorumluluk altına girmiş olurlardı. Dinlemelerin yasal olup olmadığının ve evrakı düzenleyen polislerin tespit edilerek eksik evrakın tamamlanması gerekir' diye konuştu.

Seçimlere kadar sürer

İstanbul Hukukçular Derneği Başkanı Avukat Hüsnü Tuna, 17 Aralık'ta başlayan soruşturmaların suçu veya suçluları ortaya çıkarmaya yönelik olmadığını belirterek 'Önceki gün yapılan girişim de iktidara yönelik operasyon halkalarından biridir' dedi. Sözkonusu savcıların görevlerini kötüye kullandığını ileri süren Tuna, gözaltı kararlarıyla yetkisiz bir soruşturma yapılarak örgütsel bir yapı oluşturulmak istendiğini ifade etti. Tuna, Türkiye'de paralel yapıyı alenen destekleyen savcıların uygun polis buldukları sürece bu eylemlerine 2014 seçimlerine kadar devam edeceklerini söyledi. Hukukçular Birliği Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Sinan Kılıçkaya ise 'Getirin bakalım, biz onlara suç ayarlarız' mantığı ile hareket edilerek suç üretilmiştir. Bu, görevi suiistimal suçudur ve soruşturulması gerekir' diye konuştu.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri