Dünya genelinde 300’den fazla bitki ve ürünü zarara uğratan ‘Kahverengi Kokarca’ ile ortak mücadele için uluslararası bir konferans düzenlendi. Konferansta konuşan Prof. Dr. Celal Tuncer, “Fındıktaki kayıp oranı hasarlı ürün oranı yüzde 20’lere ulaştı. Önümüzdeki yıllarda Avrupa ve Amerika’daki gibi böcek popülasyonu arttığında fındıkta yüzde 50’lerin üzerinde bir kayba sebep olabilir” dedi.
Dünya Sert Kabuklu ve Kurutulmuş Meyveler Konseyi (INC), Uluslararası Fındık ve Kuru Meyve Topluluğu, Ferrero Değerli Tarım ve 19 Mayıs Üniversitesi iş birliğiyle “Türkiye ve Akdeniz Ülkeleri Tarımı İçin Potansiyel Tehdit: Kahverengi Kokarca” başlıklı uluslararası bir konferans düzenlendi.
İstanbul’da bir otelde düzenlenen konferansta Türkiye’den ve dünyanın çeşitli bölgelerinden katılan uzmanlar, 300’den fazla meyve ve bitkiye zarar veren Türkiye’de de görülmeye başlayan bu önemli istilacı böcekten kurtulmanın yollarını tartıştı. Konferans, 19 Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Celal Tuncer'in direktörlüğünde başladı. 2 gün sürecek olan toplantının birinci bölümüne sektörle ilgili akademisyenler, uygulamacılar, resmi ve özel işletme ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı.
Torino Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Luciana Tavella, Gürcistan Fındık Birliği Başkanı Nikoloz Meskhi, Emilia Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Lara Maistrello ve ‘kahverengi kokarca’ ile biyolojik mücadele için yetiştirilen ve Japonica da denilen Samuray aracının buluşçularından İsviçreli uzman Dr. Tim Haye'nin konuşmacı olarak katıldığı konferans yoğun ilgi gördü. Toplantının ikinci gününde yapılacak workshopta mücadelenin teknik kısmı üzerinde durularak, uygulanacak yol ve yöntem belirlenecek.
Öte yandan, konferansta açıklamalarda bulunan 19 Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celal Tuncer, ‘Kahverengi Kokarcanın’ Türkiye’ye 2017 yılında giriş yaptığını söyledi.
Fındık başta olmak üzere tüm tarımsal ürünler tehdit altında
Konferans sonrası merak edilenleri cevaplayan Tuncer, “Kahverengi kokarca, fındık başta olmak üzere 300’den fazla tarımsal ürüne zarar verebiliyor. Kısa vadede ülkemizde risk altında bulunan ana ürün fındık olduğu için biraz daha dikkat çekici. Aksi takdirde kahverengi kokarcanın yayılma alanı olan Avrupa ve Kuzey Amerika’yı dikkate aldığımızda hemen hemen tüm tarımsal ürünler için tehdit oluşturuyor. Şuanda Karadeniz bölgesinde Artvin, Rize, Ordu, Giresun ve Samsun’da yayılıyor. En son Yalova’da görüldü. Buralarda fındık başta olmak üzere narenciye, üzüm, Trabzon hurması, mısır, biber, domates ve aklınıza gelebilecek her türlü tarımsal üründe büyük tehdit teşkil ediyor” diye konuştu.
“Fındıktaki hasarlı ürün oranı yüzde 20”
Halk arasında pis kokulu böcek olarak bilinen ‘Kahverengi Kokarca’ hakkında bilgi veren Tuncer, “2019 verilerimizde popülasyon henüz yeni olmasına rağmen henüz çok büyük bir artış göstermedi. Fakat fındıktaki kayıp oranı hasarlı ürün oranı yüzde 20’lere ulaştı. Önümüzdeki yıllarda Avrupa ve Amerika’daki gibi böcek popülasyonu arttığında fındıkta yüzde 50’lerin üzerinde bir kayba sebep olabilir. Böcek meyvede şekil bozukluğuna sebep olabiliyor. Meyve şekil kaybediyor. Pazar değerini yitiriyor, acılaşıyor. Fındıkta acılaşma ve çöküntüler ve içerisinde kahverengi lekeler oluşuyor. Domateste kırmızıdan açık sarıya dönüşen lekeler, biberde şekil bozuklukları, mısır tanelerinin tamamen içinin boşalması besin değerini yitirmesi gibi belirtilerle ortaya çıkar. Zaten bu böcekler halk arasında pis kokulu böcek olarak bilinir” ifadelerini kullandı.
“Türkiye için sadece fındıkta 1 milyar dolarlık bir kayıp”
Karadeniz Bölgesi’nin en çok risk teşkil eden bölge olduğunu söyleyen Tuncer, “Sadece şuna dikkat etmek gerekir bu böcek yeni bir tür, eski türlerle alakası yok. Bu böcekler Türkiye için sadece fındıkta 1 milyar dolarlık kayıp demektir. Şeftali ve elma en yakın risk altında olan ürünlerimiz bunu takip eden üzüm, kayısı gibi ürünler de tehdit altındadır. Şuan yayılmaya devam ediyor. 3 yıl içerisinde 8 ilimize yayıldı. Tahminim tespit edilemediği halde var olan iller olduğu yönünde Türkiye’nin tüm bölgeleri risk altındadır. Özellikle Karadeniz bölgesi en yüksek risk alan bölgemizdir. Kimyasal ilaç kullanımı hem Gürcistan hem İtalya hem Amerika’da yaklaşık 15 senedir devam ediyor. Bu kadar geniş bir alanda zarar yapan bir böcek için yılda 5-6 ilaçlamayı gerektiren kimyasal uygulaması ile tarımın sürdürülebilir olması mümkün değil. Ana vatanı olan Çin’de bu böceği kontrol altında tutan bir doğal düşman var. Samuray aracı dediğimiz araç kahverengi kokarcanın yumurtalarını yiyerek yok ediyor. Onun doğal düşmanı yani canlı ile canlıyı yok ediyorsun çevreye bir zararı yok. Yapılan çalışmalarda bu böcek zararlı değil. Çünkü bu samuray aracı tarafından kontrol ediliyor. Temmuz ortasında bir ilaçlama öneriyoruz” dedi.
“Fındıkta Kahverengi Kokarca önemli bir tehdit”
Konferans aracılığı ile başta fındık olmak üzere birçok ürünü tehdit eden Kahverengi Kokarca’nın önlemi ile ilgili bilgilerin aktarıldığını belirten Ferrero Fındık Genel müdürü Bamsı Akın, “Fındığı biz sadece bir içerik olarak düşünmeyiz, fındığa karşı bir sorumluluğumuzun da olduğunu düşünürüz. Bu bağlamda fındık tarımının gelişmesi iyileşmesi ve tehditlerin önlenebilmesi için her zaman elimizden geleni yapmaya çalışırız. Bununla ilgili zaten Ferrore Değerli Tarım adlı projemizi 2012’den beri kullanıyoruz. Fındık sektörüne hizmet etmeye çalışıyoruz. Bugünkü konumuz istilacı böcek olan Kahverengi Kokarca’dır. Burada biraz parantezi genişletmek gerekiyor. Fındıkta Kahverengi Kokarca çok önemli bir tehdit yalnız bu sadece fındığın problemi değildir. 300’den fazla ürünü etkileyen Türkiye’deki tarımı ciddi zarar verebilecek potansiyele sahip bir tehdit dolayısıyla biz burada paydaşlarımızı bilgilendirme ihtiyacı duyuyoruz” ifadelerini kullandı.