Firara ‘açık’ cezaevi! Sayı 30'u buldu

Son bir ayda 30’un üzerinde mahkum açık cezaevlerinden kaçtı

Ceren Özdemir’in açık cezaevi firarisi tarafından katledilmesiyle bu infaz kurumu tartışmaya açıldı! Son bir ayda 30’un üzerinde mahkum açık cezaevlerinden kaçtı.

Firarilerin bazıları ağır suçlara karışırken, hukukçular “Açık cezaevleri adeta bahçe gibi, firara çok uygun yerler” dedi. 

Ceren Özdemir cinayetinde, katil Özgür Arduç’un açık cezaevinden firar ettiğinin ortaya çıkması, bu kurumları tartışmaya açtı. Son üç günde açık cezaevlerinden firar eden 11 hükümlü yakalandı. Son bir ayda ise 30’un üzerinde mahkum, açık cezaevlerinden firar etti. Firarilerin bazıları suç işlemeden yakalanırken, bazıları cinayet dahil çeşitli suçlar işledi. Dış güvenlik görevlisi bulunmayan açık ceza infaz kurumlarında firarlara karşı tedbir olmadığını belirten hukukçular, “Açık cezaevleri bahçe gibi, firarlara çok uygun, güvenliği olmayan yerler” dedi.

Üç ayda bir izin

Açık ceza infaz kurumlarında bulunanlarla kapalı ceza infaz kurumunda olup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazananlara, aileleriyle bağlarını sürdürmelerini, güçlendirmelerini ve dış dünyaya uyumlarını sağlamak amacıyla kurum en üst amirinin önerisi ve Cumhuriyet Başsavcılığı’nın onayı ile üç ayda bir, yol hariç üç güne kadar izin verilebiliyor. 

Kaçıp cinayet işlediler

Bu yıl açık cezaevlerinden firar eden mahkumlardan bazılarının karıştığı suçlar şöyle:

Uyuşturucu ticaretinden 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Ali Mıngır, Afyonkarahisar’daki açık cezaevinden eylül ayında firar etti. Firardan sonra Konya’ya gelen Ali Mıngır, eşi Birsen Mıngır’ın (48) yaşadığı eve molotofkokteyli atarak yangın çıkardı. Firari dışarı kaçan eşini pompalı tüfekle öldürdü.

Hatay’da kasım ayında açık cezaevinden firar eden Ahmet Kaya (47) boşanma aşamasında olduğu eşi Sibel Kaya’yı (41) bıçaklayarak öldürdü.

Denizli’de eylül ayında açık cezaevinden firar eden M.K. (38), Pınar Eliuz’u (31) av tüfeğiyle öldürdü.

Antalya’da ağustos ayında Burdur Açık Cezaevi’nden firar eden Murat Ç., 7 aylık hamile eşi Zehra Ç.’yi 9 yerinden bıçaklayarak ağır yaraladı.

Adana’da nisan ayında ‘uyuşturucu ticareti’nden cezaevinde yatarken firar eden Ramazan Y., yan bakma meselesi yüzünden tartıştığı Suat Duruhan’ı öldürdü.

Trabzon’da Beşikdüzü Açık Cezaevi’nden eski eşini öldürmek için 11 Aralık’ta firar eden F.K., polisin düzenlediği operasyonla yakalandı.

Afyon, Bolvadin İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri iki gün önce kent merkezinde şüphelendikleri K.F.’yi durdurdu. Kimlik kontrolünde hakkında cinayetten yakalama kararı olan K.F.’nin bir ay önce Ankara Sincan Açık Cezaevi’nden firar ettiği öğrenildi.

Konya, Seydişehir Açık Cezaevi’nden 3 Aralık’ta firar eden Yasin K., İhsaniye Taksi Durağı’na av tüfeği ile ateş etti. Yasin K. hâlâ firari.

‘Doktor heyeti karar vermeli’

Avukat Cahit Tatlı (Hukukçular Derneği Başkanı): “Ceza alan bir kişinin ne kadar yatacağını belirleyen bir ceza infaz yasamız var. İnfaz yasamızda da kapalı cezaevinde belli bir süre yatan bir hükümlünün daha sonra açık cezaevine geçme durumu var. Ancak cinayet, cinsel saldırı, gasp ve yaralama gibi suçlarda bu kişilerin cezasının tamamını hücrede geçirmesi gerekiyor. Ya da bir doktor heyeti tarafından uzun bir süre takip edilerek, önce rehabilite olabileceği bir hastaneye gönderilmesi, sonra gerekirse dışarıya çıkması şeklinde bir sistemin getirilmesi lazım. Ama mevcut yasamızda mahkum süresini tamamladığında dışarı çıkıyor. Ayrıca açık cezaevlerinin etrafında koruma yok, firarlar çok kolay olabiliyor. Bu yüzden en başta ceza infaz yasasını düzeltmemiz lazım. Bir mahkumun kapalı cezaevinden açık cezaevine geçmesine hakimin değil, doktor heyetinin karar vermesi lazım.”

‘Kaçmakta bir zorluk yok’

Prof. Dr. Adem Sözüer (İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Başkanı): “Belli bir süreyi kapalı cezaevinde geçiren her hükümlü daha sonra açık cezaevine geçiyor. Kişi açık cezaevine çıkabilecek durumda mı, değil mi bunun değerlendirilmesi yapılmıyor. İnfaz Kanunu’nun 73’üncü maddesinde iyileştirme programlarının belirlenmesi kısmında ‘Hükümlünün geçmişi, suçluluk nedenleri, arz edebileceği tehlike anları, salıverildikten sonraki beklentisi dikkate alınarak bireysel ihtiyaçlarına uygun bir biçimde iyileştirme programları uygulanır’ deniliyor. Malesef bunlar sadece kağıt üstünde kalıyor. Adalet Bakanlığı’nda kaç hükümlüye, kaç psikolog düşüyor? Haftada kaç gün psikolojik eğitimler veriliyor? Bunlar hayata geçiriliyor mu? Bunların sorulması lazım. Bunlar yapılsın ki hükümlü açık cezaevine sağlıklı bir şekilde geçsin. Yoksa açık cezaevlerinden kaçmakta zorluk yok.”

‘Islah edilmeden gönderiliyor’

Mehmet Durakoğlu (İstanbul Barosu Başkanı): “Son dönemde de infaz sistemiyle oynandığı için açık cezaevlerine çıkışın erken sağlanması giderek ıslahı olmayan mahkumların topluma karışmasına sebep oldu. Geçtiğimiz günlerde öldürülen Ceren’in (Özdemir) katilinin açık cezaevine gönderilmesi de ıslah sisteminin tam anlamıyla çalıştırılmadığını gösteriyor. Düşünün ki böyle biri ıslah edilmeden, infaz sisteminin içerisinde doğal bir hükümlü gibi tutuluyor. Sadece o da değil. Açık cezaevleri bir okulun bahçesi gibi güvenliği olmayan yerlere döndü. Oradan da kaçmak basit. Eğer bir mahkum kaçmıyorsa, az bir ceza süresi kaldığı içindir.”

‘Avrupa’da katı kanunlar var’

Prof. Dr. Ali Timur Demirbaş (Yaşar Üniversitesi Öğretim Üyesi): “Kapalı cezaevlerinin doluluğunun çözümü, hükümüleri açık cezaevlerine göndermek değildir. Bu firarlar ve sonrasında gelen ölüm olayları dünyanın başka bir ülkesinde olsaydı, sorumlular istifa ederdi. Almanlar kanunda ‘yakınlarına yönelik suç işleme ihtimali olanlar uzman raporuyla salınabilir’ diye değişiklik yaptı. Avrupa’da hükümlü cezası tamamlandıktan sonra bile tehdit oluşturuyorsa bırakılmıyor. Dünyanın neresinde görülmüş, katilin açık cezaevinden rahatça çıkması. Avrupa’da şartları katı olan izin sistemi var. Şartlı salıverilmesine az kalanlar ile gerçekten uzman bir heyetten rapor alanlar geçebiliyor. Bizde yol geçen hanı gibi. Dünyada kapalı cezaevinden açık cezaevine geçişler de bu kadar kolay değil. Hiçbir hükümlü kolay kolay güvenliği had safhada olan açık cezaevlerinden kaçamaz. Avrupa’da açık cezaevine sevk edilenler firar ihtimali olmayan mahkumlardan oluşuyor.” (Milliyet)

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri