Isparta'da düşen Atlasjet uçağında hayatını kaybeden hostes Mümine Bulut'un önceki günkü cenazesinde imam, yakalara takılan fotoğrafların çıkarılmasını istemişti. Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Engin Arık'ın dünkü cenaze namazındaysa cami imamı, tabutun önündeki fotoğrafı ters çevirdi.
Fotoğrafı ters çevrildi
Kız kardeşi Erinç Atagür, Arık'ın Türk bayrağına sarılı tabutu önüne konulan fotoğrafına sarılıp öperken, "O annem gibiydi, beni hiç yalnız bırakmayan iyilik meleğimdi" diye mırıldandı. Metin Arık'ın gözleri ise uzun süre, eliyle okşadığı tabutun başındaki fotoğrafa takılı kaldı. Cenaze namazına başlamadan önce cami imamı tabutun önündeki fotoğrafı ters çevirdi. Hostes Mümine Bulut'un önceki günkü cenazesinde de imam, yakalara takılan fotoğrafların çıkarılmasını istemişti. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saim Yeprem, bu hareketi şöyle yorumladı:
"İslam dininde cenaze başına resim konulup konulmayacağı yönünde bir emir yok. Resim koyulması son zamanlarda yaygınlaşan bir gelenek. Sonuçta o resmi koyan insanların, resme tapması ya da resim için namaz kılma gibi bir niyeti yok. Böyle bir düşünce olmadığı sürece de İslam dinine aykırı bir durum söz konusu değil. İmam burada inisiyatifini kullanarak resmi kapatmış." Özgen Berkol Doğan'ın cenazesi de Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Ümraniye'de defnedildi.
'Komplo teorileri'ne tepki
Törenden sonra Arık'ın cenazesi, Etiler Camii'ne götürüldü. Törene, aynı bölümde öğretim üyesi olan eşi Prof. Dr. Metin Arık, oğlu Yavuz, kızı Yasemin Arık ve aile üyelerinin yanı sıra meslektaşları ve öğrencileri de katıldı. Bir arkadaşı, "Birlikte hiç durmadan 48 saat çalıştığımızı hatırlıyorum" dedi. Bir başka arkadaşı da 'melek' gibi bir insan olduğunu anlattı. 10 yıldır Prof. Dr. Arık'ın çalışmalarına katılan Yrd. Doç. Dr. Bilge Demirköz, basında yer alan komplo teorilerine kızgındı: "Bu komplo teorileri hocamızın kemiklerini sızlatıyor. Onun projeleriyle, bir bilim insanı olarak verdiği mücadeleyle anılması gerekir.
O projelerini hayata geçirmek için bütçesizlikle mücadele etti. Devlet kapılarını gezerek projelerine destek aradı. Çok yıprandı ama öğrencilerinin şevkini kırmamak için bunlardan bahsetmezdi." CERN projesinde birlikte görev aldığı Prof. Dr. Salih Sultansoy da Prof. Arık'ın mücadelesini, "Sadece bilim değil, çalışacak ekipleri organize etme işlerini de üstlendi. Ama bürokrasi hep önünde engel oldu. En sonunda projelerine destek bulduğunda kaza oldu" diye anlattı.