Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, adını taşıyan Abdullah Gül Üniversitesi'nde (AGÜ) ögrenci yurdunu gezdikten sonra, ’Çatı’ kafede bir grup ögrenciyle görüştü. Gül, "Hepinizi tebrik ediyorum. Yakından takip ettim. Hepiniz çok yüksek puanlar alarak kazanmış öğrencilersiniz. Yeni kurulan bu üniversiteyi tercih ettiğiniz ve burayı kazandığınız için tebrik ediyorum. Buradaki tüm akademik kadro ve herkes çok büyük bir sorumluluk üstlendiğinin farkında. Az önce yurtlarınızı gezdim. Çok iyi durumda olduğunu gördüm. Bizim zamanımızda, üniversite hayatımızda 12 kişilik odalarda kalırdık. Ama, sizler için hazırlanan odaların bu kadar güzel olduğunu görünce memnuniyet duydum. Başta Rektör bey olmak üzere herkesin gayesi, sizleri çok iyi derecede yetiştirebilmektir. Sizler buradan mezun olduğunuzda dünyanın her tarafında rahatlıkla çalışabilecek düzeye gelmiş halde olacaksınız. Aynı zamanda tarihi bir mekana sahip üniversite kampusundaki öğrenim hayatınızda sizlere başarılar diliyorum’’ dedi.
AÇILIŞ TÖRENİNE KATILDI
Kampusta AGÜ hatırası yazılı pano önünde fotoğraf çektiren Cumhurbaşkanı Gül, burada akademik yıl açılışı nedeniyle öğrencilere, öğretim üyelerine ve davetlilere hitaben yaptığı konuşma öncesi CSO tarafından düzenlenen İstiklal marşı ilk kez Kayseri’de AGÜ’de çalındı. Gül, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Bu açılıştan büyük mutluluk duyuyorum. Şüphesiz ki bu üniversitenin kuruluşunda emeği geçen herkese teşekkür ederim. Bu üniversite Türk gençliğinin en iyi eğitim almasını sağlayacaktır. Böyle güzel bir kampustaki açılış güzel gelişmelere vesile olacaktır. Biraz önce öğrencilerle yaptığım görüşmeden büyük keyif aldık. Bilinçli bir öğrenciler gördüm. İşin temeli sağlam olursa, düşünce planında harcanan tüm düşünceler ve enerji çok önemlidir. Bir ülkenin kalkınması ve gelişmesi için beşeri sermaye önemlidir. Türkiye’nin bütçesinin en önemli bölümü eğitime gitmektedir. Eğitimi ne kadar doğru yapar, hakkını verirsek, o kadar başarılı olmuş oluruz. Yoksa okullar, yılları tüketen nesillerle dolar. Binalar değil, üniversitelerin içinde ne olup, bittiği önemlidir. Türkiye bir çok alanda reformlar yaparken, eğitim alanında özellikle üniversite dalında bunu geciktirmemelidir. Üniversiteler sadece birbirleriyle değil, dünya ile rekabet halindedir. Öğrenciler kendileriyle sohbet ederken kendilerinin nasıl olmaları gerektiğini sordular. Ben de dünya genelinde mücadele edecek güçte olmalarını istedim. Buradan mezun olan ögrenciler dünyanın her yerinde yarışabilen, çalışabilen olmalıdır. Bu hem öğrencilerin hem de öğretim üyelerinin sorumluluğudur. Türkiye olarak, rekabetçi, vatan sevgisi güçlü olan aynı zamanda dünyaya açık, sorgulayan, diyaloğ kurabilen , başka ülkelere, ırklara açık, üniversite ortamı oluşturmalıyız. Yabancı ögretim üyesi ve ögrenci getirmekten çekinmemeliyiz. Bu konudaki kısıntıyı da kaldırmamız, Türkiye’ye katkıdır. Kayserililer çeşitli konularda hayırseverlerdir. Bunun örnekleri Kayseri’de çoktur. Benim ismimi taşıyan üniversitede sizlerin çok katkısı da vardır. Hepinize teşekkür ederim. Buradan başarılı öğrenciler çıkacağına eminim.’’