İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Fox TV'de İsmail Küçükkaya'nın programına konuk oldu.
Akşener, canlı yayında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na, Kanal İstanbul'a karşı çıktığı için soruşturma açıldığını söyledi.
Akşener şu ifadeleri kullandı:
"Sayın İmamoğlu'na yönelik bir soruşturma açılmış. Niye biliyor musunuz? Kanal İstanbul'a karşı çıktığı için Sayın İmamoğlu devlet projesine karşı çıktığından, devlete karşı durma ve bölücülükle suçlanıyor."
MURAT ONGUN'DAN SORUŞTURMA AÇIKLAMASI
Konuyla ilgili sosyal medya hesabından açıklama yapan İBB Sözcüsü Murat Ongun, şunları ifade etti:
"İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener'in bugün FOX TV’de yaptığı, İBB Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu hakkında açılan Kanal İstanbul soruşturması açıklaması doğrudur.
T.C. İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği tarafından Sayın Ekrem İmamoğlu hakkında “Ya Kanal Ya İstanbul” “Kanal İstanbul’a Kimin İhtiyacı Var” afişleri ile ilgili olarak inceleme başlatıldığı tebliğ edilmiştir.
Bu inceleme kapsamında afişlerin Anayasa'nın 104., 123. ve 127. maddelerinde belirtilen "İdarenin bütünlüğü ilkesine ve devlet politikasına kamu kaynağı kullanılarak muhalefet edilmesinin mümkün olmadığı" iddialarıyla yazılı ifadesinin 7 gün içinde verilmesi istenilmiştir."
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI'NDAN İMAMOĞLU AÇIKLAMASI
İçişleri Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, Kanal İstanbul Projesi'ne karşı çıktığı için soruşturma açıldığı iddiasıyla ilgili, "İfade talep yazısında Sayın Ekrem İmamoğlu'nun Kanal İstanbul Projesi'ne kişisel olarak karşı çıkması sorgulanmadığı gibi bölücülük suçlaması da bulunmamaktadır" açıklamasını yaptı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi;
"İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener'in 16 Kasım 2020 tarihinde katıldığı bir televizyon kanalında Kanal İstanbul Projesi'ne karşı çıktığı için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu hakkında soruşturma açıldığı, kendisinin bölücülükle suçlandığı şeklinde beyanlarının olduğu, bazı basın yayın organlarında da benzer değerlendirmelerde bulunulduğunun anlaşılması üzerine kamuoyunu doğru bilgilendirmek amacıyla aşağıdaki açıklamanın yapılmasına gerek görülmüştür.
Devlet Projesi olarak uygulamaya konulan Kanal İstanbul Projesi aleyhine İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kurumsal kimliği kullanılarak afişler bastırılması ve şehrin değişik yerlerine astırılması üzerine 17.08.2020 tarihli onay ile konunun araştırılması, gerekiyorsa sorumlular hakkında ön inceleme yapılması amacıyla Mülkiye Müfettişi görevlendirilmiştir.
Onaya tabi konular incelendiğinde; Belediyelerin, Anayasa’da ifadesini bulan "İdarenin Bütünlüğü İlkesi" çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği ve bu çerçevede idari vesayet denetimine tabi oldukları, Belediye Kanunu gereğince Belediye başkanının görevleri arasında bulunan "Beldenin ve Belediyenin Hak ve Menfaatlerini Koruma" görevinin belediyeye verilen görevlerle sınırlı olduğu, "Ya Kanal Ya İstanbul" şeklinde bir afişle uluslararası hukuk boyutu bulunan, siyasi alana taalluk eden ve "Devletin Egemenlik Yetkisi"ne ilişkin bulunan bir konuya kamu kaynağı kullanılarak karşı çıkmanın idarenin bütünlüğü ilkesine ve hukuka aykırı olduğu belirtilerek sorumlular hakkında araştırma, gerek görülmesi halinde ön inceleme yapılması hususlarının yer aldığı görülmektedir.
Onayın hiçbir yerinde Kanal İstanbul Projesi'ne, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın kişisel olarak karşı çıkması sorgulanmamış, kurumsal olarak ve kamu kaynağı kullanılarak bu afişlerin bastırılmış olması araştırma/ön incelemeye dahil edilmiştir. İddia edildiği gibi onayın hiçbir yerinde bölücülük suçlaması da bulunmamaktadır.
Bütün soruşturmalarda olduğu gibi, 17.08.2020 tarihli onaya dayalı araştırma/ön incelemede de Mülkiye Müfettişimiz tarafından 09.11.2020 tarihli yazı ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu'ndan ifade talebinde bulunulmuş, talep yazısında onayda yer alan konular tekrarlanarak, kendisinden (7) gün içinde yazılı ifadesini vermesi istenmiştir. İfade talep yazısında Sayın Ekrem İmamoğlu'nun Kanal İstanbul Projesi'ne kişisel olarak karşı çıkması sorgulanmadığı gibi bölücülük suçlaması da bulunmamaktadır."