İsrail kabinesindeki en Türkiye dostu bakanlardan biri olarak bilinen Barak’ın bu sözleri Ankara’nın bölgesel çıkarlarının değişiminin yarattığı derin güvensizliği de ortaya koydu.
Kudüs şehrinin dışındaki bir kibbutz’da 25 Temmuz tarihinde İşçi Partisi’nin liderlerine verdiği kapalı bir brifing sırasında konuşan Barak’ın bu sözleri, İsrail’in Gazze filosu krizinden sonra Türkiye’yle ilişkilerini düzeltme konusundaki isteksizliğini de göstermiş oldu.
Barak konuşması sırasında Türkiye’nin “bir dost ve önemli bir stratejik ortak” olarak konumunu koruduğunu belirtse de Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarı Hakan Fidan’ı “İran dostu” olarak tanımladı.
İsrailli bakan, “Türkiye dost bir ülke, stratejik bir müttefik, ancak bir İran destekçisi olan yeni MİT Müsteşarı bizi endişelendiriyor” dedi.
İsrail Ordu Radyosu Barak’ın, “Türkiye’ye verdiğimiz birçok önemli sır var. Bunların önümüzdeki birkaç ayda İranlılara açık hale gelebileceğini düşünmek rahatsız edici” dediğini bildirdi.
ANKARA-TAHRAN İSTİHBARAT İŞBİRLİĞİ
İsrail istihbarat kaynaklarına yakınlığıyla bilinen Debkafile sitesinin konuyla ilgili haberinden, Barak’ın bu açıklamalarının arka planında Türkiye ile İran’ın geçtiğimiz hafta imzaladığı istihbarat paylaşımı anlaşmasının yattığı anlaşılıyor. Siteye konuşan İsrail istihbarat kaynakları, anlaşmanın şu an için sadece PKK’yla mücadele konusunda istihbarat alışverişini kapsadığını ancak ilerleyen dönemde farklı konulara da yayılabileceğini belirtti.
Konuyla ilgili yorumuna başvurduğu İsrail Savunma Bakanlığı yorum yapmaktan kaçınırken, söz konusu toplantıya katıldığını belirten bir şahıs radyonun haberinin doğruluğunu teyit edip Barak’ın İsrail ile Türkiye arasındaki istihbarat işbirliği bağlamında konuştuğunu belirtti.
Mayıs ayında bu göreve atanan 42 yaşındaki Müsteşar Hakan Fidan, daha önce Başbakan Tayyip Erdoğan’ın dış politika danışmanlığını yapmıştı. Aynı zamanda Türkiye’nin Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nda temsilcisi olan Fidan, Batı’yla İran arasında Tahran’ın tartışmalı nükleer programıyla ilgili arabuluculuk çalışmalarında da önemli rol oynadı.
TÜRKİYE-İSRAİL BAĞLARI ÇOK GÜÇLÜYDÜ
Bugüne kadar Türkiye ve İsrail arasında hem askeri açılardan hem de istihbarat paylaşımı açısından büyük bir işbirliği söz konusuydu. İsrail 2007 yılında Suriye topraklarında bulunan ve nükleer reaktör olduğundan şüphelenilen bir bölgeye düzenlediği hava operasyonunda Türk hava sahasından uçmuş, Ak Parti hükümeti bu duruma tepki göstermiş ve İsrail’in kendi nükleer silahlarını gündeme getirmişti. Ankara İsrail’le arasındaki istihbarat ilişkilerinin durumu konusunda kamuoyuna açıklama yapmadı ancak son dönemde İsrail’in Kuzey Irak’ta PKK’ya destek veren Kürtlerle işbirliği içinde olduğu yönünde haberler yayıldı. Buna karşılık İsrail istihbarat ajansı Mossad’ın 1999’da PKK lideri Abdullah Öcalan’ın yakalanmasında aktif rol oynadığı söylenmiş ancak, dönemin Mossad direktörü Efraim Halevi olayla ilgileri olduğu iddialarını reddetmişti.