Jet yakıtı ham maddesi ilk üretimi başarılı oldu

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Endüstri Bitkileri Anabilim Dalı Başkanı ve Biyoyakıtlar Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fikret Akınerdem, yaptığı açıklamada, ketenciğin bir yağ bitkisi olduğunu, dünyanın birçok yerinde yetiştirilebildiğini söyledi.

Türkiye'nin bu üretimin yapılacağı yerlerden biri olduğunu ifade eden Akınerdem "Bu bitki, yağı son zamanlarda daha çok uçak yakıtı olarak kullanılmaya başlandığından dolayı gündeme gelmeye başladı. Biz de Amerika başta olmak üzere dünyanın birçok yem bankasından getirmiş olduğumuz 45 çeşitle bu çalışmaya başladık. İlk hasadı yaptık. Çok ümit verici neticeler aldık" dedi.

Çeşitler henüz yeni olmasına rağmen bu yıl yapılan çalışmalarda gayet iyi neticeye vardıklarını vurgulayan Akınerdem, uyumlu çeşitleri Türkiye'de geliştirmek, ülkenin şartlarına uyumlu hale getirmek ve ticari üretim için çalışmalar yaptıklarını anlattı. Jet yakıtının çok özel bir yakıt türü olduğunu dile getiren Prof. Dr. Akınerdem "Özellikle Amerika ve Japonya bu konuda yaptığı çalışmalarda çok mesafe aldı.

Biz de geri kalmak istemedik. Bu bitki üzerindeki çalışmalarımızda henüz birinci yılımız. Şu anda ürünümüzü aldık ve elimizdeki tohumları çoğalttık. Bu bizim için büyük bir başarı. Tabi hiç bilmediğiniz bir çeşidi getirip burada üretiyorsunuz, karşılığında ne olacağını bilmeden ekiyorsunuz" diye konuştu.

2 bin metre rakıma kadar rahatlıkla yetiştirilebilir

Türkiye'de 2,5 milyon ton jet yakıtı kullanıldığını bildiren Akınerdem, şunları kaydetti: "Ketencik bitkisi en kötü, en kurak şartlara adapte olabilen, vejetasyon süresi de en kısa olan bitkilerden birisidir. O bakımdan rakımı 0'dan 2 bin metreye kadar olan yerlerde rahatlıkla yetiştirilebilir.

Eğer biz bunu çiftçiyi de tatmin edecek boyutta başarırsak üreticiyi, sanayiciyi, yatırımcıyı, hava yollarımızı, hatta hava güçlerimizi de tatmin edecek noktada bir maddi katkısı olabileceğini düşünüyoruz. Türkiye'nin biyojette önemli hedefleri olduğunu biliyoruz. Birkaç yıl içinde bu ürünün çiftçilere tohumluk olarak dağıtılmak üzere üretilebileceği kanaatindeyim. Özellikle kırsal kesimde, doğu bölgelerimizde ve vejetasyonu kısa olan bölgelerimizde üretilebilir. Biz bunu 1 milyon hektar alanda üretirsek 400 ile 500 bin ton biyojet yakıtı elde edebiliriz.

Bunun da maddi karşılığı en az 2 milyar liradır." Türkiye'nin hem yağ hem de enerji ithal ettiğini, yağ bitkilerinin ise her ikisi yerine kullanılabildiğini ifade eden Akınerdem, ketencik bitkisinin özellikle jet yakıtı olarak kullanılabilecek en avantajlı, en şanslı bitki olduğuna dikkati çekti. Bu sebeple ketencik üzerinde ısrarla durduklarını söyleyen Akınerdem şöyle konuştu:

"Asıl olan hammaddedir. Hammaddenin kaynağı da Türkiye'dir. Atıl bırakılmış arazilerimizi değerlendirme fırsatımız var. Biyoyakıtlar Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü olarak Türkiye ve dünyadaki gelişmelerle yasal düzenlemelerin bizatihi içindeyim. Hükümetle birebir çalışmalarımız var. Her şey yerli üretimin lehine gelişiyor. Yeter ki tohumunu üretelim, sonrasında çiftçimize bunu kabul ettirelim. Zaten pazarı var. Biz araştırmacılar olarak bu konuyu ülke gündemine taşıyacağız. Yeni çeşitlerle eğitimlerle araştırmalarla bunu kabul ettireceğiz. Zaten devlet buna hazır, ihtiyacı da var."