Milli Eğitim Bakanlığı, son günlerde sosyal medya mecraları başta olmak üzere yazılı ve görsel basının gündeminde yer tutan "okullarda temizlik hizmetleri" konusunda açıklama yaptı.
Bakanlığa bağlı 60 bin 487 okulun temizlenmesi ve temizlik malzemesinin tedarikinin, MEB tarafından yapıldığının belirtildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Okullardaki temizlik hizmetlerinin yürütülmesinde, hâlihazırda 49 bin 578 kadrolu temizlik personeli bulunmaktadır.
İstihdama katılımı artırmak amacıyla bu yıl başlatılan 'İşgücü Uyum Programı' kapsamında kadrolu temizlik personeline ilaveten yarı zamanlı 120 bin kontenjan ayrılmış ancak bahse konu programın bu yıl ilk kez uygulanmasından kaynaklı yeteri başvuru olmaması nedeniyle gecikmelere bağlı bazı sorunlar yaşanmıştır.
Söz konusu İUP programı kapsamında hâlihazırda 63 bin 777 personel görev yapmaktadır. Tedbir olarak ayrıca Bakanlığımızın girişimleri sonucunda "Toplum Yararına Program (TYP)" kapsamında 30 bin kontenjan daha tahsis edilmiştir ve bu personel bugün itibarıyla tam zamanlı olarak göreve başlamıştır.
Sonuç olarak 60 bin 487 okulumuzda şu anda;
49 bin 578'si kadrolu,
30 bini Toplum Yararına Program (TYP)
63 bin 777 İşgücü Uyum Programı (İUP)
kapsamında olmak üzere toplam 143 bin 355 temizlik personeli görev yapmaktadır. Diğer yandan İşgücü Uyum Programı çerçevesinde Bakanlığımıza tahsis edilen 120 bin kontenjanın tamamlanması süreci de halen devam etmektedir."
TEMİZLİK PERSONELİ SAYISI 143 BİN 355'E ÇIKARILDI
Böylece okullarda görevli temizlik personeli sayısının önceki yıllara göre artırılarak 110 binden 143 bin 355'e çıkarıldığının kaydedildiği açıklamada, "Yine bu bağlamda okullarımızın temizlik şartlarının uygunluğunu değerlendirmek üzere Bakanlığımız ve TSE tarafından yapılan eğitimlerle yetkilendirilen, hâlen sahadaki yaklaşık 8.000 "Okulum Temiz Tetkik Görevlileri" tarafından okullarımızın temizlik ve hijyen şartları bizzat yerinde tetkik edilmektedir. Geleceğimizin teminatı olan evlatlarımızın sağlığının korunması, her zaman öncellikli amaç ve görevlerimiz arasındadır.
Bakanlık olarak başta belediyeler olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarıyla hukuki sınırlar içinde karşılıklı çalışmayı önemsiyoruz. Ancak bu tavrın siyasi şov malzemesi yapılması şüphesiz etik değildir.
Herhangi bir protokol olmaksızın ve gerekli tedbirler alınmaksızın atılacak adımlar kamu hukuku açısından da yanlıştır. 2.217 okulun bulunduğu bir ilde 13 okulda sadece bir gün temizlik yapıp "ildeki bütün okulların temizliği her gün yapılıyor" görüntüsü vermenin asgari ahlaki ilkeler açısından sorunlu olduğu açıktır.
Bu tarzda hareket eden bazı belediyelerce, Türkiye genelinde "okullarda temizlik sorunu varmış gibi" gösterilerek ihtiyaç veya talep olmadığı hâlde ve usullere aykırı bir biçimde okullarımıza temizlik personeli ve malzemesi gönderilmek suretiyle algı operasyonu yapılmaya çalışılmaktadır.
Öyle ki öğrenci, öğretmen ve diğer çalışanlarıyla 20 milyonu aşkın bir camianın adresi olan eğitim kurumlarımızın bazılarındaki -asla arzu etmediğimiz- münferit olumsuz görüntüleri kullanmak suretiyle tüm okullarımızı ve yönetimlerini zan altında bırakan bu tutum, kamuoyunca "samimiyetten uzak siyasi bir şov ve hizmet götüremedikleri topluma karşı bir manipülasyon" olarak değerlendirilmektedir.
İlim ve irfan yuvaları olan okullarımızda hiçbir ad ve kılıf altında siyaset yapılmasına göz yummamız söz konusu olamaz. "Fikri hür, vicdanı hür" nesiller yetiştirmekle mükellef eğitim kurumlarımız; siyasete malzeme yapılacak yerler değildir. Herkesin bu konuda azami hassasiyet göstermesi en temel vatandaşlık görevidir" ifadelerine yer verildi.