Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen KCK davasının iddanamesinin içinde çok çarpıcı olaylar yer aldı. Özellikle 13 şüphelinin telefon kayıtları incelendiğinde milletvekilleri ile olan iletişimleri ortaya çıktı. Yapılan telefon dinlemelerine takılan milletvekillerinin kullandığı ifadeler de dikkat çekti. Bunlardan biri de Iğdır Milletvekili Pervin Buldan'a ait 2 Ekim 2011 tarihli tefelon görüşmesi oldu. Pervin Buldan, şüpheli BDP Van İl Başkanı Cüneyt Caniş ile yaptığı telefon görüşmesinde, hayatını kaybeden terörist için ambulans istedi. Terörist için de 'şehit' ifadesini kullandı.
İşte o görüşme:
CÜNEYT CANİŞ: Pervin Hanım merhabalar
PERVİN: Ha merhaba günaydın başkan
CÜNEYT: Günaydın
PERVİN: Kusura bakmayın ya erkendir biliyorum ama
CÜNEYT: Rica ederim
PERVİN: Ya bu Iğdır'da, Iğdır’lı arkadaş şehit düştü ya şeydeler şu anda Malatya'dalar
CÜNEYT: He
PERVİN: Eeee şey şimdi bu cenaze için ambulans lazım ama Van'dan gönderme imkanınız var mı?
CÜNEYT: Eee araç gitmiş mi acaba şey öyle şeyde mi
PERVİN: Gitti gitti dün akşam gittiler ordalar şu anda onlar. Aradılar zaten beni ambulansa ihtiyaç var
CÜNEYT: Anladım. Ben belediyeye söyleyeyim, Pervin Hanım ona göre
Hamile kadın çocuğunu düşürdü!
İddinamade yer alan başka bir çarpıcı iddia ise Van Belediye Başkanı Bekir Kaya ile ilgili. Savcılık, yapılan yasadışı, monotof kokteylli bir eylemde, Bekir Kaya'nın belediye araçları ile yolu kapattığını iddia etti.
İddinamade bu ifadeler şöyle yer aldı: "Akköprü Mahallesi Özgür Halk Derneğinde hazırlandığı anlaşılan molotofları ve havai fişekleri bulunan, yüzleri puşi ile kapalı olan ve eylem yapacakları açıkça belli olan eylemci grubu arkalarına alarak, bu grubun şehir merkezine kolaylıkla gelmelerini sağlamak suretiyle, molotoflu ve havai fişekli saldırıları gerçekleştirmelerine ortam hazırlamışlardır. Yüzleri puşili, elleri molotoflu bir grubun önünde bir belediye başkanının öncülük ederek caddeye bu kalabalığı getirmesi, daha sonrada bu kişiler tarafından kolluğa, kamu binalarına ve araçlarına taşlı ve molotoflu saldırı yapılması ile belediye başkanının icra ettiği kamu görevi arasında nasıl bir ilgi olabilir? Daha da ötesi bir belediye başkanının bu olaylar sırasında belediyeye ait iş makinalarını caddeye çıkararak yolu trafiğe kapatması, bunun sonucu olarak yaralılara müdahale edecek ambulansın girmesine mani olması, keza atılan molotoflar sonucu sivil, kamu bina ve araçlarında meydana gelen yangına müdahale eden itfaiyeye engel olarak sivil vatandaşların alevler içerisinde kalmasına ve yaşadığı korkunun etkisiyle hamile bir bayanın çocuğunu düşürmesine sebebiyet vermesi, herhalde Belediye Kanunundan kaynaklanan yüküklülükleri veya Kürt kimlıği, Kürt Kültürü, Kürt Dili adına değil her türlü kural ve ahlaktan yoksun terör örgütünün amaç ve beklentilerine uygun bir çizgide hizmet edilmesidir."