Mimarlar Odası Başkanı Gürol Ustaömeroğlu, Kdınlar halinin yıkılması ve Mumhane önü - Yenicuma yolu ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Ustaömeroğlu yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
"Trabzon'u anlatan gezginler, Semerciler Yokuşu ile Sekiz Direkli Hamam arasındaki bölgeyi Trabzon Çarşısı olarak belirtirler. Bu bölgenin belli sokaklarında farklı ürünlerin satışı yapılmaktadır. Bir çok meydanın motorlu araç trafiğinden arındırılarak yürüme alanına dönüştürüldüğü günümüzde bu bölge doğal hali ile otomobil tehlikesi olmadan rahatça yürünülen ve alışveriş yapılan bir bölgedir.
Semerciler Yokuşu'ndan başlayıp Sekiz Direkli Hamam ile sonlanan bu alanı gezen insanlar giyim-kuşamdan tarım araçlarına, mutfak eşyalarından dantel örgülere, her tür kumaşa, ayakkabıya, kuşyemine, deniz ürünlerine, Cami Boğazı Peyniri'ne, mor patatese kadar bin bir çeşit ürünü satın alma şansına sahiptir. Kıyılmış Bitlis Tütünü, Kalkanoğlu Pilavı, geleneksel Trabzon Ekmeği ve peynirlisi bu bölgededir. Burası Trabzon Yaşam Kültürü'nün merkezidir.
Mumhaneönü Meydanı asırlardır kullanılan bir meydandır, bu bölgenin kalbidir ve ana yürüyüş aksını Kadınlar Hali'ne bağlamaktadır. Kadınlar Hali, Doğu Karadeniz'in hiç bir kentinde ya da kasabasında olmayan alışveriş yeri ve Trabzon'un eşsiz değeridir. Burada yerel sebze ve meyve ürünleri bizzat üretici kadınlar tarafından satılmaktadır. Oraya giden bir yabancı bu ürünlerin yanında Trabzon Kadınları'nın giyim, şive ve davranış özelliklerini de görmekte ve tanımaktadır. Burası yerel bir tarım müzesi gibidir. Kadınlar Hali'nin altında ise Doğu Karadeniz'in yayla, köy ve fabrika ürünü tüm peynir çeşitlerinin satıldığı dükkanlar sırası bulunmaktadır.
İyi niyetle, kente fayda adına Mumhaneönü'nden başlayıp Yenicuma Yönüne planlanan taşıt trafik yolunun bu yaşam kültürü merkezine telafisi mümkün olmayacak bir tahribat yapacağı endişesini taşımaktayız. Çünkü kentsel planlama bir bütündür. Çevresel, antropolojik, kültürel faktörler göz ardı edilmemelidir.
Öncelikle tarihte Trabzon Çarşısı olarak adlandırılan ve yaya olarak kullanılan bu bölge tam ortadan ikiye bölünmüş olacaktır. Yoğun taşıt trafiği ile yaya trafiği karışacaktır. Kemeraltı ve Çarşı Camii ile Pazarkapı Camii birbirinden kopacaktır. Tarihsel, kültürel ve turistik değere sahip bir çok işletme ticari aktivitesini kaybedecektir.
Yapılacak olan yol Asırlık Mumhaneönü ile Anadolu'nun en küçük meydanı olan Sakız Meydanı'nı yok edecektir. Gelecek kuşaklar taşıt trafiği uğruna bu asırlık alışveriş merkezi olan Trabzon Çarşısı'nın feda edilmiş olmasını hoş görmeyecekler, bizleri tartışacaklardır.
Atatürk Alanı'nı yaya trafiğine kazandırıp övgü alan belediyemizin yukarıda sözünü ettiğimiz asırlık alanla ilgili yol projesini tekrar gözden geçireceğine olan ümidimizi korumak istiyoruz. Bütün meselenin taşıt ya da yaya mutluluğu arasında bir karar verme meselesi olduğunu, Atatürk Alanı'nda başarılan ve Maraş Caddesi'nde de düşünülen yaya mutluluğunun bu asırlık bölgede sonlandırılmaması gerektiğine inanıyoruz."