Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan aday adaylığı gündeme gelen Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, merak edilen soruları yanıtladı.
Haber61 Yayın Yönetmeni Levent Ustabaşı ile Külliye’de makamında bir araya gelen Oktay Saral, Cumhurbaşkanım onay verirse aday olacağının altını çizdi.
* (Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı olduğunuz doğru mu? sorusuna Ben şunu söylüyorum. Her Trabzonlu gibi aklı başında aklı selim Trabzon’umuza bir Trabzon’un uşağı bir Trabzon’un evladı, çocuğu olarak bir katkıda bulunmak, hizmetkar ruhuyla, orada Trabzon’u dünya kenti yapabilmek, Trabzon’u öteye taşıyabilmek isterim. Bizim için önemlidir bu..
* Orada aday olmayı arzu eden herkes, Trabzon’a efendim birşeyler vermeyi, halkla şehri buluşturmayı, bütünleştirmeyi, şehri geleceğe taşımayı düşünen bir sürü arkadaşımız var. Allah iyi niyeti olanların yardımcısıdır. Neticede Trabzon’u bin kişi ister, bir kişiye nasip olur.
* Dolayısıyla bize de büyükşehir belediye başkan adayı olmamız hususunda çok teveccüh var. Her gittiğimizde insanımızla buluştuğumuzda, cenazesinde, düğününde ilgi alaka gösteriyorlar.
* Garanti diye bir şey yok. Ben şu anda Cumhurbaşkanı Başdanışmanıyım. Ben kendi fevri adımlar atarak, efendim ‘adayım’ deme, lüksüne sahip değilim. Şayet Cumhurbaşkanımızın Trabzon’u ne kadar sevdiğini, önem verdiğini hepimiz biliyoruz. Derseki; ‘Oktay kardeşim gel Trabzon’un sana ihtiyacı var seni Trabzon’a gönderiyorum. Hadi bakalım alnının akıyla inşallah Trabzon’un sorunlarını kronik problemlerini çözecek bir yapıya sahipsin, halkla iktisadın, ilintin gayet iyi bu görevi sana tebliğ ediyorum’ dedikten biz seve seve geliriz.
* Benim tabiki şehrim burası… Trabzon’un tohumundan çekirdeğinden yetişmiş bir insanım, Trabzonlu olup da Trabzon’a sırtını dönecek halimiz yok. Görev tebliğ edildiğinde seve seve yaparım.
* Bir gazeteci arkadaşımız bizi aradı; ‘Trabzon’da efendim bir sürü isim var adaylık için, sizin isminiz de geçiyor. Sosyal medyadan olsun, mesajla olsun, bizati gelerek olsun bize gelerek ‘biz Oktay Saral’ı diyenler var. Siz Trabzon’a aday olacak mısınız? Ne düşünüyorsunuz?’ diye soru soruldu. Bizde dedikki yani tabiki Cumhurbaşkanım izin verdikten sonra ‘olurum’ dedim. Ben Cumhurbaşkanımın emrindeyim.
* Herkes Cumhurbaşkanımızdan ışık bekleyecek tabiki. O bu partinin lideridir. Bu Türkiye’yi 16-17 yıldan beri yöneten bir insandır. Öyle gönüllerde taht kurmuşturki, kalplere gönüllere cemre olarak düşmüş bir insandır. Yani İstanbul’u yönetmiş bir insandır. Dolayısıyla İstanbul’dan sonra Trabzon vardır sayın Tayyip Erdoğan’ın gönlünde kalbinde… Tabiki hepimizin kendi iradesi var. Biz cüzi irademizin, bir de tabi bağlı olduğumuz bizi buraya getiren ve bize görev tevdi eden ve o noktada çalışan bir insanım. Ben ona rağmen çıkıp adayım deme lüksüm yok. Başkaları diyebilir Trabzon’da, kendi iradesinde kendi işinde gücünde olan kendi patron noktasında vasfa sahip olan çıkıp bunu söyleyebilir. Ben bu şekilde ‘gemileri yaktım Trabzon’a adayım’ diyemem. Ben bunu yapamam. Ha bana gazeteci kardeşim, soru sordu tabiki dedim. Benim Cumhurbaşkanım bana derse yaparım dedim. Ben ona rağmen çıkıp adayım diyemem. Başkaları diyebilir. Kendi işinde gücünde olanlar der.
* Herkes aday olacaktır. Hepsine saygı duyuyorum. Hepsi Trabzon’a hizmet yapma sevdasındadır. Trabzon insanı zor bir şehirdi. Trabzon insanı kaliteli insandır, bunun yanında zorudurda.. Bunun yanında Trabzon’da görev yapmak varya adamın ömründen ömür alır. İnsanlar bunu bilerek Trabzon’un sorunlarıyla boğuşacak. Bunu biliyorum, yoksa benim rahatım yerinde. Ha ben makam olarak da üst düzey bir görev yapıyorum şu anda. Ama benim şehrim burası, benim hayalimde dünyamda Trabzon’u layık olduğu yere, bir dünya kenti, ağızdan çıktığı gibi değil, ağızdan çıkıp kalple bütünleşecek, pratiktede gerçekleşecek bir Trabzon düşlüyorum. Trabzon fasih bir daire içerisine sıkıştırılmış, günü birlik geçiştirilen bir yer olmuş. Ben Of Belediye Başkanı iken de düşünürdüm Trabzon’a aday olmayı. Ben niye gizli saklı konuşayım. Tabiki olmak ister arzu ederdim. Ben ilk okul 5’ten beri içindeyim siyasetin. Bu düşünceyle yola çıkmış Trabzon’da çok değerli arkadaşım var. Aday olarak isimleri geçen. Anket yapılacak. Milletin huzuruna çıkılacak. Yoksa tepeden inme paraşütle olmayacak.
* Recep Tayyip Erdoğan, Sayın Cumhurbaşkanımız beni biliyor tanıyor. Bende biliyorum yapısını.. Trabzonla ilgili bağımı, iltisakımı biliyor. Trabzon’dan bağımsız bir insan değilim. Trabzonla etle tırnak olmuş bir insanım. Trabzon aidiyeti taşıyorum. Beni halkın huzuruna getirecek diğer adaylarla birlikte. Netice kimsenin kimseye ön yargılı olmasına gerek yok. Halkın istediği, benimsediği isim öne çıkacak. Anketler, istişareler belli başlı şeyler devreye girilerek ölçülecek ortaya çıkarılacak. Mevcut aday adayları içerisinde en iyisi en doğrusu gelecek Trabzon’un başına. Ben olurum olmam hiç önemli değil ben buna yürekten inanıyorum.
* Ben adayım ben aday adayıyım demedim. Kendim çıkıp fevri olarak açıklama yapmadım. Bana soruldu. Sadece sorulan soruya bende cevabını bu şekilde verdim. Cumhurbaşkanımız müsade ederse olur dedim.
* (Saral soyadı size avantaj mı sağlar dezavantaj mı? sorusuna) Niye soyadımızı kendimiz seçmiyoruz ki.. Saral soyadının dezavantaj neden sağlasın. Benim için önemli olan insani kimliğimdir. Benim insanlığımdır. Vicdanımdır. Benim insanlarla olan hemhaliliğimdir. Soyad nedir ya? Soyad asil bir soyad. Ben o asildir bu değil demiyorum. Ben her soyada saygı duyarım. Soyadımdan hiçbir zaman güç almadım. Soyadımı kendim tercih etmedim ki soyadımdan güç alayım. Beni Allah öyle lütfetti, Saral anne babadan dünyaya getirdi. Benim insanlığım adamlığım kişiliğim, kimliğimdir insanların gözünde. Soyadımı da o şekilde taşıyabiliyorsam ne mutlu bana. Onun için Saral soyadının bana avantajlığı dezavantajlığı diye birşey ben kabul etmiyorum. Ben insanım. Trabzon’da 45 yıl ömrüm geçmiştir.
* (Trabzon’un kronik sorunları neler? Sorusuna) Valla Trabzon kabuğunu aşamamamış bir şehir. Aştırılmamış bir şehirdir. Trabzon’un bir takım efendileri var. Küçük olsun benim olsun ben idare edeyim diyen beyaz adamları var. Bu beyaz adamları Trabzon’un büyümesini engelliyor. Şimdi eğer bir yerel yönetici bu zinciri prangaları koparmazsa, yok etmezse onlara boyun eğer. Trabzon’un en önemli sorunlarının başında asayiş ve güvenlik sorunu vardır. Bu çok önemlidir. Bu sadece emniyete tevdi edilecek bir şey değildir. Trabzon günü birlik idare edilen bir şehir haline dönmüştür.
* (İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Trabzon vekilliği dönemi ve Trabzonlu oluşu hatırlatılmasına) Ben demek istediğim bu değil. Tabiki emniyet müdürleri yapılması gerekeni yapıyor ama bir kere Trabzon insanına siz bir vizyon vereceksiniz. Bir ufuk çizeceksiniz. A’dan Z’ye bir belediye başkanı olarak o şehrin herşeyisiniz siz. Şehreminisiniz. Asayişinden, ekonomisindeni, güvenliğinden.. Efendim sanayisinden, kültüründen, turizmindende.. Herşeyisiniz siz. Tabiki birilerine görev verilmiştir. Görev ayrılık noktası elbette vardır. Ama siz belediye başkanı olarak Trabzon’un herşeyinden sorumlusunuz. Gerekirse emniyetiyle, turizmiyle herşeyiyle.. Bir takım şeyleri ilgilerine verip ilgilenmez alakadar olmazsanız bir takım önemli kendi dünyasındaki işlerini bir takım kavgalarla farklı iştigallerle insanı umursamaz hale getirirseniz insanımız bir çare kalır şehremin olarak bildiği her sorununa çare bulacak olan insanın yanına gidemezse o insanın dünyası yıkılır başka çareler arar.
* Trabzon’u yanına alarak, insanımızın gönlüne can suyu vererek, etle tırnak olabilecek şekilde kenti yöneteceksiniz. Trabzon’da ha hizmet yapılmadı mı? Elbette yapıldı. Ben burada gelen bütün belediye başkanlarımızın kendilerince yaptıkları katkılar var.
* Trabzon’da beyazlar dediklerimiz adam seçiyorlar. Ben bunun önüne geçerim. Ben Trabzon’u yönetmek isterim. Benim hayatım düşüncem herşeyim ortadadır. Ben bu yapıyı kırarım. Ben bu kavgayı yaparım. Küçük olsun benim olsun diyenlerin yapısını kırarım.
* Kendini Trabzon’da insanlara sevdireceksin. Seni sevdikleri için oraya getirdi insanlar. Sen o sevgiye ihanet edemezsin. Kimse bunlar. Ha belediye başkanı ha başka birisi. Oradaki inanlara karşı sorumlusun. Ben 5 yıl geldim buraya. Günümü gün yapayım. İnsanımız ne dedi ne yaptı umrumda olmasın olmaz! Açtı açıkta kaldı, problemi sıkıntısı var. Efendim bunlardan bahane beni ilgilendirmez diyemezsin. Zaten bunu Cumhurbaşkanımız istemez. Asla kabul etmiyor. Ahlak ve tevazu diyor.
* Trabzon’dan bana yığınla geliyor. Sorunlar, problemler. Derdine çare olmak için elimden geleni yapıyorum. Bakın ben 24. Dönem İstanbul Milletvekilliği yaptım. Hayır ben Trabzon milletvekilliği yaptım. İstanbul rahatlığını hiçbir zaman yaşayamadım. Dertleri sorunları kurumlarca çözülüyor. Onlar sadece hal hatır için arıyorlar. Ama Trabzon’dan gelenler özel, genel sorunları sıkıntılarını yakınen dinledim gördüm uğraştım çözüm için biliyorum. Olacak, olmayacak ne kadar talepleri ihtiyaçları varsa biliyorum halletmeye çalıştım. 4 yıl inanın o mecliste bile sorunlardan dolayı genel kurula giremediğim zamanlar olmuştu. Belki ondan dolayı da milletvekili olamadım. Valla.
* Ben öyle hayal ediyorumki; Trabzon’un ali menfaatleri, Trabzon’un geleceği hususunda gerçekten kararlı azimliyseniz Trabzon’a ait tüm kurumları başta valilik olmak üzere yanınızda bu sorunlara birlikte ortak hareketle çözersiniz. Nefsane çatışma olmayacak. Trabzon’da öyle bir insan yapısı varki; görünürde bir birine dostmuş gibi geliyorsunuz dostmuş gibi görünüyorlar arkadan dolaplar dönüyor. Bu Trabzon’da çok. Kimse melek değil. Amma eğer hizmetkarlık ruhu ruhu terazinin bir köşesine koyulursa bir de nefsane arzuların, kendi menfaat ve geleceğinle ilgili tüm fikirlerin terazinin diğer kefesine koyulursa diğer kefe ağır basmalıdır. Mevcut yapıdan bahsediyorum isim vermiyorum. Trabzon’da nefis çatışmaları var. Bireyselcilik çok var. O kadar ben olayım ben başarının sahibi olayım hep ben olayım Trabzon’a ciddi zarar veriyor. Ben çatışmaları yaşanıyor. Bu da kente zarar veriyor. Nefsimizi ayaklar altına alalım. Bunu yıkmak bireyselciliği yıkmak belediye başkanının elindedir. Bunu o sağlayacak. Onu yaptım, bunu yaptım değil. Projeler yürür. Önemli olan burası. Trabzon normal bir şehir değil. Bunu bilirsen çok yol katedersin.
* (Ortahisar Belediyesi ile Büyükşehir arasında hep bir didişme oldu. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? sorusuna..) Maalesef. Kulalarımız sağır değil. Bizde duyduk. Bazı şeyler geldi kulağımıza.
* (AK Parti Trabzon’da Büyükşehir ve Ortahisar Belediye başkan adaylarını belirlerken her iki kurumun anlaşabileceği birlikte çalışabileceği isimler üzerinde durur mu? Sorusuna ) Benim adaylığım konusunda şu cevabı verebilirim; Eğer Allah bana nasip ederse, bu görev verilirse bana ben Oktay Saral olarak, ben geniş bir insanıdır. Bir takım hassasiyetlerim var tabi kızarım. Ama hizmet için küsmek, darılmak, karşımdaki ile sorun yaşayıp hizmeti aksatma gibi bir şekle girme noktasında asla benim bir şeyim olmaz. Trabzon’u yönetmek kolay değil. Trabzon çok zor çileli bir şehirdir. Bir takım güçlerle savaşarak yol almayı gerektiren bir şehirdir. Var heryerde var bu. Bugün dünyayı Turmp mu yönetiyor? Yok. Sermayeler, para baronları yönetiyor. Trump işin başına gelmeden önce neler diyordu şimdi neler diyor. Delimidir akıllımıdır çözemiyorsunuz. Bu macro ölçekte bir örnek. Mikro ölçekte bir takım yerlerdede bu vardır. Ama bu Trabzon’da daha hakim bir pozisyondadır. Gözükmez kendini belli etmez ama idare etme noktasındadır. Ben hissediyorum. Trabzon Trabzonlularındır. Bu nedenle Trabzon’un sorunlarından uzaklaşılıyor. Onların menfaatleri, kendi işleri öne çıkıyor.