Eğitimde kargaşa bitmek bilmiyor. Her gelen bakan eğitimi sil baştan değiştirmeye çalışıyor. Öğrenciler, öğretmenler, veliler artık isyan etme noktasına geldiler.
Son dönemde öğretmenlerin en büyük şikayeti ek ders ücretleri dağılımda yapılan yeni düzenlemeydi. Sınıf öğretmenleri ve branş öğretmenleri arasında zaman zaman atışmaların da yaşandığı bu dönemi geride bırakmadık ki okul öncesi öğretmenleri de isyan etti.
Okul Öncesi eğitime daha çok önem verileceğini sinyalleri Milli Eğitim eski Bakanı Ömer Dinçer döneminde verilmişti. 4+4+4 eğitim sisteminin hayata geçmesi ile birlikte okula başlama yaşı 5 yaşa kadar çekilmiş 5 yaşın altındaki çocukların da okul öncesi eğitim kurumlarına gönderilmesi için çeşitli çalışmalar yapılmıştı.
Bu durum okul öncesi öğretmenlerini oldukça heyacanalandırmış fakat günler geçtirkçe kendilerini mutlu edecek hiç bir olumlu gelişme yaşanmadı.
Dinçer’den sonra Milli Eğitim Bakanlığı görevine getirilen Nabi Avcı’nın da okul öncesi öğretmenlerin özlük hakları ile ilgili somut bir adım atmamış olması, okul öncesi öğretmenlerinin umudunun giderek zayıflamasına neden olmdu.
Sınıf öğretmneleri ile eşit tutuluyorlar ama...
Sınıf öğretmenleri ile aynı statüde görülmesine rağmen çalışma şartlarının daha ağır olmasından yakınan okul öncesi öğretmenleri, çalışma saatlerinin tam karşılığı ücretm alamamaktan da şikayetçi. Haklarının güvence altına alınmasını isteyen okul öncesi öğretmenleri, Milli Eğitim Bakanlığı’nın konuyu derhal gündemine alıp kalıcı bir çözüm getirmesini bekliyorlar.
Bu duruma isyan eden bir Okul Öncesi Öğretmeni okuyucumuz Milli Eğitim Bakanlığına sitemini şu ifadelerle dile getirdi:
‘Okul öncesi eğitimi öğretmenleri 50 dk derse girip 40 dakikanın ücretini alıyorlar. özlük hakları sınıf öğretmenleri ile aynı olan fakat hergün 50 dk fazladan derse girmeye zorunlu tutulan okul öncesi öğretmenlerinin bu hakları son yapılan yönetmelik ile düzeltilecek mi?’
Milli Eğitim Bakanlığı’nda yapılan değişikliğe rağmen henüz bu sorunun cevabını alamayan okul öncesi öğretmenlerinin isyanı daha da büyüyecek gibi görünüyor.
Milli Eğitim Bakanlığı döneminde Ömer Dinçer, ‘Mutlu öğretmen, mutlu öğrenci için çalışıyoruz’ demişti fakat sorunlar düzeleceğine daha da derinleşmişti.
Sorunların daha da derinleşmemesi için, başta okul öncesi eğitim öğretmenleri olmak üzere tüm öğretmenlerimiz mutlu edilsin ki o öğretmenlerin yetiştirdikleri nesiller de mutlu olsun.
Eğitimin temellerinin atıldığı okul öncesi eğitimin bel kemiği olan öğretmenlerimizin sorunlarının en kısa sürede çözüme kavuşmalı ki eğitimin diğer sorunları da kademe kademe aşılabilsin.