Adana’da bölücü terör örgütü PKK’nın şehir yapılanması içinde oldukları ve eylemleri organize ettikleri gerekçesiyle gözaltına alınan 1’i kadın 7 kişinin bazı eylemlerde hedef şaşırtmak için terör örgütü DEAŞ militanlarının kılığına girdikleri ortaya çıktı.
Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekipler, terör örgütü PKK’nın şehir yapılanmasına yönelik 28 Aralık’ta Yüreğir’e bağlı 3 ayrı mahallede operasyon başlattı. Daha önceden belirlenen adreslere, özel harekat ekiplerinin de desteğiyle şafak vakti baskın yapıldı. Kapılar, ‘koçbaşı’ ile kırılarak evlere girilip arama yapıldı.
Operasyonda, Halime K., Şahin O., Hamdi Ç., Yakup K., Erkan İ., Hakan Y. ve Resul K. adlı şahıslar gözaltına alınırken, yapılan aramalarda da çok sayıda örgütsel dokümana el konuldu. Yürütülen soruşturmada da haklarında daha önceden ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan dosyası bulunan bu isimlerin, kentteki korsan gösteri ve eylemleri organize ederek, bunlara bizzat katıldıkları belirlendi.
2012 yılında Yüreğir Belediyesi’ne ait iş makinelerinin ateşe verilerek yakılmasını da yine bu kişilerin organize edip, talimatını da bizzat verdikleri öne sürüldü. Şüphelilerin, kentteki bazı eylemlerinde deşifre olmamak ve hedef şaşırtmak için bir diğer terör örgütü DEAŞ’ı kullanıp, kendilerini kamufle ettiklerini ve adeta bir ‘DEAŞ üyesi’ gibi hareket ettikleri de ortaya çıktı. Gözaltına alınanlar arasındaki bazı şahısların, tıpkı DEAŞ’lı teröristler gibi giyinip, uzun sakallar bırakması da dikkat çekti.
Bombacı kadın da eylemi başörtülü yapmıştı
Adana’da 24 Kasım 2016 tarihinde valilik personel oto parkına bomba yüklü otomobil bırakıp patlatan ve 2 kişinin ölümüne 33 kişinin yaralanmasına neden olan "Hejer" kod adlı Çiçek Karabulut’un da normalde başı açık olmasına rağmen eylem günü başörtüsü takıp eylemi gerçekleştirdiği ortaya çıkmıştı. Karabulut, olaydan 2 yıl sonra Mardin’in Midyat ilçesinde çıkan çatışmada ölü olarak ele geçirilmişti.
Emniyette 5 gün boyunca sorgulanan zanlılar, önce Adana Adli Tıp Birimi’nde sağlık kontrolünden geçirildi, ardından da adliyeye sevk edildi. Burada savcıya ifade veren zanlılar, tutuklanmaları talebiyle sevk edildikleri nöbetçi mahkemede ‘adli kontrol’ şartıyla serbest bırakıldı.