"Ramazanda kılınan teravih namazı egzersiz gibi"

Medical Park Trabzon Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Kadir Göde, Ramazan ayında egzersiz yapılması konusunda uyarılarda bulunurken, Ramazan ayına özel olan teravih namazlarının bu açıdan eşi bulunmaz öneme sahip olduğunu söyledi.Dr. Gö

Medical Park Trabzon Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Kadir Göde, Ramazan ayında egzersiz yapılması konusunda uyarılarda bulunurken, Ramazan ayına özel olan teravih namazlarının bu açıdan eşi bulunmaz öneme sahip olduğunu söyledi.

Dr. Göde, ”Günlük hareket alışkanlıklarının birden bire değiştiği Ramazan ayında, gündüzleri hareketsiz geçirmek birçok kişi için kaçınılmazdır. Oysa Ramazan’da yapılacak doğru egzersizler ile bu durumun önüne geçilebilir. Özellikle Ramazan’da spora ara verilmemesi gerekir” diye konuştu.

Özel egzersiz programı ile oruç tutarken nasıl sağlıklı ve formda kalınabileceğini anlatan Dr. Göde, ”Oruç tutanlara iftardan 2 saat sonra aerobik, nefes alıp-verme egzersizleri ve yürüyüş gibi hafif sporlar yapmalarını öneriyoruz. Hafif tempoda yapılan spor hazmı kolaylaştırarak metabolizmayı dengede tutmaya yardımcı oluyor. Örneğin Ramazan ayına özel olan Teravih namazları bu açıdan eşi bulunmaz öneme sahiptir. İftar sonrası ortalama 2 saat içerisinde kılınan yaklaşık 45 dakikalık bu namaz, bir nevi çeşitli egzersiz tiplerini birleştiren ideal bir egzersiz programı mahiyetindedir” şeklinde konuştu. 

Ramazan ayında oruç tutan insanların 17-18 saat aç kaldıktan sonra yemek yediğine işaret eden Dr. Göde "Hareketsizlik metabolizmayı yavaşlatıyor. İftarda ağır ve yağlı yemekler sonrası durum da bazı kişilerde kilo artışına yol açabiliyor. Kilo artışı da zaten hareketsiz olan vücutta kas ve eklem ağrılarına yol açabiliyor. Aç ve tok karnına sporu tavsiye etmiyoruz. Yemek yedikten en az 2 saat sonra egzersiz yapılmasında yarar var. Koşma yerine yürüme, ağır yorucu egzersizler yerine kendi vücut ağırlığınızı kullanarak yaptığınız egzersizler tercih edilebilir. Bu süreçte, bütün gün susuz kalan vücutta kasılma ve kramplar olmasını istemiyorsak, iftar ve sahur arasında bol sıvı almalıyız. Oruç tutanlar, çok fazla karbonhidrat, yağ ve su kaybedeceklerinden ağır sporlardan kesinlikle kaçınmalıdır. Günlük işlerimizi yapmayı sürdürmeye çalışmalıyız.

Eğer oruç tutuyorum diye günlük hareketlerinizi de sınırlarsanız kas kayıpları yaşayabiliriz. Bu da zaten açlıktan yavaşlayan metabolizmayı iyice yavaşlatır ve kilo almamıza neden olur. Ayrıca iyi bir egzersiz kapasitesi için sahura kalkarak öğün sayımızı arttırmalıyız. Özellikle sahur sonrası, dinç vücutla yapılabicek 1 saati geçmeyen sabah yürüyüşü çok faydalıdır. Bunun yanında herkesin spor yapmadan önce herhangi bir rahatsızlığının olup olmadığını kontrol ettirmesinde yarar var. Özellikle astım, kalp ve şeker hastaları çok dikkatli olmalıdır. Bundan dolayı spor yapmadan önce sağlık kontrolünden muhakkak geçilmelidir” uyarısında bulundu.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri