Taraf'ta yer alan habere göre; Seçim meydanlarında, muhalefet partilerinin liderlerine “cibilliyetsiz”, “yalancı”, “vatan haini” gibi sıfatlarla hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, son dönemde içinde “saray” sözcüğü geçen hemen hemen her haber için suç duyurusunda bulunmaya başladı.
Taraf Gazetesi de, bu suç duyurularından nasibini aldı. Geçen hafta, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadının “ekonominin başına geçirileceğini”, “muhalif sermayeye de el konacağını” anlatan kulis haber için, Saray suç duyurusunda bulundu. Saray’ın suç duyurusunu jet hızıyla işleme koyan İstanbul Anadolu Cumhuriyet Savcılığı da, Taraf hakkında Cumhurbaşkanı’na hakaretten soruşturma başlattı.
YANDAŞA SORUŞTURMA YOK
AKP Hükümeti’ne yakın medya kuruluşlarında bir süredir 7 Haziran seçimleri sonrasında, muhalif sermayeye el konulacağına ilişkin haberler ve köşe yazıları yayınlanıyor.
Söz konusu köşe yazılarına ve haberlere Cumhurbaşkanlığı’ndan, Başbakanlık’tan ve AKP’den hiçbir yalanlama gelmedi. Taraf Gazetesi de, hükümete yakın medya kuruluşlarında yer alan söz konusu iddiaları araştırdı. Ve 7 Haziran seçimleri sonrasında AKP Hükümeti’nin paralel yapı ile mücadele çerçevesinde ekonomi yönetiminde bazı değişikliklere gitmeyi planladığını belirledik. Ve bunları, “Saray’dan üç aşamalı plan” başlığı altında kulis haber olarak okuyulara duyurdu.
Haberde, ekonominin başına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’ın getirilmesinin, bir çok ekonomi bürokratının görevden alınmasının ve muhalif medya başta olmak üzere bazı sermaye gruplarına da paralel yapı ile mücadele çerçevesinde el konmasının öngörüldüğü ifade edildi.
SEN MİSİN BUNU YAZAN
Her fırsatta, “Dünyanın en özgür basını Türkiye’de” açıklaması yapan Erdoğan, bu haberde şahsına hakaret edildiğini öne sürerek, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
Avukatı Ahmet Özel aracılığı ile yapılan suç duyurusundaki jet işlemler ise adeta yargı tarihine geçti. Şikayet konusu olan haber 4 Mayıs tarihinde gazete yayınlandı. Avukat Özel, 7 Mayıs’ta suç duyurusunda bulundu. Savcılık aynı anda soruşturma açtı. Üç günde tüm yazışmalar tamamlanarak soruşturma gazeteye 12 Mayıs’ta tebliğ edildi. Tebligat, haberi kaleme alan Ankara Temsilcisi Hüseyin Özay’a yapıldı. Yani, halka açık şirketlerin el konulacağını öne süren yandaş gazetecilerle ilgili tek bir işlem yapmayan yargı sistemi, muhalif medya organları ile ilgili yapılan şikayetlerde ise jet hızıyla çalışması dikkat çekti.
7 AYDA 236 KOVUŞTURMA
Öte yandan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Saray’a “çıkması” ile birlikte açılan hakaret soruşturmaları gündemden düşmüyor. Bu süreçte, öğrenciler, öğretmenler, kamu görevlileri hakkında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaretten dava açıldı. Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre, Erdoğan’ın Ağustos-Mart dönemini kapsayan 7 aylık dönemde 236 kovuşturma izni talebi geldi. Bu taleplerden 105’i hakkında kovuşturma izni verildi. Aynı dönemde 8 kişi tutuklandı.
Son iki aylık dönemde ise açılan soruşturmaların sayısı tam olarak bilinmiyor. Ancak çok yüksek olduğu için kamuoyuna açıklanmadığı öne sürüldü. Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı döneminde ise toplam bin 359 kovuşturma izni talebi geldi. Bu taleplerin 545’ihe kovuşturma izni verildi. Gül’ün, 7 yıllık Cumhurbaşkanlığı döneminde hakaretten tek bir kişi tutuklanmadı.