AK Parti'nin kurucularından Abdüllatif Şener, "Şimdi Anayasa’da yapılan değişiklikle devletin yürütme, yasama ve yargı erki arasındaki denge, kontrol ve fren sistemi kaldırılıyor.
Bunu kaldırdığınız zaman devlete ait bütün yetkileri bir kişiye verdiğiniz zaman o devlet iniş aşağıya giden freni patlamış kamyona benzer. Kimi ezeceği, nereyi dağıtacağı, nerede patlayacağı hiç belli olmaz" dedi.
Abdüllatif Şener, Karabük’ün Safranbolu İlçesi’nde Atatürkçü Düşünce Derneği Şubesi tarafından bir çay bahçesinde düzenlenen ‘Anayasa’ya neden hayır diyoruz?’ konulu toplantıda konuştu. Şener, devletin erklerinin bağımsız olduğunu ve bu erkler arasında da belli bir denge, kontrol ve fren sistemi olması gerektiğini söyledi. Şener, yeni anayasada bu denge, kontrol ve fren sisteminin kaldırıldığını belirtti. Şener, şöyle konuştu:
"Bir bakacaksınız ki memlekette veli rüzgarlar esecek. Allah’ın bir 'Veli' kulu gelecek Cumhurbaşkanı olacak ve bu değişiklikteki bütün yetkileri o kullanacak. Ama bir bakacaksınız ki memlekette deli deli rüzgarlar esmeye başlayacak. Allah’ın deli bir kulu gelecek Cumhurbaşkanı olacak ve sonra bu yetkilerin tamamını o kullanacak. Bazıları diyor ki 'Ama kardeşim bu millet akıllıdır, milletimiz zekidir, çalışkandır. Hiç Allah’ın deli bir kulunu tutar da Cumhurbaşkanı seçer mi?’ Ama hepimiz biliyoruz ki bu memlekette öyle deliler var ki, yetkiyi eline geçirinceye kadar deli olduğunu kimse anlamaz. Zaten bu kadar yetkiyi Veli’ye versen deli yaparsın, bir deliye verirsen zır deli yaparsın zır deli."
'CUMHURBAŞKANI YARGIYA HÜKMEDECEK'
Anayasa değişikliğiyle Cumhurbaşkanının tek başına hükümet olacağını söyleyen Şener şöyle devam etti:
"Meclis hükümeti denetleyemeyecek ama Cumhurbaşkanı tek başına Meclise hükmedecek. Aynı zamanda Meclis, Cumhurbaşkanının istemediği kanunları çıkaramayacak ama Cumhurbaşkanı 600 milletvekilinin çıkarttırmadığı kanunları Cumhurbaşkanlığı kararnameleri adı altında tek başına çıkaracak.
Türkiye’nin genelindeki bütün yargı mensuplarına talimatlar yağdıracak, yargıya hükmedecek. Herkesin cebindeki paranın yıllık kazancının yüzde 30’unu harcayacak. Buna karşılık Cumhurbaşkanı denetlenemeyecek, sorgulanamayacak, yargılanamayacak. Cumhurbaşkanı bir partinin genel başkanı olduğu için diğer partilerin genel başkanlarına, sözcülerine, hatta seçmenlerine ağızına geleni söyleyecek, istediği gibi eleştirecek, istediği gibi haşlayacak, hatta tehdit edecek.
Ama diğer partilerin genel başkanları, parti sözcüleri ve vatandaşlar, tweet atarak, kahvehanede sohbet ederek Cumhurbaşkanının partisinin politikalarını eleştirdiği takdirde 'Cumhurbaşkanına hakaret' suçundan 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak. Böyle bir sistem yer yüzünde yok."
'TEHLİKELİ BİR KAVŞAKTAYIZ'
Şener, 94 yıl boyunca Türkiye'nin bu kadar tehlikeli bir dönemece, kavşağa gelmediğini belirterek, "2’nci Dünya Savaşına girecek miyiz girmeyecek miyiz' tartışmalarından ve tedirginliklerinden çok daha beter ve tehlikeli bir kavşaktayız. Eğer bu düzenleme yasalaşırsa bilesiniz ki torunlarımızın torunları bile bizim nesle, bizim kuşağa lanet edecektir, 'yazıklar olsun size' diyecektir" dedi.