Sakarya'nın Geyve ilçesi Akıncılar köyünde faaliyet gösteren özel bir şirkete ait taş ocağında dinamitle gerçekleştirilen patlatmanın ardından meydana gelen göçükte bir işçi yaralandı, bir işçiye ise ulaşılamadı.
Edinilen bilgiye göre, ocakta bugün saat 15.00 sularında dinamitle yapılan patlatmanın ardından kayalar büyük bir gürültüyle iş makinelerinin üzerine devrildi. Ocakta çalışan işçilerden Ramazan Özuçar, yaralı olarak kurtarılırken İsmail Fethi Tandoğan ise göçük altında kaldı. Göçük altında kalan işçiye ulaşılmaya çalışılıyor.
Akıncı Köyü Şelalelerini Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı eski bomba imha uzmanı görgü tanığı Kamuran Tan, Beşiktaş Deresi üzerine kurulu taş ocağında 2,5 tona yakın patlayıcı patlatıldığını söyledi. Tan, "Oluşturdukları bombanın patlamasıyla birlikte taş ocağının görevlileri kayaların altında kaldı. Bir tanesini yaralı halde kurtardılar. Bir tanesi hala göçük altında. Taş ocağının kırma eleme tesisi patlamayla göçüğün altında kaldı. 5 tane büyük iş makineleri araçlar göçüğün altında kaldı." dedi.
Yetkilileri uyardıklarını, bu bölgenin hassas bir bölge olduğunu dile getiren Tan, şunları kaydetti: "Burası karayoluna sıfır. Ayrıca NATO boru hattı var. Enerji nakil hattı var. Bunlar alternatifsizdir. Burası hem enerjinin hem ulaşımın can damarı. Buralarda patlayıcı kullandırmayın bu ocaklara. Patlayıcılarla Geyve Boğazı'nı gevşettiler. Her an insanlar bu kayalarına altında kalabilir. Eğer bugünkü bu vahim olayda. Belki 5 milyon metreküp belki 10 milyon metreküp kaya toprakla beraber ocağın üzerine indi. Trafiğe kesmeden patlatma yapıldı. O anda karayolundaki araçlar heyelanın altında kalabilirdi. Ben yetkilileri uyarmıştım. Patlayıcı emeklisiyim. Yetkililer dinlemedi. Bunun sorumlusu patlayıcıyı ocağa verenler."
"DÜNYANIN SONU GELDİM ZANNETTİM"
Bir görgü Kevser Ertürk isimli kadın ise olayı şöyle anlattı; "Nasıl oldu ben anlamadım. Bir anda toz bulutu geldi. Dünyanın sonu geldi sandım. Aynı fındık ağacının dibinde kardeşimle birbirimizi kaybettik. Sonra bağırışlar çıktı. Direğin üzerine çıktığımızda bir baktık ocağın altında insanlar kalmış. Gidip yardım edelim dedik ama imkanı yoktu. Sık patlama alıyordu doğa intikamını aldı. Göz yüzü dahi görülmedi tozdan. Dünyanın sonu geldi sandım. Ocak çökmüş. İnsanlar yardım edin diye bağırıyorlardı."