Trabzonlu Başsavcı köstebeğin peşindeydi

Tunceli'nin Ovacık ilçesinde Başsavcı Murat Uzun'un kadın bir PKK'lı tarafından şehit edilmesinin ardından, şehit başsavcının elindeki soruşturma dosyaları gün yüzüne çıktı. Başsavcı Murat Uzun'un Tunceli, Sivas ve Karadeniz bölgesinde faaliyet yürüten Ma

Tunceli'nin Ovacık ilçesinde Başsavcı Murat Uzun'un kadın bir PKK'lı tarafından şehit edilmesinin ardından, şehit başsavcının elindeki soruşturma dosyaları gün yüzüne çıktı. 

Başsavcı Murat Uzun'un Tunceli, Sivas ve Karadeniz bölgesinde faaliyet yürüten Maoist Komünist Parti Halk Kurtuluş Ordusu örgütü ile Tunceli ağırlıklı faaliyet gösteren silahlı illegal sol örgütlere yönelik soruşturmalar yürüttüğü bildirildi. 
 
Başsavcı Uzun'un elindeki en önemli soruşturma dosyası ise CHP milletvekili Hüseyin Aygün'ün Ovacık sınırları içinde kaçırılmasıyla ilgili olandı. 
 
Başsavcı Murat Uzun, Aygün'ü kaçıran ekipte yer alan PKK'lıların kimliklerinin deşifre edilmesinde önemli rol oynadı. Başsavcı bununla da sınırlı kalmayıp, şehir merkezindeki örgütle bağlantılı milis yapılanmasının da peşine düşmüştü. 
 
KAÇIRANLARI BULDU 
Aygün'ün kaçırılması olayının diğer yol kesmelerden farklı olduğuna dikkat çeken Uzun, içinde bulunduğu aracın 2 PKK'lı tarafından durdurulmasının nokta operasyon olduğu ve mutlaka ilçeden bilgi geldiği kanaatine vardı. 
 
Başsavcı, polise şüpheli görülen ilçedeki telefon numaralarının tespit edilerek geriye dönük görüşme detaylarının araştırılması yönünde talimat verdi. 
 
Ankara'nın da olayı yakından takip etmesi nedeniyle olayı büyük titizlikle soruşturan başsavcı Murat Uzun, Hüseyin Aygün'ün Seyithan kod adlı Serdar Özdemir'in talimatıyla Azad kod adlı PKK'lı tarafından kaçırıldığını kısa sürede belirledi ve bu kimlikleri kamuoyu ile paylaştı. 
 
Yine örgütle bağlantılı şehir milis yapılanması içinde yer alanlara ilişkin soruşturmayı genişletti. 
 
Aygün'ün yola ne zaman ve kimlerle çıktığını PKK'lılara ilettiği tahmin edilen köstebek ya da köstebekleri yakalamak için mahkemeden dinleme, arama ve el koyma kararları aldırıp operasyonlar başlattı. Aygün kendisini kaçıran PKK'lılarla ilgili olarak "çiçek çocukları tabirini kullanmıştı. 
 
EMRİ VEREN DE KADIN 
Saldırıyla ilgili soruşturmayı yürüten Malatya Bölge Başsavcıvekilliği, PKK'nın bu nedenle başsavcıyı hedef aldığını değerlendiriyor. Öte yandan saldırıyı PKK'nın silahlı kadın yapılanması olan YJA-Star'ın (Özgür Kadın Birlikleri) gerçekleştirdiği belirlendi. 
 
Başsavcının şehit edilmesi için saldırı keşfi, gözetleme ve vurulması için talimatı ise PKK'nın Türkiye sınırları içindeki tüm silahlı kadın teröristlerinden sorumlu olan ve aynı zamanda Tunceli saha sorumlu yardımcısı olan Suriye uyruklu Rojda kod adlı Nafiye Abdi'nin verdiği ortaya çıktı. 
 
İstihbarat birimlerince yapılan tespitlere göre, Nafiye Abdi'nin bir başka kadın PKK'lıyı bu suikast için görevlendirdiği, kadın PKK'lıya başka bir erkek PKK'lının da gözcülük yaptığı saptandı. 
 
ÜÇ KİŞİ SERBEST
Murat Uzun'un uğradığı silahlı saldırıda kullanılmış olabileceği gerekçesiyle incelemeye alınan aracı kullandıkları ileri sürülen C.S. ve kardeşi T.S. ile kimliği öğrenilemeyen bir zanlı, önceki gün sevkedildikleri Malatya Adliyesi'nde gece geç saatlere kadar ifade verdi. İfadelerin ardından 3 zanlı, savcılıkça serbest bırakıldı.
 
DELİKANLI OL EMNİYET MÜDÜRÜ 
 
 
Hakim ve savcıların özel paylaşım sitesi olan adalet.org’da yer alan çok sayıda mesajda, korunma taleplerine uzun süre sonra yanıt verildiği, verilen yanıtların çoğunun ise olumsuz olduğu paylaşıldı.
 
22 Eylül’de bir mesaj yayımlayan Tunceli Nazımiye Savcısı Fatih Yücel’in hedefinde İl Emniyet Müdürü Hayati Yılmaz vardı. Savcı Yücel mesajında, “Koruma talebinde bulunmadı, silah ruhsatı başvurusu olmadı şeklinde saçma sapan gerekçeyle bu işten sıyrılırım diye düşündün belki ama maalesef baltayı çok kötü taşa vurdun! Koruma talebinde bulunmuş olsaydı ne yapacaktın peki onu çok merak ediyorum” ifadesi kullandı.
 
Kendisinin de Şubat ayında koruma talebinde bulunduğunu hatırlatan Savcı Yücel, “Benim Şubat ayında yapmış olduğum talep yazıma 7 aydır tenezzül edip cevap bile vermediğini söylesem o saygıyla duyuru yaptığın kamuoyuna… Yoksa Polnet sorgusunda silahımın olduğunu görünce ya nasıl olsa silahı var diyemi düşündün. Delikanlı gibi çık, ‘elimde fazladan 100 tane polis olduğu halde hatırını kıramayacağım kişiler telefon açıp şu kardeşimizi merkezde tut, ilçeye gönderme diyor’ de alnından öpeyim seni. Öyle yanına korumalarını alarak özel helikopterle ilçe ilçe gezerek millete şirin görünmeye çalışmakla olmuyor bu iş sn. Hayati Yılmaz” diye yazdı.
 
'KALP HASTASI POLİS GÖNDERDİLER'
 
Savcı Fatih Yücel’in yazısı sitede en çok okunan ve en çok yorumlanan mesajlar arasında yer aldı. Söz konusu yazıya ilişkin yorumda bulunan savcı ve hâkimlerin görüşleri kısaca şöyle:
 
İbrahim Koca (Kayseri-Yahyalı Savcısı): “Sayın Müdürüm siz bir koruma ordusuyla geziyorsunuz peki sizin koruma talebiniz var mıydı, sayın kaymakamlarımız korumalarla geziyor peki onların koruma talepleri var mıydı, peki hangi sayın valimizin koruma talebi varda siz onlara bir koruma ordusu tahsis ediyorsunuz.”
 
Ali Altıntaş (İzmit-Gölcük Hâkimi): “Onlar prens... Önemli zat onlar, talep gerekmez. Buğday ambarının kilidi onlarda…”
 
Zekeriya Günal (Giresun-Keşap Savcısı): “Keşap Adliyesi için emniyetten polis talep etmiştik. Ancak il merkezi ve ilçe kaymakamı ile yapılan görüşmeler sonucunda ellerinde yeterli sayıda polis olmadığını söyleyip üzülerek! talebimizi yerine getiremeyeceklerini söylediler. Ben de ilçe emniyet amirini çağırarak kendisine en kısa zamanda bir polis göndermesini yoksa her ay başı SCM’den adliye önünde aylık olarak arama yapılması için izin isteyeceğimi, bu taleplerimi her ay yenileyeceğimi ve almış olduğum arama kararını emniyete gönderip arama yapmak üzere 3 polis isteyeceğimi söyledim. Gitti, ertesi gün en işe yaramaz, kalp hastası polisi gönderdiler. İş yapmaya gelince türlü-türlü bahane üretirler, olay olunca da sütten çıkmış ak kaşık olurlar.”
 
'KORUMA ÇAĞRI ÜZERİNE GELİR'
 
Murat Akyüz (Siirt Şirvan Savcısı): Biz Siirt'te boşuna koruma talep ettik o zaman, bakalım ne zaman cevap verirler.
 
Selçuk Çiftçi (İncesu Savcısı): “Takke düştü kel göründü! Utanmadan sıkılmadan koruma talebi yok diye açıklama yapan müdür efendi ne cevap verecek bakalım.
 
Hakan Nohut (Şırnak-Cizre Savcısı): “Cizre sanırım çok tehlikeli bir yer değil ki, yakın koruma talebim reddedildi. Koruma çağrı üzerine gelecekmiş. Bize bakış açısı ortada.”
 
Basri  Alagöz (Batman-Kozluk Savcısı): “Koruma talebim benim de reddedilmişti sayın meslektaşlarım.”

 

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri