Gıda ve Tarım Hayvancılık Bakanlığı’na bağlı, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü’nün 46 enstitüsünden biri olan ve 1944 yılında kurulan Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (KTE), Türk tarımına yeni çeşitler kazandırıyor. Sahil kesiminde Zonguldak’tan Artvin’e kadar, iç kesimde Amasya, Tokat, Gümüşhane, Bayburt illerini kapsayan bir bölgede hizmet veren Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, 44 yeni çeşit geliştirdi.
KTE Müdürü Dr. Kibar Ak, kurumun çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu. Bahçe bitkileri, bitki sağlığı, enerji tarımı tarla bitkileri ve toprak ve su kaynakları olmak üzere 5 farklı bölümlerde çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Dr. Kibar Ak, “Tarla bitkileri, serin iklim tahılları, sıcak iklim tahılları, endüstri bitkiler gibi konularda bahçe bitkilerimiz var. Meyve yetiştirme ve ıslahında çalışıyoruz. Sebze yetiştirme ve ıslahı özellikle fasulye, biber, lahana, yabani sebzeler ve birde süs bitkileri üzerinde çalışıyoruz. Toplam 2013 yılında 72 tane bizim genel müdürlüğe bağlı proje, 14 tane TÜBİTAK projesi, diğer kaynaklıda 7 adet proje yürütmekteyiz” dedi.
TOHUM ÜRETİMLERİ
Geliştirdikleri yeni çeşitler hakkında bilgi veren Dr. Kibar Ak, “Mısırda yoğun bir çalışma yürütüyoruz. Hibrit çeşit dediğimiz samada 07, özel sektöre devredilmiş ve şu anda bölgemizde ve Türkiye’de silajlık verim bakımından hayvancılıkla ilgili olarak en verimli çeşitlerimizden biridir. Bunun ana ve baba hattını üretiyoruz, özel firmaya veriyoruz. Özel firma da 2014 yılında 200 ton tohumluk üreteceğini taahhüt etti. Bunun yanında bizim ürettiğimiz Karadeniz yıldızı, bu kompozit bir çeşit, hibrit değil. Fiyatı biraz daha uygun, üretimi biraz daha kolay olduğu için bu sene yaklaşık 145 tonu tohumluk, 40 tonu da artık olarak yemlik yaklaşık 200 ton üretim yaptık” diye konuştu.
ALTINDANE BUĞDAY
Sakin, Özcan ve Canik 2003 buğday çeşitlerinden sonra bu sene altındane adında yeni bir çeşidin Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirildiğini söyleyen Ak, “Daha yeni geliştirdiğimiz altındane özel bir firmaya devredilmiş, onun da üretimi ve piyasası artacak. Bunun yanında nohutta özellikle Türkiye’de ekim alanlarının yüzde 40 çağatay çeşidi ile ekiliyor. Bizim enstitünün çeşidi bu. Bunun yanında 4 tane çeltik çeşidimiz var. Yalnız çeltikte Osmancık diye bir çeşitle hiç bir çeşit rekabet edemiyor. İnşallah bunlar da zamanla vatandaşlar tarafından talep görünce yaygınlaşacak. Elmada Amasya elması yaklaşık 15 yıla aşkın bir süre sonunda hemen hemen her yıl verebilen bir çeşidi biz tescillendirdik ve şu anda onun hem fidan üretimini hem de dağıtımını yapıyoruz. Trabzon hurmasında 8 tane çeşidimiz var ve Türkiye’de ilk tescilli çeşitler bunlar” şeklinde konuştu.