"Türkiye ağır adımlarla sürükleniyor"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Son 10 yıllık sürece bakalım. Demokrasimizin ayaklarımızın altından kaydığını görüyoruz. Her gün bunu yaşıyoruz. Baskının arttığını, gücün her şeye egemen olmak istediğini görüyoruz. Farklı bir rejimin içine Türkiye

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Son 10 yıllık sürece bakalım. Demokrasimizin ayaklarımızın altından kaydığını görüyoruz. Her gün bunu yaşıyoruz. Baskının arttığını, gücün her şeye egemen olmak istediğini görüyoruz. Farklı bir rejimin içine Türkiye ağır adımlarla sürükleniyor" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Konuşmasının başında CHP'nin devrimden, bağımsızlıktan, özgürlükten, emekten, alın terinden, kadın erkek eşitliğinden, hukukun üstünlüğünden, tüm yurttaşlarının mutlu olduğu bir Türkiye'den yana olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, mutluluğun adresinin sağlıklı bir hukuk düzeni, saat gibi çalışan sürekli doğruyu gösteren bir demokrasi olduğunu vurguladı.

Hukukun üstünlüğünün önemine işaret eden ve CHP'nin bu ilkeye her zaman inandığını ve savunduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, iktidardakilerin ise hukukun üstünlüğünü yeterince kavrayamadığını savundu.

İpsala Kaymakamlığı'nın internet sitesinde yer alan hukuk devleti tanımını okuyan Kılıçdaroğlu, iktidarların hukuk içinde devleti yönetmek, yasalara uymak ve bu kavramı geliştirmek zorunda olduğuna işaret etti. Kılıçdaroğlu, "Başbakanlık koltuğunda oturan zata, hukuk devleti nedir, ben ona kitapları söylemeyeceğim, İpsala Kaymakamlığı internet sitesine girsin, hukuk devleti nedir bir oradan okusun bakalım. Okusun öğrensin" dedi.

Anayasaya göre Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğunu, bu nedenle kişiye göre yasa olamayacağını, hiç kimsenin kendini hukukun üzerinde göremeyeceğini aktaran Kılıçdaroğlu, hukuk devletinde tüm yurttaşlarının ve kurumlarının hesap verebilir olması gerektiğini söyledi.

Siyasi partilerin de siyasal hayatın vazgeçilmez unsurları olduğunu, iktidara gelen siyasal partilerin devleti kurallara göre yönetmekle yükümlü olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Devleti yönetmek için gelip devlet olan parti önce hukuk devletini yok eder, çünkü hesap vermez" ifadesini kullandı.

-"Demokrasilerde güç mutlaka kontrol edilir"

Anayasanın devletin nasıl yönetileceğini açıkça ortaya koyduğunu da belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Sen devleti anayasaya ve kanunlara uygun olarak yöneteceksin. Anayasa ve kanunları bir tarafa atıp 'Ben kazandım, oyumu da aldım, istediğim gibi yönetirim' diyemezsin. Çünkü hukuk devleti buna engel. Bunu niye getiriyor Anayasa? Gücü kontrol etmek için. Demokrasilerde güç mutlaka kontrol edilir. Hukuk devletinin özü de budur. Gücü kontrol etmektir. Hukuk, adalet, ahlak içinde kalarak, onun devleti yönetmesini sağlamaktır. O nedenle hukuk devleti hepimizin bilmesi, öğrenmesi ve anlatması gereken bir kavramdır. Türkiye bu kavramı büyük ölçüde unutmuş görünüyor."

İnsanlık tarihinde seçimle iktidara gelen, ancak sonra 'ben devletim' diyerek istediğini yapan iktidarlar olduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Sandık önemlidir. Ama sandık tek başına demokrasi değildir. Karşıdaki insana saygı göstermez, onun hukukun korumaz, onun hukukuna saygı göstermezseniz, siz hukuk devletinden uzaklaşırsınız. Hitler örneği vardır, seçimle geldi. Mussolini örneği vardır, seçimle geldi. Seçimle geldiler ne oldu? Bir süre sonra 'ben devletim, her şey benden sorulur' demeye başladılar. İnsanlık tarihi çok ağır bedeller ödedi" diye konuştu.

Türkiye tarihinde de benzer olayların yaşandığını ve ağır bedeller ödendiğini belirten Kılıçdaroğlu, başta iktidar olmak üzere herkesin hukukun üstünlüğü kavramını içselleştirmesi gerektiğini söyledi.

-"Yargı çökmüşse bu ülkede hukuk devleti konusunda ciddi sorunlarımız var demektir"

"Bizim demokrasimiz çağdaş toplum olma yolunda önemli aşamalar katediyor mu?" diye soran Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Son 10 yıllık sürece bakalım. Demokrasimizin ayaklarımızın altından kaydığını görüyoruz. Her gün bunu yaşıyoruz. Baskının arttığını, gücün her şeye egemen olmak istediğini görüyoruz. Farklı bir rejimin içine Türkiye ağır adımlarla sürükleniyor. Bütün yurttaşlarıma sesleniyorum; bugün size dokunmayan yarın size dokunacaktır. 'Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın sözünü asla etmeyeceksiniz. Eğer komşunuza, arkadaşınıza bir haksızlık yapılıyorsa onunla beraber siz de ona destek vereceksiniz aksi halde demokrasimizi güçlendiremeyiz."

Demokrasinin kan kaybettiği eleştirisini bazılarının ciddiye almadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Bu ülkede TBMM Başkanı, 'Anayasanın 138. maddesi çökmüştür, yargı yoktur' dedi. Anayasa çökmüşse, üç ayağından birisi yasama, yürütme, yargı, yargı çökmüşse bu ülkede hukuk devleti konusunda ciddi sorunlarımız var demektir" değerlendirmesinde bulundu.

"Türkiye süratle totaliter demokrasiyi inşa etmeye başladı" diyen ve totaliter devletin tanımını yapan Kemal Kılıçdaroğlu, "Türkiye'de hak ve özgürlükler baskı altında mı? Evet baskı altında. Medya istediğini yazabiliyor mu? Hayır. Havuz medyası oluşturuldu mu? Evet. Bütün yetkilerin dar bir grubun elinde olduğu doğru mu? Evet. Totaliter devlet inşası ağır ağır gidiyor" diye konuştu.

Bu durumu herkesin farkında olması gerektiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, totaliter rejimlerde iktidarın hesap vermediğini söyledi. Bütçeyle ilgili Sayıştay raporlarının TBMM'ye gelmemesini de eleştiren Kılıçdaroğlu, bununla ilgili CHP olarak bedeli karşılığında ilanlar vermek istediklerini ancak bunların engellendiğini ifade etti. Kılıçdaroğlu, "Başbakanlık koltuğunda oturan zatın talimatıyla bizim ilanlarımız yayınlanmadı" dedi.

-"Sizin en büyük güvenceniz CHP'dir"

Bir sivil toplum örgütünün dün kendisini ziyaret ettiğini aktaran Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Efendim neymiş, 'siyasette daha yumuşak bir dil kullanılacakmış'. Kendilerine şunu söyledim; siz vergi veriyorsunuz, TBMM'ye bütçe yasası geliyor, Sayıştay raporu gelmiyor. Vergilerin nereye harcandığının hesabı verilmiyor. İçinizden birisi çıkıp konuştu mu? Konuşmadı. Bir sivil toplum kuruluşu, işverenlere ait, bir açıklama yaptı, 'Hukukun üstünlüğünün olmadığı bir ülkeye yabancı sermaye gelmez' dedi. Doğru. yine o zevata sordum, buna karşılık başbakanlık koltuğunda oturan zat ne dedi? 'Bunlar vatan hainidir' dedi. Sizden bir ses çıktı mı? Çıkmadı. Bu tür demokrasilerde korkunun egemen olduğu demokrasilerde hiçbir yurttaşımın korkmasını istemem. Sizin en büyük güvenceniz CHP'dir."

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri