Hükümet, son dönemde yaşanan gelişmelerin ardından ekonomi ve terörle mücadele konularını yakın takibe alacak. Bakanlar Kurulu artık 15 günde bir toplanacak. Kurulun toplanmadığı hafta Başbakan Erdoğan'ın başkanlığında ilgili birimlerin katılımıyla 'ekonomi' ve 'terör' toplantıları yapılacak.
Bakanlar Kurulu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yaklaşık 5 saat süren bir toplantı gerçekleştirdi.
Yeni Başbakanlık Binası'ndaki toplantının ardından bir açıklama yapan Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, kurul gündemine ilişkin bilgi verdi.
"BAKANLAR KURULU 15 GÜNDE BİR TOPLANACAK"
Kurulda, dünyadaki ekonomik krize paralel olarak Türkiye'deki olası etkilenmeler üzerine bir değerlendirme yapıldığını belirten Çiçek, konuyu yakinen takip ettiklerini söyledi. İşadamlarının ve halkın iyi bilmesi için bunları söylediğini dile getiren Çiçek, "Kriz lafları telaffuz edildiği günden bu yana Başbakanımız, biz ve ilgililer yakinen takip etmektedir. Bu tür krizlerin psikolojik bir boyutu var. Her olayı kendi çerçevesi içinde değerlendirmezsek bundan çok daha fazla olumsuz tesiri vatandaşa
yansır. Onun için bu konu yakinen takip ediliyor" diye konuştu.
Çiçek, toplantıda terörle mücadele konusunun da ele alındığını ifade ederek, terörün de ekonomiyle birlikte hükümetin önceliğinde yer aldığını kaydetti. Bu çerçevede artık Bakanlar Kurulu'nu 15 günde bir yapma kararı aldıklarını anlatan Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının yapılmadığı hafta Başbakan'ın ekonomi ve terörle ilgili bakanların ve ilgili birimlerin katılacağı, dar kapsamlı ve verimli bir çalışma yapacağını açıkladı. Bakanlar Kurulu'nun yapılmadığı hafta bu toplantıların yapılacağını dile
getiren Çiçek, "Bu toplantıları daha düzenli ve periyodik hale getirmiş olacağız" dedi.
Bugünkü Bakanlar Kurulu toplantısında Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan'ın 'sanayi envanteri', yani girişimci bilgi sistemi konusuyla ilgili yapılan çalışmaların ilk sonuçlarıyla ilgili kurula taslak bilgi sunduğunu bildirdi. Çiçek, Türkiye'de yatırım yapacak olan, iş kuracak olan kişiye lazım olan tüm bilgilerin verilmesine imkan sağlayan çalışmanın, değişik birimlerdeki ve bakanlıklardaki bilgileri derleyerek, bir araya getirdiğini söyledi.
BARZANİ'YE "BEYAN DEĞİL TEDBİR İSTİYORUZ" MESAJI
Açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Çiçek, Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin yarın Kuzey Irak'ta Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi lideri Mesut Barzani ile görüşeceği yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine, şöyle konuştu:
"Basında yer alan haberlerin önemli bir kısmı bizden kaynaklanmıyor. Başka kaynaklardan intikal eden bilgiler. Terör saldırıları büyük ölçüde Irak'ın kuzeyinden vuku bulduğu için en başta merkezi Irak hükümeti olmak üzere yetkililerden beklentilerimiz var. Daha yakın işbirliği yapılmasını arzu ediyoruz. Verilen sözlerin sözde kalmamasını arzu ediyoruz. Çünkü bu terör örgütü hem Irak ile ilişkilerimize zarar veriyor, hem de bölgenin istikrarı açısından olumsuz tesirler icra ediyor. O nedenle beklentilerimizi biz kamuoyu önünde ifade etmeye çalıştık. Kiminle görüşüyorsak, görüşmelerimiz bununla ilgilidir. Ümit ediyoruz ki ortaya çıkan gelişmeler, bu taleplerimizin ne kadar haklı olduğunun anlaşılmasına yardımcı olur. Beyandan çok tedbirleri Türkiye görmek istiyor."
TERÖR VE EKONOMİYE YAKIN TAKİP
Bundan sonra düzenli olarak yapılacak terör toplantılarına Genelkurmay Başkanı'nın da katılıp katılmayacağının sorulması üzerine Çiçek, Bakanlar Kurulu'nun yapılmadığı hafta Başbakan'ın hem ekonomi konularıyla ilgili hem de terörle mücadele konusunda ihtiyacın ortaya çıkması halinde sadece ilgili bakanların ve birimlerin katılacağı toplantılar yapılacağını ifade etti. Çiçek, "Böylece her hafta biz bu konuları daha yakından takip etme imkanımız olacak. Kimlerin katılacağı ihtiyaca göre belirlenecek.
Bazıların kurumun başındaki kişi, bazen başka yetkililer katılacak. Bundan sonra ekonomi de terör de bizim tarafımızdan daha yakın takip altında değerlendirme konusu yapılacak. Şahıslara takılıp kalırsak doğru olmaz" şeklinde konuştu.
Çiçek, yarınki Terör Zirvesi'nin bir karar toplantısı olup olmayacağı yönündeki bir soruya da, "Bu işlerde illa da karar diye, şu tarihte bitecek diye bir sınırlandırma yapmak doğru değil. Önemli bir konu. Geçtiğimiz hafta bir değerlendirme yaptık. Yarın da bu çerçevede yine bir değerlendirme yapacağız. Bitiyorsa mesele yok, bitmiyorsa bu toplantıları sürdürebiliriz. O yarınki gelişmelere bağlı" diye cevap verdi.
"KRİZİN PSİKOLOJİK BOYUTU VAR"
Bir gazetecinin 'Hükümetin, işadamlarına küresel krizle ilgili brifing vermesi gündemde mi?' yönündeki sorusunu da cevaplayan Çiçek, ihtiyaç olması halinde bunun yapılabileceğini söyledi. Bu tür krizlerin psikolojik boyutunun olduğuna işaret eden Çiçek, şöyle konuştu:
"Sayın Başbakan'ın ve bizim belli kavramlara itirazımız; bu işi olduğundan çok daha fazla tetikleyici bir rol kimse üstlenmemeli. İyi niyetle de bu konuşmalar da yapılabilir. Ama bazen merhametten maraz da doğabilir. Türkiye'de mali disiplini sürdürmek büyük bir maharet ister. O nedenle biz işbaşına geldiğimiz günden beri mali disiplinden hiç taviz vermedik. Bundan sonra vermek niyetinde değiliz. Eğer bugün dünyadaki bu büyük çaplı bir kriz karşısında Türkiye kendi bünyesini daha sağlam ve dayanıklı
olduğunu söylüyorsa bu reformlar ve sıkı politikalar sayesindedir. Bunun uygulanmasına devam edilecektir. Ayrıca gelişmelere göre alınması gereken tedbirler varsa bunları da zamanında alırız ve alacağız. Bunlara da dikkat etmek gerekecek. İşin psikolojik boyutu çok önemli. Herkes bir diğerini etkilemeye çalışır. Bir kısım fırsatçılar da çıkabilir. Onun için herkesin dikkat etmesi gerekir. Herkesin sorumlu davranması gerekir."
"İŞKENCEYİ SORUŞTURMAK YARGININ İŞİ"
Hükümet Sözcüsü Çiçek, Metris Cezaevi'nde işkence sonucu öldürüldüğü iddia edilen Engin Ceber'in ölümüyle ilgili bir soru üzerine de, bu konuda sorumlu olan erkin yargı olduğunu söyledi. "Ortada bir suç varsa bunu soruşturacak olan yargı mercileridir" diyen Çiçek, işkencenin bir insanlık suçu olduğunu kaydetti. Çiçek, "Kamu görevlileri arasında da bunu yapanlar varsa, takip etmek yargı merciinin görevidir. Biz de böyle bir beklenti içinde oluruz" diye konuştu.