Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin son 12 yıl içinde büyük güç biriktirdiğini belirterek, "Önümüzde bir mahalli seçim var. Bu seçim gerçekte bu milletin önümüzdeki 10 ve 20 yılını belirleyecek seçimdir. Türkiye ya bu izzeti sürdürecek ya da tekrar tahakkük dönemlere girecek. Birileri bunu isteyebilir. Ama biz ve siz buna izin vermeyeceksiniz" dedi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, partisinin Antalya’nın Serik İlçe Başkanlığı tarafından Maxx Royal Otel’de düzenlenen kahvaltılı sabah programına katıldı. Bakan Ahmet Davutoğlu, dün Konya’da Türk Hava Kuvvetleri envanterine kazandırdıkları ’Barış Kartalı’ projesi ile büyük gurur ve onur yaşadıklarını söyledi. Davutoğlu, Anadolu’da yaşayanların kudretli ve şefkatli olmak zorunda olduğunu belirterek, "Horasan’ı, Rumeli’den, Orta Asya’dan, Afganistan’dan uzak olabilir miyiz? O zaman bu ülkeye kudretli olmak gerekir. Balkan dağlarını gezdiğimde aynı Torosları gördüm. Makedonya’yı, Balkanlar’ı kaderine bırakabilir miyiz? 500 yıl o dağları bekleyenlerin kaderine biz gözlerimizi yumabilir miyiz? Su olmayan yer vardı. Çalışmalarımızla su geldi. O suyun açılışına ben katıldım. Bin 500 Tatar’a evlerini verdik. 15 milyonluk yatırımla onlara su ve kanalizasyon sistemi kısa sürede yapıldı" diye konuştu.
Suriye konusuna da değinen Bakan Davutoğlu, "Suriye Türkmenleri Selçuklular ve Osmanlılar döneminde oralara gönderilen sizin öz ve öz kardeşlerinizdir. Suriye politikasını eleştirenlere soruyorum. Türkmenlere sahip çıkmak bizim boynumuzun borcu değil midir? Bu tarihi bilinci yeniden inşa etme zamandır. Bu devlete güç verme zamanıdır. IMF kapılarında beklemeyen, dünyanın her bir yerine yardım edebilen sizle gurur duymalısınız. Borç kapılarında bekleyen bir Türkiye yok. Gerçek milliyetçilik, gerçek vatanperverlik, bu vatanın öz ve öz vatandaşlarına dünyanın hiçbir yerinde zillet yaşatmamaktır" dedi.
"IMF SÖMÜRGE VALİSİ EDASIYLA, ’ŞUNLARI ŞUNLARI YAPMAZSANIZ BORÇ VERMEYİZ’ DİYORLARDI"
70 cent için kapılarda dolaşmak ve beklemenin bu millete ve devlete yakışmayacağını dile getiren Bakan Davutoğlu, "Eskiden bir IMF mensubu bir raportör Ankara’ya geldiğinde, 2001 yılında herkes alarma geçer, ayağa kalkardı. Bu kişi Başbakan’a kadar çıkardı. Bu uzmanlar sömürge valisi edasıyla, ’Şunları şunları yapmazsanız, borç vermeyiz’ diyorlardı. Ama şimdi Ankara’ya yine o insanlar geliyor. ’Boşnaklara yardım edin’ demek için geliyor. Somali geliyor. ’Türkiye’den başka dostumuz yok’ diyorlar. Libya’nın askerini eğitiyor, destek veriyoruz. Afganistan ve Pakistan ’Türkiye bizi terk etmesin’ diyor. Aradaki fark bu" diye konuştu.
"GÖNDERİYORUZ, SAHİP ÇIKIYORUZ"
Verdikleri sözü her zaman yerine getirdiklerini ifade eden Davutoğlu, "Mogadişu’da da tek büyükelçilik Türkiye Cumhuriyeti’nin büyükelçiliği var. Başka yok. Çünkü oraya gelmeye korkuyorlar. Bizim Yörük Türkmen geleneğinden gelen ataşelerimiz TİKA mensuplarımız korkmazlar. Somali’de bir TİKA kardeşimiz yardım dağıtırken yaralandı. Bu bilgi bize geldiğinde hemen Sağlık Bakanlığı ile temasa geçtik. O TİKA mensubu kardeşimiz bulunduğu yerden helikopterle alındı. 6-7 saat içinde Ankara’ya geldi ve tedavisi yapıldı. Bunu yapabilecek çok az ülke vardır. Gidin dediğinizde aynı zamanda ona sahip çıkmayı da göstermelisiniz" şeklinde konuştu.
"BİR KİŞİ DE 75 MİLYON DA AYNIDIR"
Suriye’de kaçırılan Milliyet Gazetesi Foto Muhabiri Bünyamin Aygün için tüm Türkiye’nin seferber olduğunu hatırlatan Bakan Davutoğlu, "Bünyamin’in kurtarıldığı günü ilk arayan benim. Bünyamin bana, ’Türkiye bir kişi için uğraşır mı’ diye düşündüğünü söyledi. Bu devlet farklı. Bizim için 75 milyon kişi neyse 1 kişi de odur. Bir kişi neyse 75 milyon kişi de odur. Aygün’ü kurtarmak için kaç yetkilinin uykusuz geceler geçirdiğini bilemezsiniz. Bilin ki 75 milyon ve soydaşlarımız rahat içinde uyusunlar diye, uykuyu kendine haram etmiş ülke evlatları var. Bunlar bu milletin hizmetinde olmayı kendilerine en büyük gurur atfetmişlerdir. Devlet vatandaşına sahip çıktığı zaman devlettir. Vatandaşlarını sınıflara ayıran devletlerin yaşaması mümkün değildir. Bir kişinin gözünden bir damla yaş akmasına rızamız olmaz. Bütün büyükelçiliklere talimat yazdım. Bundan sonra bir vatandaşınızın gözünden tek damla yaş düşse, o yaşı önce büyükelçimiz görecek. Onlar o yaşı silecek. Onlar kendi vatandaşlarıyla ağlayacaklar. Gerekirse gülecekler" dedi.
"HER YIL YÜZDE 5-6 BÜYÜYORUZ"
Türkiye’nin son 12 yıl içinde büyük güç biriktirdiğini kaydeden Bakan Davutoğlu, "Bunun üç temeli var. Birincisi demokrasidir. Önümüzde bir mahalli seçim var. Bu seçim gerçekte bu milletin önümüzdeki 10 ve 20 yılını belirleyecek seçimdir. Türkiye ya bu izzeti sürdürecek ya da tekrar tahakkük dönemlere girecek. Birileri bunu isteyebilir. Ama biz ve siz buna izin vermeyeceksiniz. İkincisi ekonomik kalkınmadır. Eğer bir insanın borcu varsa, evine götürecek ekmeği yoksa, başının dik olması mümkün değildir. Bu ülke her yıl yüzde 5-6 büyüyor. Gayri Safi Milli Hasılası 4 kat büyüdü. 2001 yılında 12 milyon turist geliyordu. Şimdi 36 milyon turist geliyor. Sadece Belek’e gelen turistin sayısı 3 milyondur. Hiç kimse güven ve emniyet içinde olmadığı yere gitmez. Türkiye herkes için güvenli ve emniyetli bir yerdir. Güvenlik her zaman keyiften önemlidir" ifadelerini kullandı. Bakan Davutoğlu şöyle devam etti:
"Üçüncü ayağı uluslararası itibar. Bir ülkede milli irade hakimse, bundan güç alan ekonomik kalkınmanın ardından uluslararası güce sahip olursunuz. Türkiye dünyada başı dik şekilde temsil ediliyor. Sadece son 4 yıl içinde Afrika’da 23, Latin Amerika’da 6, Doğu Asya’da 4 elçilik açtık. 221 temsilcilikle dünyada en fazla temsil edilen 6’ncı ülkeyiz. Bunu daha da ileriye götüreceğiz. Hiçbir yerde hiçbir şekilde yükselen al bayrağımızın zaaf göstermesine izin veremeyiz. Herkese, her mazlum millete yardım elini uzatacak bir güç olmak için çalışıyoruz. Bu çalışmaya destek vermenizi istiyoruz. Bizim başka güç kaynağımız yok. İki yerde hesap veririz. Halkın ve Hakk’ın huzurunda."
TÜREL: "HİZMET İÇİN ÇALIŞIYORUZ"
AK Parti Genel Bakan Yardımcısı, Antalya Milletvekili ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkan adayı Menderes Türel ise, yoğun yerel seçim kampanyası sürecinde bakanların büyük destek verdiğini belirterek, 30 Mart’ta Serik ve Büyükşehir’i alacaklarını söyledi. Demokrasiyi dizayn etmek isteyenlere karşı Türkiye’de, Antalya’da, Serik’te her zaman dik durduklarını ifade eden Türel, "Geçmişte bir eser ortaya koyamayanlar gelecek adına inandırıcı olamazlar. Geçmişte yaptıklarımız bizim gelecekte yapacaklarımızın teminatıdır. Hizmet etmek kolay değil. Uyumlu beraberliklerin önemi var. Hizmet için çalışıyoruz. Heybesinde hizmet olmayanların sığınacakları tek yer mazeretleridir. Ortada bir senaryo varsa bu hizmet özürlü kişilerin eseridir. Bizi Cenab-ı Hak hiçbir zaman hizmet özürlü bırakmasın. Biz gelenek ve göreneklerimizle övünüyoruz. Antalya’yı Yörük kültürü ile donatacağımızı söylüyoruz. Biz kendi geleneklerimize, göreneklerimize bağlı yaşamaya devam edeceğiz" diye konuştu.