ŞIRNAK Valisi Hasan İpek, Cizre İlçesi'nde 7 kişinin ölümü ile sonuçlanan olayları değerlendirirken, "Kobani'deki çatışmalar, Cizre'de tekrarlanıp, belki de bunun tüm Türkiye'ye yayılması ve Türkiye'nin bir Suriye haline getirilmesi planlanmıştı" dedi.
Şırnak'tan Bartın'a atanan Emniyet Müdürü İsa Aydoğdu için veda yemeği verildi. Yemeğe, 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanı Tümgeneral Abdullah Baysar, 1'inci Jandarma Komando Tugay Komutanı Ali Osman Gürcan, Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akif Dönertaş, Şırnak Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ali Akmaz, yeni Şırnak Emniyet Müdürü Celal Sel, Vali Yardımcıları, İlçe kaymakamları ile bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı. Veda yemeğinde konuşan Vali Hasan İpek, Şırnak'ı Türkiye'nin nabız ve kalbinin attığı bir yer olarak değerlendirdi. Şırnak'ın 20 yıl önce buradan batıya giden haftada 8-10'u bulan şehitler ile anılan bir il olduğunu, yılda ortalama 300 kişinin şehit olduğu bir il olarak anıldığını hatırlatan Vali Hasan İpek, şöyle dedi:
"Şırnak bugün maalesef yine olayları, provokasyonları, kavga-gürültüleri, olumsuzluklarıyla anılıyor. Ama, şundan da mutluyuz; 1 yıl içerisinde Allah'a şükür benim görevde olduğum sürede hiç şehit vermedik. Yaralanan ve zor durumda kalan arkadaşlarımız oldu ama can kaybımız olmadı. İnşallah bundan sonrada hiç olmaz. Çünkü, bir evlat hiç kolay yetişmiyor. 1 polis, 1 asker, 1 subay ve 1 müdür kolay yetişmiyor. Biz birçok olay yaşadık."
Türkiye'de çıkan Kobani olaylarında yaklaşık 40 kişinin yaşamını yitirdiğini, Türkiye'de en yoğun olayların olduğu illerde 2-3 kat fazla olay olmasına rağmen, Şırnak'ta hiç bir güvenlik görevlisi ve sivilin yaşamını yitirmediğini söyleyen Vali İpek, şöyle dedi:
"İnsanların uzaktan konuşması kolay. Hem devletin bayrağını 365 gün her yerde dalgalandırılması ve hem de şehit vermemesi, vatandaşının da ölümüne sebep olmadan bu süreci götürebilmesi çok önemliydi."
Vali Hasan İpek, Şırnak'ta 27 Aralık'ta Cizre olayları çıkıncaya kadar ciddi bir can kaybı görülmediğini vurgularken şöyle konuştu:
"Maalesef 27 Aralık'taki olaylardan sonra vatandaşımızdan birkaç kaybımız oldu. Türkiye'nin genel kamuoyu algısında; Cizre olayları ikinci Kobani'nin Türkiye'de başlatılması için start verildiği yönünde anlaşıldı. Belki de bu böyleydi. Çünkü Kobani'deki çatışmalar, Cizre'de tekrarlanıp, belki de bunun tüm Türkiye'ye yayılması ve Türkiye'nin bir Suriye haline getirilmesi planlanmıştı. Fakat, büyük dirayet ve kararlılıkla ne buradan ne oradan insanlarımızın ölmesine izin vermeyecek şekilde müdahaleler yaptık. Bunlar gerçekten bıçak sırtında giden müdahalelerdi. Herkes tarafından tenkit veya takdir edilebilirdik. Hiçbir şeyi, tenkidi dikkate almadık. Bunun sebebi; yola devam etmek, halkımızın can kaybını en aza indirebilmek, polis, askerimizden şehit vermemek ve Şırnak'ın her noktasında güvenliği sağlayabilmek ve devletin varlığını gösterebilmekti. Çok ciddi başarı elde ettik. Şırnak'ı bir laboratuvar haline getirip, Türkiye'yi Şırnak üzerinden karıştırıp, Suriye'ye benzetmeye çalışanlara kesinlikle izin vermeyeceğiz. Bunu yaparken; devletin şefkatini, hem de kadife eldiven içindeki yumruğunu göstereceğiz. İkisini birlikte götürebildiğimiz sürece burada başarılı sayılırız. Tenkitler, hakkımızda konuşulanlar olacak. Ama, doğruyu yapmak, vatandaşımızın can ve mal güvenliğini sağlamak, hem de emniyet teşkilatımızın görevlerini yaparken, şehit vermeden veya en az şehitle bu işleri atlatabilmek niyetinde ve kararlılığındayız. Çok ciddi bir 'Çözüm süreci'nden geçiyoruz. Bu ülkede 1000 yıllık kardeşliği tekrar yaşatabilmek, tekrar kurabilmenin en önemli adımıdır. Çözüm sürecinin mutlaka başarıya ulaşacağına inanıyoruz ve bunu baltalayanları lanetliyoruz, bunun için emek verenleri de kutluyoruz."
Vali İpek, tek devlet, tek millet ve tek vatan ilkesinden asla vazgeçmeyerek herkesin Şırnak'ta, hem kendi hem de halkın güvenliğini sağlayacaklarından emin olmasını isterken bu amaçla hareket eden tüm görevlileri kutlarken Emniyet Müdürü İsa Aydoğdu'ya başarı belgesi ve ilin simgesi Hz. Nuh'un gemisi maketini hediye etti.