AK Parti Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan, terör örgütü PKK'nın silah bırakması için yürütülen çalışmalarda aceleci olmamak gerektiğini belirterek, ''İç içe geçmiş sorunlar kümesi ve terör ciddi bir problem. Bunların bir günde, akşamdan sabaha çözülmesi gibi bir durum söz konusu değil'' dedi.
Akdoğan, AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısına gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Terör örgütü PKK'nın silah bırakması çalışmalarına ilişkin bir soru üzerine Akdoğan, ''Temennimiz herkesin bu süreçte yapıcı rol oynaması, pozitif katkı ermesi sürece. Bu noktada ana muhalefetin, muhalefetin nasıl tavır takınacağı da önemli'' dedi.
BDP'nin mutlaka söylemini, üslubunu, dilini değiştirmesi gerektiğini ifade eden Akdoğan, ''Bu süreç önemli bir süreç, zaman kazanmaya, oyalamaya dönük bir taktik hamle değil, doğrudan nihai çözüme dönük bir çaba. Eğer neticeye varırsa hepimizin ortak bir sorunu çözülmüş olacak. Bu yüzden sağduyuyla, sabırla, teenniyle bu sürecin devam ettirilmesi gerekir'' diye konuştu.
Akdoğan, bir gazetecinin ''silahların bırakılmasına artık daha mı yakınız?'' sorusuna da şöyle yanıt verdi:
''Burada aceleci olmamak lazım. İç içe geçmiş sorunlar kümesi ve terör ciddi bir problem. Bunların bir günde, akşamdan sabaha çözülmesi gibi bir durum söz konusu değil. Dünyada bu sorunla baş etmiş ülkeler de uzun periyotlar içerisinde bu sorunu devre dışı bırakabilirler, burada iyi niyetli olmak lazım, ümitleri canlı tutmak lazım, ama çok fazla hayalperest olmamak da lazım, daha gerçekçi, realist olmak ve sabırla bu süreci devam ettirmek lazım.
Neticede geçen süreçte bir çok şey yaşandı, bunlardan dersler de çıkarıldı. Bunlardan elbette devlette ders çıkardı. Yaşadığımız süreçte bir takım olumsuzlukların ortaya çıkmaması için herkesin daha duyarlı olması gerekiyor.''
''AK Parti umut vermese yüzde 50 oy alıp iktidara gelmezdi''
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın ''AK Parti, umut vermiyor'' şeklinde açıklamaları olduğunun anımsatılması üzerine de Akdoğan, ''AK Parti umut vermese yüzde 50 oy alıp iktidara gelmezdi. BDP bu süreçte daha yapıcı rol oynamalı'' dedi.
Demirtaş'ın dün de kendisi için ''konuşma yetkisini kimden alıyor'' dediğini ifade eden Akdoğan, ''Ben başkaları gibi uzaktan kumandayla hareket etmiyorum. Ben, konuşma yetkisini hem Allah'ın verdiği akıldan hem milletin verdiği yetkiden alıyorum. Sorun çözülse de çözülmese de biz bunlarla siyasi mücadelemizi devam ettireceğiz'' değerlendirmesinde bulundu.
Bir soru üzerine yaşanan süreci sabote eden bir takım eylemlerin ortaya çıkabileceğine de dikkati çeken Akdoğan, ''Terörle bu yüzden mücadelenin de devam etmesi gerekiyor, güvenlik tedbirlerinde her hangi bir aksama, sürecin dondurulması gibi bir durum söz konusu değil. PKK'nın bölgesel denklemden çıkmasını istemeyen bir takım dış güçler her zaman süreci sabote etmek isteyebilir, buna karşı uyanık olmak gerekir'' diye konuştu.
Yalçın Akdoğan, BDP'nin de sürecin içinde bir aktör olduğunu söyledi. Akdoğan, ''Bu yeni sürecin hassasiyetini ve nezaketini de gözeterek konuşuyorum. Burada karşılıklı olarak tahrik edici, gerilim üretici söylemlerden de kaçınmak lazım. Ama neticede biz siyasi rakibiz. Bu sorun çözülse de çözülmese de bunlarla siyasi mücadelemiz devam edecek'' dedi.
''Bu sorununun çözülmesi onları (BDP) çok sevmemizi gerektirmiyor'' diyen Akdoğan, ''Veya Öcalan ile diyalog olması Öcalan'ın çok makbul, meşru, masum bir adam olduğunu veya ona öyle bir kimlik kazandırılmaya çalışıldığı anlamına da gelmiyor'' ifadesini kullandı.