Cinsel suçlarla ilgili olarak verdiği kararlar sürekli tartışma konusu olan Yargıtay 5. Ceza Dairesi, yine şaşırtıcı bir karara imza attı.
Osmaniye’de T.Y. adlı sanık hakkında, 17 yaşındaki erkek çocuğa fiili livatada bulunduğu gerekçesiyle dava açıldı. Tutuklanan Y., Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce cinsel istismar suçundan hapse mahkûm edildi. Kararda, ilk olarak Aralık 2008’de cinsel istismar suçunu işleyen sanığın, Eylül 2009’a kadar birden fazla kere eylemini tekrarladığı kaydedildi.
Kararda, Y’nin mağdura, ilişkiye girmemesi halinde ailesi ve arkadaşlarına ilişkiye girdiklerini anlatacağını söylediği ve tehdit yoluyla ilişkiye girdiği, her eyleminden sonra tehditlerini sürdürdüğü belirtildi. Kararda, T.Y.’nin mağdura ilişkiden sonra para verdiği de ifade edildi. Bu nedenle işlenen suç “zincirleme nitelikli cinsel istismar ve zincirleme zorla kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” olarak tanımlandı. Ancak Yargıtay, bu kararı bozarak sanığa, rızasını alarak cinsel ilişkiye girme suçundan ceza verilmesi gerektiğine hükmetti. Kararda, “nitelikli cinsel istismar” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarının oluşması için tehdit ve cebir gerektiği, ancak olayda bu unsurların bulunmadığı öne sürüldü. 4 yıldan 14 yıla kadar hapis gerektiren bu suçtan ceza verilemeyeceği ifade edilen kararda, 15 yıla kadar hapis öngören tecavüz suçu da işlenmemiş sayıldı.
Kararda, ilişkiyi ifşa etmesi halinde kendisi de zarar görecek olan sanığın eyleminin tehdit olarak nitelendirilemeyeceği, zaten ilişkiye giren kişiler arasında tehditten söz edilmesi için tecavüzden daha ağır bir eylem gerektiği belirtildi. Mağdurun rızası bulunduğu belirtilerek, sadece 2 yıla kadar hapis öngören “15-18 yaş arasındaki çocuklarla rızasıyla ilişki kurmak” suçundan ceza verilmesi gerektiği ifade edildi.