1820 yılından günümüze şehir içi ulaşımda hizmet veren toplum taşıma araçları, bir kitapta toplandı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. 1820 yılından bugüne kadar olan hizmet veren şehir içi toplu taşıma araçlarını bir kitapta topladı. İstanbul'un Yüzleri Serisi'nin 74. kitabı olan "İstanbul'un 100 Ulaşım Aracı" isimli kitap, Boğaziçi'nde hizmet vermeye başlayan ilk vapurdan Marmaray'a dek uzanan geniş yelpazede, İstanbul'un ulaşım serüvenini gözler önüne seriyor. Araştırmacı-yazar Akın Kurtoğlu ve Mustafa Noyan tarafından yayıma hazırlanan kitapta, kentle özdeşleşen vapurlar, otobüsler, trenler, feribotlar, tramvaylar, dolmuşlar, minibüsler, metrolar, deniz otobüsleri, füniküler ve deniz motorları gibi birbirinden farklı ulaşım araçları kronolojik bir sıra takip edilerek tanıtılıyor.
İLK TROLEYBÜS, İLK TELEFERİK
Kitapta, ulaşım araçları kendi içinde sınıflandırılarak kullanıldığı döneme göre öne çıkan nostaljik ulaşım araçları özel olarak anlatılıyor. İstanbul'un ilk ve tek troleybüsü "Tosun", dünyanın ilk arabalı vapurları olan "Suhulet" ve "Sahilbent", "Karamürsel" isimli ilk arabalı vapur, İETT'nin ilk dört otobüsü ve 1958 yılında sergi nedeniyle Maçka'da üç sezonluk kurulan ve çoğu kimse tarafından bilinmeyen ilk teleferik bunlar arasında yer alıyor.
İstanbul'un ulaşım tarihine damgasını vuran araçlara ait nostaljik karelerin de yer aldığı kitapta, eski tramvaylar, troleybüsler, otobüsler, araba vapurları, banliyö trenleri, Haliç vapurları, damalı taksiler ve faytonlar teknik özellikleriyle tanıtılırken İstanbulluların tarihten günümüze büyük değişimler geçiren kent içi ulaşım araçlarının farkına varmaları ve yaşadıkları şehrin özelliği ve güzelliğini hissetmeleri amaçlanıyor.
BOĞAZİÇİ'NİN İLK VAPURU "BUĞU (SWIFT)"
"Swift" adlı gemi, İstanbul'a gelen ilk yandan çarklı "buharlı vapur"du. "Swift" İngilizce kökenli bir isim olup, kelime olarak çabuk veya hızlı anlamına geliyordu. Bacasından çıkan dikkat çekici buhar salınımı nedeniyle şehir halkı gemiye hoş bir isim yakıştırdı. "Buğ Gemisi" veya "Buğu", vapurun yeni ismiydi.
İSTANBUL'UN DOLMUŞLU YILLARI
İstanbul'da "dolmuş" adı verilen taşıma sisteminin ortaya çıkışı, ilk otomobillerin şehre getirilmesinden yaklaşık 20 yıl sonraya rastlar. 1927 yılında sayıları bine ulaşan taksilerin diğer toplu taşıma araçlarına göre daha pahalı olması, birtakım uyanık girişimcileri farklı çözüm arayışlarına soktu. 1929'daki ekonomik kriz ve sonrasında yaşanan sıkıntılar nedeniyle taksi kullanımının iyice düşerek neredeyse sıfıra inmesi üzerine ilk defa 1931 Eylül'ünde 60 otomobille "Karaköy-Beyoğlu" ve "Eminönü-Taksim" arasında 10'ar kuruş karşılığında yolcu taşınmasına başlandı.
Kitapta ayrıca direksiyonu sağda olan belediye otobüsleri, tur helikopterleri, trenlere kıta atlatan şat'lar olmak üzere birçok toplu taşıma aracının da tarihi serüvenini resimlerle anlatan yazılar yer alıyor.