Bu sene 3-11 Ekim tarihleri arasında 14. kez düzenlenecek Filmekimi, 2015’in ilk yarısının bir özetini sunacak. 46 filmlik programda yarısından fazlasını yurtdışı festivallerde izlediğim filmler arasından garantili öneri listem aşağıda…
Filmekimi, İstanbul’daki salonlarına Ortaköy Feriye’yi de ekliyor. Cannes, Berlin ve Venedik’in ağır topları ile sevilen yönetmenlerin önemli filmlerinden oluşan bir seçki bizleri bekliyor. İKSV’nin organizasyonu, Ankara, İzmir, Bursa, Diyarbakır, Trabzon ve Edirne’yi de dolaşacak.
İşte 14. Filmekimi’nin olmazsa olmazları:
1-Baskın (2015): Korku sinemamıza farklı bir kapı açan, yıllarca konuşulacak sıkı bir tür filmi. Can Evrenol ismini, ‘Türkiye’nin Hellraiser’ı’ “Baskın” ile duymuş olmak daha güzel!
2-Carol (2015): Todd Haynes’in olgunluğunu kanıtladığı yapıt, 1950’ler Amerika’sından yasaklı bir lezbiyen ilişkiye bakıyor. Mara da Blanchett de rollerine fazlasıyla uyum sağlarken dönemin renk paletini ince ince işleyen sinematografi müthiş.
3-The Witch (2015): Bir şeylerin özüne dönerken yönetmenlik sanatını da ilkel yıllara götüren, soğukkanlı ve iyi çekilmiş bir büyü filmi… Aksiyonu, klişeleri, görsel efektleri unutup şaşırtıcı görüntülerin ve batıl inançların keyfine varmak için ideal.
4-Knight of Cups (2015): Terrence Malick’in yılan hikayesine dönen filmi umarız Filmekimi’nde sinema perdesinde karşımıza çıkar. O günü iple çekiyoruz.
5-Sessiz Çığlık (Louder Than Bombs) (2015): Amerika’nın dış politikaları ile işlevsiz aile arasında kurduğu ilginç bağla dikkat çeken Joachim Trier filmi. Başrolleri Jesse Eisenberg, Amy Ryan, Isabelle Huppert, Gabriel Bryne ve David Strathairn paylaşıyor.
6-Uzaktan (Desde Alla) (2015): Lorenzo Vigas’ın rahatsız edici eşcinsel aşk tanımı, röntgencilik, ensest ve uyuşturucu kaçakçılığından da besleniyor. Altın Aslan’ı kazanan ilk Güney Amerika filmi... Hem de Venezuela yapımı!
7-The Lobster (2015): İnsanların 45 gün boyunca partner bulmaya yönlendirildiği yaratıcı bir gelecek portresi… Yorgos Lanthimos’un ilk İngilizce filminde nasıl bir sınav verdiğini görmek isteyenlere…
8-Saul’un Oğlu (Saul Fia) (2015): 2. Dünya Savaşı’ndan alternatif ve hüzünlü bir Yahudi öyküsü… Cannes’da Jüri Büyük Ödülü’ne ulaşan film, László Nemes adlı Macar bir yönetmeni de sinema dünyasına kazandırdı.
9-Ex Machina (2015): Yapay zeka ile ilgilenen bilimkurgu filmi, yılın en çok beğenilen eserlerinden oldu. Alex Garland’ın imzası da bu merakımızı artırıyor. Universal mamulü yapıtı sinema perdesinde izlemek bir zorunluluk!
10-Dağlar Uzaklaştığında (Shan He Gu Ren) (2015): Jia Zhang-Ke imzalı film, Çin’in ekonomik dönüşümünü özetleyen bir aile tablosuna odaklanıyor. Cannes’da yarışıp epizodik anlatıya hakimiyetiyle dikkat çekse de ödülsüz dönmüştü.
Kerem Akca / Habertürk