"Havalar nasıl olursa olsun, sizin havanız iyi olsun" sözüyle bir döneme damga vuran spiker ve program yapımcısı Hülya Uğur, Yıllar önce oğlunun lösemiyle mücadele ettiğini söyleyen Uğur, yaşadıklarını ilk kez anlattı.
Yıllar önce oğlunun lösemiyle mücadele ettiğini ve duyduğu an intihar etmeyi düşündüğünü söyleyen Uğur, yaşadığı zor günlerden bahsetti.
"HASTANENİN EN ÜST KATINDAN ATLAMAK İSTEDİM"
"Havalar nasıl olursa olsun, sizin havanız iyi olsun" sözüyle bir döneme damga vuran Uğur, yıllar önce ikinci çocuğunu olan oğlunun lösemiyle savaştığını söyledi. Çocuğunun hastalığını öğrendiğinde camdan atlamayı düşündüğünü söyleyen ünlü isim, şunları anlatı: "Oğlum 4 yaşındayken birden hastalandı ve ne olduğunu anlayamadık. Hastalık karın ağrısıyla başladı sonra ilaç kullanmasına rağmen geçmedi. Kan tahlillerinden sonra bizi onkologa yönlendirdi. Onkologa gideceğimiz duyunca yıkıldım. Doktor muayene ettikten sonra bir hastanenin lösemili çocuklar bölümünü arayarak yer ayırttırdı. Ben orada bittim.
Çocuğumun elle muayene ederek anladı. Ben lösemi olduğuna inanmadım. Sonra bahsedilen hastaneye gittik orada da tahliller yapıldı. Doktor eşimle beni karşısına alarak 'maalesef sizin çocuğunuz lösemi' dedi. Hastanenin en üst katındaydık ve o an sadece camı açarak kendimi aşağı bırakmak istedim. Cama koşunca beni eşim tuttu. O sadece neden benim çocuğum diye düşündüm. Bunu yaşamayan anlayamaz ama kimse de yaşamasın. Bu çok pis bir düşünce. Sonra beni sakinleştirmeye çalıştılar."
"OĞLUMUN TEDAVİ SÜRECİNDE EŞİMLE BOŞANMA KARARI ALDIK"
Konuşmakta zorluk çeken ve ağlamamak için kendisini zor tutan Hülya Uğur, "Doktor bizi Londra'ya gönderdi. Ben 3 sene boyunca cam dahi açılmayan hastanede önlük ve maskelerle yaşam savaşı verdim. Orada yaşadıklarımızdan sonra eşimle ayrılma kararı aldık. Eşim orada üst düzey bir bankanın temsilciliğini yaptığı için kaldı ama biz oğlumla geri döndük. O dönemler ikimiz de bunalıma girdik" şeklinde konuştu.