Adalet Bakanlığı ile birlikte gazetecileri yazdıkları şeyler için cezaevine girmekten kurtaracak bir tasarı hazırladıklarını, tasarının bugünlerde meclise geleceğini kaydeden Arınç “İnanıyorum ki bu yasa değişikliği yapıldıktan sonra, gazeteci arkadaşlar, sadece gazetecilikten dolayı kolaylıkla suçlanmayacak ve yazdıklarından dolayı ceza almayacak. Ama adi suçlar ile siyasi ve terörlü bağlantılı suçlar her zaman soruşturmalı” dedi.
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ DEMOKRASİNİN GÜCÜ
Basın mensuplarının gazetecilik fiilinden dolayı, ifade özgürlüğü içinde sonuna kadar hak sahibi olduklarına inandığını anlatan Arınç “Gazeteciler, yazdıklarından dolayı suçlanmamalı, mahkum olmamalı. Çünkü basının özgürlüğü aynı zamanda demokrasinin gücü, halkımızın gücüdür” dedi.
BİRAN ÖNCE SONUÇLANSIN İSTERİZ
“Basın mensupları suçlanıyorlar, gözaltına alınıyorlar. Bu elbette hoş bir manzara değil. Basın mensuplarının herhangi bir şekilde gözaltına alınmaları bizleri üzer’’ diyen Arınç, Ergenekon kapsamında gözaltına alınan Nedim Şener’i başarılı bir gazeteci olarak tanıdığını anlattı. Arınç “Ama bu söylediklerim gazeteci olan Şener hakkındaki kanaatlerim. Eğer başka suçlarla ilgili hakkında soruşturma yapılıyorsa, ben de herkes gibi soruşturmanın bir an önce sonuçlanmasını ve serbest kalmasını, aklanmasını arzu ederim” dedi.
ÖDÜL SUÇ İŞLEME AYRICALIĞI VERMEZ
“Nedim Şener’in uluslararası ödül alan bir gazeteci olduğu hatırlatılması üzerine ‘’Uluslararası başarı ödülü almak, kimseye suç işleme imtiyazı vermez. Bugün Türkiye’nin yargılama yaptığı kişiler arasında geçmişte kuvvet komutanlığı da yapanlar var. Yani hepimiz, eski başbakanlar, bakanlar, siyasetçiler bunlar da belli ithamlarla elbette yargılanabilirler ve yargılanıyorlar” dedi.
Hakim ve savcılar kimseye hasım değil
“Bazı gazeteci arkadaşların gözaltına alınması ve haklarında soruşturma açılması tamamen yargısal bir faaliyettir’’ diyen TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin “Hiçbir savcı ve hakimin kimsenin hasmı ve düşmanı olduğunu düşünmüyorum. Onlar sadece önlerindeki yasaları eldeki delil durumuna göre tatbik ederler. Bu görevlerini yaparken özgürlüklerle ilgili, basın özgürlüğü ile ilgili bir sorun varmış izlenimi verecek uygulamalar içerisinde olmamalılar. Yasama organının baş TBMM Başkanı olarak diyorum ki; Meclis’ten bizim çıkardığımız yasaları lütfen ‘Türkiye’de demokrasi, temel hak ve özgürlükler daha gelişiyor’ şeklinde uygulayın” dedi.
Yanlışın parçası olana ayrıcalık düşünülemez
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Ergenekon’da gözaltına alınan gazetecileri kastederek “Bunlar arasında yanlış yollara girenler, yanlış işlere girenler, yanlış örgütlenmelerin ve hareketlerin parçası olanlar varsa onlara da özel bir ayrıcalık, özel bir dokunulmazlık düşünülmemeli” dedi.
Ergün: Gözaltına alınmaları bizi üzer
“İnsanlar ne kitap yazdığı için ne hükümeti eleştirdikleri, hükümet karşıtı söylemlerde bulundukları için gözaltına alınmazlar’’ diyen Sanayi Bakanı Nihat Ergün, gazetecilerin birtakım suçlamalara maruz kalarak gözaltına alınmalarını, tutuklanmalarını kendilerinin de üzülerek izlediklerini söyledi. Ergün ‘’Ama bazı yanlış işler yapılıyorsa bu yanlış işlere göz mü yumulsun, bu işler devam mı etsin? Böyle olup olmadığı süreç içinde ortaya çıkacak” dedi.