Bel fıtığının insan yaşamında en çok şikayet ettiği sağlık sorunlarından biri olduğunu belirten Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ali Şahabettinoğlu, "Eskiden daha çok erişkinlerde görülürken bel fıtığı, artık hemen hemen her yaş grubundaki bireylerde rastlanmaktadır. Eğer hastada, fıtığa bağlı idrar kaçırma, ilerleyen kas gücü kaybı gibi ameliyat gerektiren koşullar yoksa aletli ya da aletsiz (elle-manuel) fizik tedavi uygulamalarıyla hasta sağlığına kavuşabilir. Bel fıtığı tedavisinde ameliyat oranı oldukça düşüktür" dedi.
En iyi tedavi yönteminin ’hastalıkları önlemek’ olduğuna dikkat çeken Ali Şahabettinoğlu, bunun için doğru ve eksiksiz bilgilendirmenin oldukça önemli olduğunu vurguladı. Çoğu zaman hastaların ’iyileşmek’ ile ’bir daha rahatsızlanmama’yı karıştırdıklarını ifade eden Şahabettinoğlu, "Hastaların ’tedavi oldunuz, iyileştiniz, bir daha fıtık olmayacaksınız’ cevabını aramaları yanıltıcı ve gerçeği yansıtmamaktadır. Çünkü, sadece bel omurgasında bile 5 omur vardır. Sağ-sol olmak üzere sinirler iki yönlü olarak uzanır. Bu da bel bölgesinde muhtemel 10 fıtık oluşabileceği anlamına gelir. Yani tedavi olduğunda bir daha fıtık olunmayacağı anlamına gelmez. Bir başka yerden ya da aynı yerden bile tekrar fıtık olma ihtimali vardır. Ancak hangi tedavi yöntemini uygularsanız uygulayın ortak olan şey, bir daha fıtık olmamak için risk faktörlerini azaltıp, hayatı ona göre düzenlemek gerekliliğidir" şeklinde konuştu.
Bel fıtığı rahatsızlığında uyguladığı manuel (elle) tedavi yönteminde genellikle herhangi bir ilaç kullanmaya gerek duyulmadığını belirten Şahabettinoğlu, "Ayrıca kişide bulunan yüksek tansiyon, kalp ve şeker hastalığı gibi diğer tedavi yöntemlerinin uygulanmasını etkileyebilen ya da bazen engelleyebilen durumların manuel tedaviyi engellememesi bir başka avantajdır. Ayrıca herhangi bir metal ve benzeri aparat takılmadıysa bel fıtığı ameliyatı geçirmiş ve tekrar fıtık olmuş hastalara da uygulanabilmektedir" dedi.
Her hastanın tedavisinin farklı olduğuna değinen Dr.Şahabettinoğlu, "Bu yüzden manuel tedavinin konusunda uzman, bilgili ve bilinçli ellerle yapılması veya yaptırılması gerekir. Bel fıtığı olmamak ya da geçirmiş olduğunuz rahatsızlığınızın bir daha tekrarlamaması için tedavi sonrası verilen egzersizlerin düzenli olarak daima yapılması gerekir. Kilo kontrolü, yürüyüş ve yüzme gibi sporlar hayatın bir parçası olmalı. Bel ve karın kaslarını güçlendirmek ve bel bölgesine yük bindiren göbeği eritmek atılacak ilk adım olmalıdır. Fazla kilolardan, beli zorlayıcı hareketlerden kaçınmalı. Evde, iş ortamında, otururken, ayakta dururken, yatarken, araç kullanırken duruş pozisyonuna özen gösterilmeli ve sabit uzun süre aynı pozisyonda kalınmamalı" dedi.