Dr. Yavuz Selim Yıldırım, baş dönmesi rahatsızlıklarında kulaklara dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, “Vertigo, baş dönmesi demektir ve genellikle aniden ortaya çıkar” dedi.
Öğretim Üyesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Selim Yıldırım, vertigo baş dönmesi demektir ve genellikle aniden ortaya çıktığını belirterek, “Çoğunlukla bulantı ve sersemlik hissi eşlik eder. Kusma nadiren oluşur. Baş dönmesi çok şiddetli olabileceği gibi kişinin günlük işlerini yapmasına engel olmayacak kadar hafifte olabilir. Çoğunlukla etkilenen organ kulaktır, detaylı bir öykü alma ve kulak burun boğaz muayenesinden sonra sıklıkla teşhis konabilir, Baş dönmesinin ne zaman başladığı ne kadar sürdüğünü eşlik eden semptomlar başka hastalık varlığı teşhis koyma da çok önemlidir, Baş dönmesinde ilk başvurulacak hekim Kulak Burun Boğaz doktoru olmalıdır” diye konuştu.
Hastalığın her yaş grubunda görülebileceğini dile getiren Doç. Dr.Yavuz Selim Yıldırım, “Stres ve ani hareketler baş dönmelerini tetikleyebilir. Kan basıncı, kalp ritmi etkilenebilir. Ayrıca baş hareketleriyle değişebilir. İlk olarak poliklinik ortamında hastanın gözleri kontrol edilerek başlanır. Ardından fiziki muayene ve denge testi, İşitme testi, doppler ultrason, bilgisayarlı tomografi ve MR ile tanı konulabilir. Vertigonun en sık nedenleri: En sık kulak kaynaklıdır. Sonra beyin, göz, kan basıncı, kalp, hormonlar ve çeşitli hastalıklara bağlı olabilir. Baş dönmesi kulakta en sık Benign Paroksismal Pozisyonel Vertigo (BPPV) görülür. Tüm baş dönmesinin yarıdan çoğunu bu hastalık oluşturur. BPPV'de çok kısa süreli baş dönmesi atakları olur. Bu ataklara eşlik eden; terleme, halsizlik ve yorgunluk olur. Hareket ile artan baş dönmesi hissi eşlik eder, hastalarda düşecekmiş hissi, dengesizlik, itilme, çekilme, çakılma, sallanma ve tekrar dönecekmiş hissi olur. Bu hastalıkta baş dönmesinin süresi saniyeler ile ifade edilir. Bu hastalarda işitme kaybı olmaz, kulakta çınlama olmaz, hastanın genel durumu iyidir, baş dönmesi esnasında herhangi bir yere çarpmaz, bilinç kaybı yaşanmaz. Hastanın nörolojik muayenesinde duyu kusuru, sinir felci, güçsüzlük gibi sorunlar saptanmaz. Baş dönmesi, ikinci sıklıkta İç kulaktaki sıvı basıncının artışına bağlı Meniere hastalığında oluşur. Bu hastalıkta aynı migren hastalığı gibi ataklar halinde gelir kulakta çınlama dolgunluk basınç hissi ve baş dönmesi oluşur. Baş dönmesi 1 gün kadar sürebilir ancak atağın düzelmesi 4-5 günü bulabilir. Meniere hastalığı kulak tansiyonu olarak da bilinir” ifadelerini kullandı.
Rahatsızlığın genellikle tek kulakta olduğunu ve orta yaş bayanlarda daha sık görüldüğünü kaydeden Doç. Dr.Yavuz Selim Yıldırım, “Genetik olarak aktarılır. Meniere hastalığı, stres ve üzüntü ile artar, uzun süren açlık yorgunluk, tuzlu yiyecekler ve aşırı üzüntü hastalığın atak olarak başlamasına neden olur. Meniere hastalığında kusma görülebilir. Ayrıca baş ağrısı eşlik edebilir. Üçüncü sıklıkta baş dönmesinin en sık sebebi denge sinirinin iltihaplanmasıdır. Geçirilen üst solunum yolu enfeksiyonlarından ortalama 20-30 gün sonra aniden başlayan şiddetli baş dönmesi atağı ile ortaya çıkar. Bulantı ve kusma görülür. İşitme ile ilgili herhangi bir problem olmaz. Nörolojik problem görülmez ancak hastanın genel durumu kötüdür yürümekte zorlanır. Beslenildiği zaman kusma görülebilir, gözlerini açtığı zaman hastalık daha da artar, gözlerini kapattığında kendini daha iyi hisseder. Dördüncü en sık baş dönmesi nedeni ise iç kulak sıvısında kaçak oluşması sonrasında meydana gelir. Bu hastalığa perilenf fistülü denir. Perilenf fistülü aşırı kilolu, anatomik problemi olan hastalarda veya travma geçiren hastalarda daha sıklıkla görülür” şeklinde konuştu.
Doç. Dr.Yavuz Selim Yıldırım, baş dönmesi rahatsızlığının nasıl tedavi edileceği konusunda ise şunları söyledi:
“Baş dönmesinin teşhisini çeşitli tetkik ve görüntülemelerden sonra sebebini net olarak ortaya koyarak tedavi etmek çok daha kolay olur. Örneğin kristal oynaması ise kulaktaki kristaller manevra ile oturtularak hastanın rahatlaması sağlanır, tekerlekli sandalye ile gelen hasta yürüyerek gidebilir. Tekrarlamaması için bir takım önerilerde bulunulur. Zaman zaman ilaç tedavisi verilebilir. Baş dönmesinin nedeni Meniere hastalığı ise bu hastalarda akut atak tedavisinden sonra sırasıyla basamak tedavi şeklinde diyetin modifikasyonu medikal tedavi seçenekleri ve cerrahi tedavi seçenekleri uygulanır. Denge sinirinin iltihaplanmasına bağlı bir baş dönmesi varsa tedavi de hastanın yatırılarak damardan ilaç tedavisi ile iyileşmesi sağlanır. Baş dönmesi hastalarına birden fazla hekimin aynı anda müdahale etmesi zaman zaman gerekebilir. Yine baş dönmesi tüm vücudu ilgilendiren bir çok hastalık ile karışabilir. Bu hastalıkların ayırıcı tanısının yapılması ve doğru teşhis konması zaman alabilir.”