Basur belirtileri nasıldır? Hemoraid tedavisi

Basur nedir, hemoraid tedavisi nasıldır,  basur belirtileri nelerdir? İşte detaylar Çoğu kişinin baş belası olan basurun nasıl oluştuğu ve nasıl tedavi edileceği ile ilgili bir çok bilgiyi sizler için bir araya topladık. BASUR NEDİR? Basur veya hemoroid

Basur nedir, hemoraid tedavisi nasıldır,  basur belirtileri nelerdir? İşte detaylar

Çoğu kişinin baş belası olan basurun nasıl oluştuğu ve nasıl tedavi edileceği ile ilgili bir çok bilgiyi sizler için bir araya topladık.

BASUR NEDİR?

Basur veya hemoroid ayrıca halk arasında bilinen adıyla mayasıl, anal kanalda dışkı kontrolüne yardımcı olan vasküler yapılardır. Bunlar şiştiği veya iltihaplandığı zaman patolojik hale veya hemoroid memesi haline gelir. Fizyolojik durumdayken, arteryo-venöz kanallar ve bağ dokudan oluşan bir tampon görevi görürler.

Patolojik hemoroidin semptomları görülen hemoroid tipine bağlıdır. İnternal hemoroid genelde ağrısız rektal kanama ile görülürken, eksternal hemoroid bazı semptomlar ya da tromboze durumdaysa anüs bölgesinde şiddetli ağrı ve şişlik oluşturabilir. Birçok insan anal-rektal bölge etrafında meydana gelen herhangi bir semptomu yanlış bir şekilde "hemoroid" olarak ifade etmekte ve semptomların önemli nedenleri gözden kaçırılabilmektedir.[4] Hemoroidin gerçek sebebi hala bilinmemekte, özellikle kabızlık olmak üzere intra-abdominal basıncı arttıran çok sayıda faktörün hemoroidin gelişmesinde rol oynadığına inanılmaktadır.

Hafif ve orta şiddetli hastalık için başlangıç tedavisi su düzeyini korumak için lif alımı ve oral sıvı alımının arttırılması, ağrıyı dindirmek ve rahatlık sağlamak içinse NSAIDlerden oluşur. Semptomlar ciddiyse veya konservatif yollarla iyileştirilemiyorsa uygulanabilecek çok sayıda basit işlem vardır. Bu önlemleri uygulayarak iyileşemeyenler için cerrahi müdahaleye başvurulabilir. İnsanların neredeyse yarısı hayatının herhangi bir noktasında hemoroidle ilgili sorunlar yaşayabilir. Elde edilen sonuçlar genel olarak iyidir.

BASUR ÇEŞİTLERİ VE BELİRTİLERİ

İnternal ve eksternal hemoroid farklı şekillerde görülebilir; ancak birçok insanda ikisi bir arada da oluşabilir. anemiye yol açacak kadar ciddi düzeyde kanama nadiren görülür, ve hayatı tehdit edecek düzeyde kanama ihtimali daha da düşüktür.[6] Birçok insan bu sorunla karşı karşıya kalmaktan utanır ve çoğunlukla sadece vaka ilerledikten sonra tıbbi yardım arayışına girer.

Eksternal

Eksternal hemoroid tromboze durumda değilse, sadece birkaç küçük soruna yol açabilir.Ancak, hemoroid pıhtılaştığı zaman çok ağrılı olabilmektedir.  Ancak bu ağrı genellikle 2 – 3 gün içinde geçer. Ancak şişliğin ortadan kalkması birkaç hafta alabilir İyileşmeden sonra bir deri nodülü kalabilir. Hemoroidler büyükse ve hijyen sorunlarına yol açarsa, etrafındaki deride tahrişe ve dolayısıyla anüs çevresinde kaşıntıya neden olabilir.

İnternal

İnternal hemoroid genellikle ağrısız, kıpkırmızı ve bağırsak hareketi sırasında veya sonrasında rektal kanama ile birlikte görülür. Kan genelde dışkıyı kaplamış durumda, hematokezi olarak da bilinen bir durum, tuvalet kağıdında görülür veya klozete damlar.Dışkı kendisi de genel olarak normal renklidir. Diğer semptomlar arasında mukoz akıntısı, perianal kitle ve bunlar anüsten sarkıyorsa kaşıntı ve fekal inkontinans gösterilebilir. İnternal hemoroid genel olarak sadece tromboze veya nekrotik olması durumunda ağrılıdır.

Basur Nedenleri

Semptomatik hemoroidin gerçek nedeni bilinmemektedir. Düzensiz tuvalete çıkma alışkanlıkları (kabızlık veya ishal), hareketsizlik, beslenme unsurları (düşük lifli beslenme), intra-abdominal baskının artması (uzun süreli ıkınma, assit, intra-abdominal bir kitle veya gebelik), genetik faktörler, hemoroidal damarlarda kapakçıkların bulunmaması ve yaşlanma gibi çok sayıda faktörün rol oynadığı düşünülmektedir. Riski arttırdığına inanılan diğer faktörler ise obezite, uzun süre oturma, kronik öksürük ve pelvik taban işlev bozukluğu şeklindedir. Ancak, bu ilişkilendirmelere ait kanıtlar yetersizdir.

Gebelik sırasında fetusun karın bölgesine yaptığı baskı ve hormonal değişiklikler hemoroidal damarların genişlemesine yol açar. Doğum da intra-abdominal baskıların artmasına neden olur. Doğumdan sonra genelde semptomlar ortadan kalktığı için, gebelerde çoğu zaman cerrahi tedaviye ihtiyaç duyulmaz.

Basur teşhisi

Hemoroid genel olarak fiziksel muayene ile teşhis edilir. Anüs ve çevresinde yapılacak görsel muayene ile eksternal veya prolabe hemoroid teşhis edilebilir.  Olası rektal tümörleri, polipleri, büyümüş prostat, veya apseleri tespit etmek için rektal muayene yapılabilir. İnternal hemoroidlerin çoğunda ağrı görülmemesine rağmen, bu muayene ağrıdan dolayı uygun sedasyon uygulanmadan yapılamaz. İnternal hemoroidin doğrulanması bir ucuna ışık bağlanmış içi boş bir tüp cihaz olan anoskopi uygulanmasını gerektirebilir.ki tip hemoroid vardır: eksternal ve internal. Bunlar dentat çizgiye olan konumlarına göre ayırt edilir. Bazı insanlarda aynı anda her ikisinin de semptomatik formları görülebilir. Ağrı varsa vakanın anal fisür veya eksternal hemoroid olma ihtimali internal hemoroide göre daha fazladır

Basur Zararları

Hemoroidun direkt olarak neden olduğu şikayetler ise oturak bölgesinde ağrı ve şişlik, makattan kanama, makat bölgesinde meme tarzında şişlikler, oturakta kaşıntı ve akıntı,kabızlık ve karında şişlik. Hemoroidun direkt şikayetlerin yanında aslında hiç akla gelmeyecek ciddi sorunlarda vardır.

Hemoroidun neden olduğu Sindirim Sorunları: Dışkılama alışkanlıklarındaki ciddi sıkıntılardan dolayı hemoroid hastaları genelde tuvalete gitmekte korkar ve çekinirler. bu durum dışkının daha uzun süre barsaklarda beklemesinse neden olmaktadır. Barsakların uzun süre hareketsiz ve dolu kalması başta barsak kanseri (kolon CA) olmak üzere barsak duvarlarında fıtıklaşma (divertikül, divertikülit), barsakarda düzensiz kasılmalar ve gaz sıkışmaları (irritable barsak sendromu, İBS) ince barsak ve midede barsak içeriğinin reflü olmasına bağlı hazımsızlık, midede yanma ekşime ve bulantıya yol açmaktadır. Bu sorunların giderilmesi için hastaların sürekli ilaç kullanmaları ise midede kronik gastritler ve mide ülserleri gelişir. Bütün bu sorunlardan dolayı ise hastaların yeme alışkanlıklarında ciddi kısıtlamalara ve gıdalardan alınan besin değerinin düşmesine neden olur.

Hemoroidun Sinir Sistemi üzerindeki olumsuz etkileri: Yeme ve içmede düzensizlik ve yetersizlikler, mide sorunları ve barsaktaki gaz şişkinlikleri, oturakta ağrı ve makattan kan gelmesi tüm bulan düzensiz bir yaşam stiline ve dolayısıyla uyku bozuklukları ve sinir sisteminin alt üst olmasına neden olur. Sonuç olarak sinirlilik, uykusuzluk, verimsizlik, agresiflik, sabırsızlık ve yaşamdan tat alamama duygusu oluşur.

Hemoroidun Cinsel Yaşam üzerindeki olumsuz etkileri: Aslında sindirim ve sinir sisteminin bozulması beraberinde ister istemez çok ciddi ve derin cinsel sorunlara neden olmasını tahmin edebiliriz. Ayrıca makat bölgesinde sürekli bulunan bu ağrılı, kanamalı ve hassas şişlikler (yani hemoroidler) erkeklerde penisin yeterli sertleşmesine engel olduğu gibi bayanlarda cinsel arzuyu (libido) ciddi bir şekilde azaltır. Bu sorunların beraberinde hormonal düzensizlikler ve ruhsal bozukluklar meydana gelebilir.

Hemoroidun Dolaşım ve Kalp üzerindeki olumsuz etkileri: Bir ata sözü der ki “damlaya damlaya göl olur”, bir de bunu tersini düşünün “damlaya damlaya depo boşalır”. hemoroitlerden akan kan damlaları zamanla kansızlığa (anemi) neden olur. ne yazık ki genelde bu kan damlaları dışkı ile karışır ve çoğu zaman hastalar tarafından fark edilmez. uzun süre devam eden kansızlık durumlarında (kronik anemi) kalp vücudun yeterli kan gereksinimini karşılamak için daha fazla ve daha hızlı çalışmaya başlar. kalbin bu aşırı temposu kalp kasının iflasına (kalp yetmezliği) ve kalp kapaklarının gevşemesine (kapak yetersizliği) neden olur.

Hemoroidun meslek hayatına olan olumsuz etkileri: Özellikle ilerleyen derecelerdeki hemoroidler hastaların uzun süre ayakta durmalarına veya sandalyeye oturmalarına engel olur. Bu iki pozisyondaki meslek sahiplerinin (örneğin öğretmen, memur, berber, esnaf, doktor, avukat, hakim, asker…vs) performansında ve verimliliğinde ciddi düşüş gözlenebilir.

BASUR Tedavi Yolları

– Bazı önlemlere dayanmaktadır. Hastaya düzenli dışkılama önerilir. Bu şekilde dışkı bağırsak içinda daha az bir süre kalmaktadır.

– Basurdan kurtulmak için hastanın beslenmesine de dikkat etmesi gerekmektedir. Özellikle baharatlı ve acı besinler tüketmemektir. Ayrıca fazla yemek yemesi engellenmelidir. Çünkü aşırı yemek sindirim kanallarına zarar vermektedir. Ayrıca hardal,alkol ve kahve gibi ürünlerden uzak durması gerekmektedir.

– Basur olan hastada kabızlık problemi varsa bu sorun vazelin ve ya lanolin yağı kullanılarak çözülebilmektedir.

– Sıcak oturma banyoları basur hastalığına iyi gelmektedir.

– Basur hastalığından kurtulmanın bir başka yolu ise yaşayış tarzımızdaki değişiklikle olur. Durağan ve hareketsiz bir şekilde olan kişiler bu tarzlarını değiştirmelidir.

Cerrahi Yöntem

Basur hatalığının ileri aşamalarında gerekmektedir. Tıbbi müdahalenin yetersiz kalması sonucu uygulanır. Kriyoşirüji yöntemi uygulanmaktadır. Sıvı azot ve ya azot protoksitle birlikte dondurucu bir alet kullanılarak basur memeleri çıkarılmaktadır. Ancak kriyoşirüjünün uygulanma alanı biraz kısıtlıdır. Çünkü bu tedavi yöntemi fazla büyümemiş ve iltihaplanmamış basurda etkilidir. Bu tedavi hastanede kalmamızı gerektirmemektedir. Ağrısız ve sızısız bir cerrahi müdahaledir. Fakat bir kaç gün ishal olmamıza neden olabilmektedir.

Bunun yanında Hemoroidektomi denilen bir tedavi yöntemi daha vardır. Tıbbi tedavinin yetersiz kaldığı alanlarda uygulanmaktadır. Ağrı,  kanama gibi sıkıntıları olan hastalar için uygundur .Ameliyat sonrası hasta ağrı çekmektedir. Hastanede bir kaç gün yatmayı gerektirmektedir.Ancak ameliyat etkili ve başarılı sonuçlar vermektedir. Ameliyat sonrasında hasta kendine dikkat etmelidir.

Yiyecekler

Meyve ve Sebzeler: Kabızken tuvalete çıktığınızda (veya çıkmaya çalıştığınızda) zorlanmaya bağlı olarak damarlar normalden fazla baskıya maruz kalır, bu nedenle basur ağrıları şiddetlenebilir ve kanama görülebilir. Taze meyve ve sebzeler bağışıklık sistemini güçlendirirken, lifli (posalı) yapıları ile sindirim sistemine destek olarak kabızlığı önlerler.

Gıdalardaki lif, bağırsakları hareketlendirir, dışkıyı yumuşatır ve zorlamaya gerek kalmadan vücuttan atılmasına yardımcı olur. Lif açısından zengin meyve ve sebzeler arasında ilk sıralarda elma, armut, avokado, enginar, bezelye, brokoli, oyu yeşil yapraklı sebzeler ve fasulye gelmektedir.

Tahıllar: Kepekli tahıllar, zengin besin değerleri dışında lif ve protein içerikleri ile sindirimi kolaylaştırarak basurun neden olduğu sorunların azaltılmasına yardımcı olarak kullanılabilir. Sağlıklı bir sindirim sistemi ve düzenli olarak tuvalete çıkmak için uzmanların önerdiği günlük tüketilmesi gereken lif miktarı yaklaşık 20-35 gramdır.

Lif bakımından zengin yulaf ezmesi, kahverengi pirinç, kepek ekmeği, tam buğday ekmeği veya atıştırmalık olarak lif yağsız patlamış mısır tüketebilirsiniz.

Sıvılar: Basur belirtilerinden ve oluşumundan korunmak için bol miktarda sıvı tüketmelisiniz. Su dışında sindirimi kolaylaştıran bitkisel çaylar, lif içeren sebze ve meyve suları içebilirsiniz.

Basuru Olanların Tüketmemesi Gereken Gıdalar

Bazı gıdalar basur belirtilerini şiddetlendirip ağrılara ve kanamalara neden olabilir. Kahve, çay ve diğer kafein içeren içecekler (kola, yeşil çay gibi) basuru tetikleyen içecekler arasında ilk sıralarda gösterilmektedir. Kafein, vücudun susuz kalmasına neden olur. Ayrıca müshil etkisi yaratarak sindirim sisteminin uyarılmasına ve tuvalete çıkma düzeninin bozulmasna yol açabilir.

Kahve, belki başlarda tuvalete çıkmayı kolaylaştırdığı gibi bir izlenim yaratabilir ancak fazla tüketildiğinde bağırsaklardaki sıvıyı azalttığı için kabızlığa neden olur. Alkol tüketimi de hemoroid ile bağlantılı sorunları, vücuttaki suyu azaltıp iltihaplanmanın artmasına neden olduğu için şiddetlendirmektedir.

Kırmızıbiber, pul biber, karabiber gibi baharatlar ve hardal gibi acı soslar bağırsaklardan yarı sindirilmiş olarak geçtiğinden basur kanamalarını arttırabilir.

Kek, çörek, kurabiye, gazlı içecekler, dondurma gibi şekerli gıdalardan kaçının. Bu tip rafine şeker içeren besinler kabızlığa yol açarak bağırsak hareketlerini yavaşlatır ve basur belirtilerini şiddetlendirebilir.

Basuru olanların kontrol altında tutması gereken bir diğer noktada tuz tüketimidir. Patates kızartması, patates cipsi, tuzlu krakerler, hazır yemekler, şarküteri ürünleri, konserve çorba, tuzlu fındık, ay çekirdeği gibi yüksek miktarda sodyum içeren gıdalar kan basıncını yükselterek basura neden olan damarların şişmesine yol açabilir. Şişen rektal damarlar tuvalete çıkmayı zorlaştırır ve basur kanamalarını arttırabilir.

Doymuş yağlar, tüketilen gıdaların bağırsaklarda sertleşmesine, dolayısıyla kabızlığa neden olduğundan tüketilmeleri (sadece basuru olanlara değil sağlıklı kişilere de) önerilmemektedir.

Hazır sosis, salam, sosis, sucuk, margarin, fast food ürünleri doymuş yağ içerir ve sindirimi zorlaştırır. Bu tip yağlar yerine yağ kaynağı olarak zeytinyağı, keten tohumu yağı gibi sağlıklı alternatifleri diyetinize ekleyebilirsiniz.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri