Bebeklik döneminde kafaya alınan darbelerin çocuklar için gelecekte risk anlamına geldiğini belirten uzmanlar havale nöbetleri, hareket kusuru, gelişme geriliği ve ciltte oluşan morlukların bu kapsamda değerlendirilebileceğini kaydetti.
Çocuk ve bebeklerin yaralanmalarında en çok mama sandalyesinden, beşikten düşmeler ya da oyun parklarındaki yaralanmalar öne çıkıyor. Uzm. Dr. T. Alper Yılmaz, bazı çocukların kafaya alınan darbeler ve travmalar konusunda daha fazla risk taşıdığını belirterek anne babaların bu konuda tedbirli davranması gerektiğini söyledi. Yılmaz, çocukların yetişkinlerle kıyaslandığında yaralanmalara karşı daha dayanıklı olduğunu belirtti. Bunun yanında çocukların kafa yapıları ve kemiklerinin daha esnek olduğunu belirten Yılmaz, kafaya alınan darbelerde bıngıldak denilen zarın beyni koruduğunu ve bu zarın bilinenden daha hassas değil koruyucu olduğunu hatırlattı. Yılmaz, “Çok sert bir darbe almadıkça, hafif çarpmalardan zarar görmez. Bazı çocuklarda kafaya alınan darbeler ve travmalar daha fazla risk taşır. 2 yaşından küçük olan, epileptik yani havale nöbetleri geçiren, felç gibi hareket kusuru olan, gelişme geriliği, kanamaya yatkınlık ve cildinde kolayca morluklar oluşan çocuklar bu gruba girer.” dedi.
Çocukta göz kaymaları ve kusma gibi durumlar oluşmuşsa hemen doktora başvurlaması gerektiğini belirten Yılmaz, “Düşme gerçekleştikten sonra en çok dikkat edilmesi gereken, çocukların gözlerindeki kaymalar ve kusmadır. Vaka sonrasında ağızdan fışkıracak tarzda kusmalar olabilir. Bu tip durumlarda öncelikle acil servislere başvurulmalı, ardından da bir beyin cerrahı uzmanının değerlendirmesi alınmalıdır.” diyerek zaman kaybı yaşanmaması gerektiğinin altını çizdi.
Başa alınan darbeden hemen sonra öncelikli olarak çocuğun dilinin içeriye kaçmadığından ve rahat nefes aldığından emin olmak gerektiğini anlatan Yılmaz, “Bunlara ilaveten çocukta unutkanlık, dezoryantasyon denilen durum yani nerede ve kiminle olduğunu kavrayamama, baş ağrısı ve uyku hali gözlemleniyorsa bu belirtilerde önemli uyarıcılardır. Ancak çocukta uykuya eğilim hali hemen darbe sonrası oluşmayabilir, ilerleyen günler içinde de ortaya çıkabilir.” açıklamasında bulundu.
Olayın ardından ilk yapılan iş olan çocuğun yerden kaldırılmasında bile çok dikkatli olunması gerektiğini belirten Yılmaz, şöyle konuştu: “Çocuğun görmesinde bozukluk, gözkapağında bir değişiklik, gözbebeklerinde farklılaşma, kulaktan su gibi bir sıvının gelmesi, bir tarafının tutmaması, yürümesinin bozulması gibi durumlar da gözlenebilir. Çocuk, düşme sonucu şuursuz bir şekilde yerde yatıyorsa ebeveynlerin veya çocuğa o an refakat eden kişilerin mutlaka ambulans çağırması ve bir sağlık kuruluşuna başvurmaları gerekir. Çünkü çocuğu olduğu yerden kıpırdatmak daha ciddi zararlara neden olabilir. Büyük çocuklarda ise mide bulantıları, kusma ve konuşma bozuklukları yaşanabilir.”
Kafaya alınan darbelerin anne babalar tarafından mutlaka önemsenmesi gerektiğini, hasarın olaydan çok sonra bile ortaya çıkabileceğinin unutulmaması gerektiğini hatırlatan Yılmaz, “Darbe esnasında hiçbir şey olmamış gibi görünebilir. Ancak her darbeyi mutlaka önemsemek gerekir. Önden alınan darbe başın arka kısmını, arkadan alınan darbe başın ön kısmını etkileyebilir. Eğer darbe sonucu oluşan açık bir yara gözlemleniyorsa, gazlı bir bezle yoksa temiz bir bezle yara-kesik üzerine bastırılarak kanama durdurulabilir." dedi.
DARBELERDEN NASIL KORUNMALI
Çocukların yürümeye başlamasından sonra alınacak önlemlerin farklılaştığını söyleyen Yılmaz, şöyle devam etti: “Eğer çocuk tutunarak ayağa kalkıyorsa, bu defa bariyerler tek başına yeterli gelmez. Burada dikkat edilecek nokta, karyolanın fazla yüksek olmamasıdır. Bu şekilde etrafına minder tarzı yumuşak malzemelerden oluşturulan bariyerleri aşıp düşmesi ihtimaline karşı koruma sağlar. Emekleme döneminde olan çocuklar ise, uzun süre tek başlarına bırakılmamalıdır. Pencerelerde çocuk kilidi olmalı, üzerine basıp düşebileceği eşyalar sabitlenmeli, balkon ve merdivenlerden çocuk uzak tutulmalıdır. Ayrıca evdeki mobilyaların sivri köşelerine takılan plastik köşe koruyucular da kullanılabilir." ifadelerini kullandı.