Diyabete rağmen kilo veremiyorsanız, gördüğünüz tedaviye rağmen reflüden kurtulamıyorsanız bir de dişlerinizi kontrol ettirmelisiniz. Eksik dişler, diyabetten kansere pek çok hastalığa neden olabiliyor.
Sağlıklı bir sindirim sistemi ağızda başlıyor. Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Dt. Nihat Tanfer, "Ağızda iyi yapılmayan sindirim, başta mide ve pankreas olmak üzere tüm iç organları etkiler. İmplant olsun olmasın her yetişkinin ağzında 28 diş olması lazım" diyor. Diş eksikliğinde gıdalar gerektiği kadar öğütülmediği için mideye büyük parçalar halinde gidiyor. Bu durumda sindirimin midede başlaması gerekiyor. Bu da mide asitlerinin fazla salgılanmasına, pankreas ve safra kesesinin aşırı aktif olmasına yol açıyor. Pankreasın fazla çalışması diyabete davetiye çıkarılması anlamına geliyor. Bu durum 20'li yaşlarda fark edilmese de daha ileri yaşlarda kişinin karşısına ciddi sağlık problemleri olarak çıkabiliyor.
KÖTÜ PROTEZLER DE RİSK NEDENİ
Eksik dişler obezite riskini de artırıyor. " Pankreas ve safra kesesinin fazla çalışması glisemik indeksi yükseltiyor. Böylece gıdalardaki nişasta molekülleri şekere dönüşerek obeziteye zemin hazırlıyor. Dişlerin tamam olmaması halinde kilo vermek zorlaşıyor. Diyetisyen ve endokrinoloji uzmanlarının ağzında eksik dişi olan hastalarını uyarmaları öneriliyor. Eksik diş ve kötü protezler hem kilo vermeyi zorlaştırıyor hem de şişmanlığa meyil yaratıyor.
AZI DİŞLERİ MÜKEMMEL OLMALI
İyi sindirilmeyen gıda parçaları bağırsakta tıkanmalara neden oluyor. Bu nedenle eksik dişin kolon kanserine bile zemin hazırlayabildiği belirtiliyor. ABD'de konuya dair araştırmalar, " Küçük azı veya azı dişleri mükemmel olmalı" diyor. Bunun nedeni, çiğnemeyi gerçekleştiren en önemli dişlerin azı dişleri olmasından kaynaklanıyor. Eksik dişlerin; çene eklem şikayetleri, ağız ve çenede ağrılar ve kireçlenmelerin en önemli nedenlerinden olduğu belirtiliyor.
İYİ ÇİĞNENMEMİŞ YEMEK KARACİĞERE AĞIR YÜK YÜKLÜYOR
Ağız içinde eksik diş olduğunda, öncelikle mide, karaciğer ve safra kesesine aşırı yük biniyor" diyen Dt. Nihat Tanfer, vücudun iyi çiğnemeden yutulan büyük lokmaları sindirebilmek için iç salgı bezlerini çok fazla çalıştırdığını söylüyor. Bu da başta reflü olmak üzere; ülserler, gaz ve bağırsaklarda aşırı dışkılama gibi problemlere neden oluyor. Bu tip bir gaz sorunu olduğunda çoğu kişi kalp krizi geçirdiğini sanıyor. İyi çiğnenmemiş yemek, karaciğer, dalak ve kalbe ağır yük yüklüyor. Bu organların durumu ise başta ruhsal denge olmak üzere çok farklı fiziki hastalıkların hazırlayıcısı olabiliyor.
İYİ ÇİĞNEME NEDEN BU KADAR ÖNEMLİ?
* Tükrük bezlerinin çalışmasını sağlıyor.
* Karbonhidratların sindirimi ağızda başlıyor ve mide de karbonhidratları sindirecek bir enzim bulunmuyor.
* Proteinlerin sindirimi zor olduğu ve uzun sürdüğü için yiyecekleri mümkün olan en küçük parçalara ayırmayı sağlıyor.
* Yaşla beraber sindirim sisteminizdeki enzimlerin üretimi de azalmaya başlıyor. Bu nedenle yaş ilerledikçe çiğneme daha önemli hale geliyor.
* Çiğneme esnasında beynimizin o gıda ile ilgili maksimum lezzet duygusuna ulaşması sağlanıyor.
* Kişi kendini daha enerjik ve iyi hissediyor.
* Mide - bağırsak, karaciğer, pankreas, bağışıklık sistemi, diyabet, tümör, kanser, alerji, diş çürümesi, sinir ve ruh hastalıkları gibi hastalıklardan korunmuş olunuyor.
* Mevcut hastalıklarımız hafifliyor.